"Bebeğim, lütfen. Dur artık." İlay'a baktığımda sözümü dinleyip koltuğa yaslanmıştı. Önüne koyduğum legolarla oynamaya başlarken elimdeki karpuz çilek sodadan bir yudum aldım.
Onu çok özlemiştim ve hâlâ evde değildi. Birkaç görüşmesinin olduğunu, stüdyoya gideceğini söylemişti. Bunları öğlen on ikide söylemesine rağmen şu an gecenin on ikisiydi ve ben istemsizce merak ediyordum.
"Nesi istemsizce pardon, o benim kocam." Kendi kendime saçmalayarak konuştuğumda kıkırdadım ve saate baktım. Bugün İlay geç uyandığı için onu on iki buçukta yatırmam gerekiyordu.
İlgili ve takıntılı bir anneydim ve Sercan bunu çok iyi bilirdi. Benimle gurur duyardı ama bazen abarttığımı söylerdi. Bir süre onu düşündüm. Elim telefonuma gittiğinde hızla Sercan'a yazdım.
gönderilen: hayatım
bebeğim, neredesin? merak ediyorum.
Telefonu kenara bıraktım ve kafamı koltuğa yaslayarak ofladım. Şu an acayip bir şekilde alkol almak istemiştim ama İlay'a bakarken alamazdım. Asla.
Televizyona dalıp gittiğim süre içerisinde telefonum titreyince hızla telefonu elime aldım. Saat on ikiyi otuz sekiz geçiyordu. Hızla telefonu bir kenara fırlatarak İlay'a baktım. Gözleri uykudan kısılmıştı. Onu kucağıma alarak hızla odasına ilerledim. "Şşt bebeğim, hemen yatırıyorum seni."
Onu beşiğine yatırıp birkaç dakika salladım ve uyuyunca salona geçerek telefonumu aldım.
gelen: hayatım
siz kimsiniz? sevgilime mesaj atmayın.
Telefonumdan başımı yavaş bir şekilde kaldırdığımda bu mesajı silerek hiç almamış gibi davrandım ve kendime bir bardak viski doldurdum.
Nasıl olsa bu eve geleceksin, Sercan.
-
come back yaptım, iyi ki yapmışım.
alın az okuyun da sinir krizi geçirin bebişleeer <3
yorumlarınızı bekliyorum, xo
ŞİMDİ OKUDUĞUN
son • ezhel
Fanfiction"birkaç kadeh, iki üç anı... bu bizim son gecemiz, kocacığım."