Aurora yavaşça yattığı yerden kalktı ve başını tuttu. Lanet başı aşırı derecede ağrıyordu.
"Neredeyim ben?"dedi sesli bir şekilde.Hafızasını yokladı ama hiç birşey hatırlayamadığını anladı. Zihninde sadece bir şey vardı. Melez Kampı...
"Melez Kampı da ne?"dedi içinden. Sonra bunu umursamadı. Ayağa kalktı ve üzerindeki tozları temizledi.Bir ormandaydı.
Ormanın derinliklerine doğru ilerledi ta ki önüne bir trol çıkana kadar. Trol ona sarı dişlerini gösterdi. Midesi bulanmıştı Aurora'nın. Trol ona doğru bir hamle yaptı.
Aurora o anda farketti. İleride kulübeler vardı. Burası,burası bir kamptı. Oraya doğru koşmaya başladı. Trol de peşinden geliyordu.
Trolün elinde bir sopa vardı ve bu sopayı neredeyse sınırın yanında duran Aurora'nın kafasına vurmakta gecikmedi.
Tanrılara şükür ki sınırın yakınında iki tane çocuk nöbetteydi. Trolün kıza vurduğunu görünce kılıçlarıyla trolü toza çevirip kızın durumuna baktılar.
Aurora son sözünün "Ölüyorum" olduğunu hatırladı ve sonra herşey simsiyah oldu...
~3 gün sonra~
Aurora gözlerini açtı. Karşısında kıvırcık sarı saçları olan bir çocuk duruyordu. Aurora başını tuttu. Başı sarılıydı. Çocuğa baktı"Neredeyim ben?"diye sordu. Çocuk gülümsedi"Melez Kampı'ndasın. Yani kısacası güvendesin. Bu arada ben Will,Will Solage.Apollon'un oğluyum." dedi. Aurora gözlerini kırptı."Bende Aurora Celeste Steward. Apollon mu?Hani Yunan mitolojisindeki güneş ve tıp tanrısı olan" dedi. Will güldü. "Evet. Onlar 21.yüzyıldalar ve yaşıyorlar. Ayrıca tüm o canavarlarda yaşıyor. Tanrılar/Tanrıçaların ölümlülerden çocukları olur bunlara melez denir. Biz de onlar oluyoruz. Hâlâ eğitim gören kahramanlarız da diyebiliriz"diye açıkladı. Aurora"Ciddi misin?Peki ben kimin çocuğuyum?" dedi. Will"Bunu şuan kimse bilmiyor. Şimdilik Hermes kulübesinde kalacaksın"dedi. Aurora"Ne zaman çıkabilirim Will?"diye sordu. "Son ilaçlarını da aldıktan sonra. Dikkat et bu ilaçların yan etkileri var. Aşırı uyku,yavaşlık,yorgunluk,ani duygu değişimleri yaparsa gel tekrar"dedi ve eline bir kaç ilaç verdi.
Aurora yanındaki suyla ilaçları içti. Kendini daha iyi hissediyordu. Will'e teşekkür etti ve revirden çıktı. Etraf her yaştan çocukla doluydu. Ama dikkatini çeken kişi leopar desenli bir gömlek giyen adam oldu. Adam onu görünce gözlerini kocaman açıp yanındaki at adama birşeyler söyledi. At adam kızın yanına geldi. "Merhaba genç hanım. Ben Kheiron. Etkinlik müdürüyüm"deyip elini uzattı. Kız Kheiron'un elini sıktı. "Aurora Celeste Steward. Memnun oldum Kheiron"dedi. Kheiron'un antik yunan dilinde küfür ettiğini duydu Aurora. Kheiron sonra Aurora'ya baktı."Sana kampı gezdirmesi için bir kampçı çağıracağım."dedi ve hızla koşarak kahverengi,kıvırcık saçları ve kahverengi gözleri olan bir çocukla konuştu. Çocuk Aurora'ya baktı ve gülümsedi. Kheiron giderken çocuk onun yanına geldi. Elini uzattı.
"Ben Leo Valdez,Hephaistos"un oğluyum"dedi.
Aurora önce çocuğun yüzüne şaşkınca baktı,sonra kendini toparladı ve Leo'nun elini sıktı.
"Ben de Aurora Celeste Steward. Henüz ebeveynimi tanımıyorum." dedi.
Aurora içinden"Bugün kendimi ne kadar çok tanıttım"dedi.
Leo"Hadi gel de seni gezdireyim."dedi
Kız Leo'ya gülümsedi ve beraber kampı gezmeye başladılar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kronos İkizleri |Pjo Fanfiction|
Fanfiction●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●● Zaman Titanı,Titanların Kralı Kronos'un melez ikizleri olsaydı ne olurdu? Ögreneceksiniz... ●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●