denizin aşkı gökyüzü.
Bugün yanından geçtim. Ve sen kafanı çevirdin. Özür dilerim. O yoldan geçtiğini bilsem kokun silinene kadar geçmezdim. Ben senin sokaklarında kaybolalı çok oldu. Bilmiyorum ama keşke yapmasaydın. Zaten canım çok yanıyordu. Ama canın sağolsun.
Aslında biraz da iyi oldu. Canımın hâlâ acıyabildiğini farkettim. Sanırım bunu sadece sen başarabiliyorsun. Aslında bir gün yüz yüze gelsek sormak istiyorum. Sevebiliyorsan neden sevmedin ki? Hesap sormuyorum yanlış anlama. Sadece merak ediyorum. Ben sevilmekten korkar oldum. Evden çıkmıyorum artık.
Sevgi bu denli mı acıtır? Sevgi bu denli mi kanatır? Sevgi bu denli mi öldürür? Ama sen böyle seviyorsan elbet böyledir.
Saat gece dört. Ve ben sana geldim. Gelmeyecektim. Yolda gelmemem için binlerce sebep saydım. Beni görürsen nefretinin beni yakacağını bilmeme rağmen geldim. Pencerene bakmak bile bana huzur verdi. O pencerenin yerinde olmak nefes alışverişini duymak için her şeyi yapardım. Seni uyurken izlemeyi sanırım her şeyden daha fazla sevdim.
Üst katındaki seliha teyze beni gördü. Tanımadı. Korktu kadıncağız bende evime geldim. Yanlış anlama sana değil. Bu iki duvar olan yere. Tanıyamadı beni korktu. Haklı. Uyuşturucu bağımlılarına benziyorum. Zayıfladım uyuyamadığım için şişen yüzüm ve moraran göz altlarım ile insanları korktuyorum. Belki sende korkmuşsundur sabah.
Çok kırgınım, çok acı çekiyorum, uyuyamıyorum, yemek yiyemiyorum, sürekli ilaç içiyorum, başım çok ağrıyor, içimden hiçbir şey gelmiyor, sadece uyumak istiyorum onu da beceremiyorum.
Sonra noluyor biliyor musun? Geçiyor.
Hâlâ iyi değilsin ama her şey bir gün geçiyor.Sen hep gül. Daha çok gül. Kahkahalar at. Kısılan gözlerinde bir dünyam saklı benim. Sen güldükçe ömrüm uzuyor gibi.
Özür dilerim.
-kimse.
×|×
ŞİMDİ OKUDUĞUN
yok oluş. |nisbar.| 'tamamlandı.'
Fanfiction"toprak yağmura, ben sana.." "bir gün beyaz gülmüş, siyah aşık olmuş.. başka çaresi yokmuş, beyaz çok güzelmiş.."