1. Bölüm

41 9 33
                                    

Öncelikle şimdiden hepinize çok teşekkür ederim.
Bol Bol yorum yapıp düşüncelerinizi yazarsanız çok sevinirim .

Ben Masal 17 yaşındayım.  Her zamanki gibi yine taşınmıştık. Babamın işi sayesinde görmediğimiz şehir kalmamıştı.  Bu kez de istanbuldaydık . Odamın balkonunda oturmuş sokaktan geçenler izleyip bir yandan da kahvemi içiyordum.







Başımı gökyüzüne   çevirdiğimde ay'ın dolunay halini görüyordum . sağında ve solunda olan iki yıldızdan başka hiç yıldız yoktu gökyüzünde. Bu olay dikkatimi çekmişti. Düşünsenize gökyüzünde sadece iki yıldız var.

Onlarda ayın sağında ve solunda belki birbirlerine  kavuşmayı sabırsızlıkla bekliyorlardı . Ama bir gün ay gidecek ve o iki yıldız birbirine kavuşacaktı.




Bunları düşünürken dalmıştım. Bir sesle irkildim ."kızım masal gelir misin " annemin bitkin sesini duyunca elimdeki. Kahveyi önümdeki sehpaya koyarak hızla aşağıya indim. Annem salondaki büyük koltukta uzanmış olarak gördüm.







Hemen baş ucuna gidip dizlerimin üzerine çöktüm.kalbim hızla atarken titrireyen sesimle"Anne ne oldu iyi misin "  diye sordum ."iyiyim kızım sadece biraz ateşim var evde de ağrı kesici yok. Baban uyuyor onu uyandırmak istemedim .Eczaneden ilaç alıp gelir misin.







" Elimi annemin başına koyduğumda ateşinin yüksek  olduğunu gördüm.Telaşla "Anne kalk hastaneye gidelim ateşin ço-"derken Anem sözümü kesti. "Kızım ben iyiyim git çantamdan cüzdanımi al gidip eczaneden ilaç alıp gel "






Hemen aceleyle ayağı kalktım annemin gözlerine bakıp "tamam anne gidiyorum " Hızla annemin cüzdanını alıp evden çıktım. Telefonumda haritalara girp en yakın nöbetçi eczaneyi buldum .







Tam 1km ilerdeydi . Buraya taşınalı daha bir gün olmuştu bu yüzden hiç kimseyi tanımıyor ve hiçbir yeri bilmiyordum . Haritalardan yol tarifine bakarak yürümeye başladım. Sokaklar çok dardı .kac tane sokak tan geçtiğimi hatırlamıyordum bile. Geçtiğim tüm sokaklarda bir tane bile insan görmemiştim. Saati merak etdip  saate baktığımda saat 01.20 .









Küçük çaplı bir şok yaşadıktan sonra hızlanarak yola devam etim. Haritaya tekrar baktigimda bu sokaktan döndüğümde karşımda olacaktı eczane. Hizla eczanenin kapisana geldim "merhaba bana bir ağrı kesici verir misiniz  "diyerek içeri girdim. Karşımda uzun boylu ,beyaz tenli ,gözlüklü 30 lu yaşlarda bir adam vardı.





Adam gÖzleriyle beni baştan aşağı süzerken "Peki hemen veriyorum "dedi. Arkasındaki raftan ılacı alarak bana doğru geldi ."Senin burda ne işin var bu saate buralar bek güvenli bir yer değildir  " adamın söylediklerini duyunca hafif bir titreme geldi, kalp atışım hızlanmiş ve korkmuştum. Adama cevap vermeden "kaç tl" diye sordum .






"20 tl "dedi. Hemen cüzdandan parayı çıkartıp adama uzatım poseti alıp çıktım .Adamın söyledikleri kafamın içinde yankilaniyordu .Telefonumu cebimden çıkarıp koşar adımlara yürümeye başladım. Çok korkmuştum .Hızla sokakları bir bir geçiyordum. Elimdeki telefondan haritaya bakarak 460m daha vardı. Bir sokak daha geçtim. Birden sokak lambaları söndü.





Elektrikler girmiş olmalıydı. Her taraf karanlıktı geceyi bir tek ay aydinlatiyordu . Korkum dahada artmıştı. Içimden "sakin ol masal Sakin ol
Sakin ol
Sakin ol
Sakin ol
Sakin ol"
Elimdeki telefondan elfeneri özelliğiyle ışık açtım. Ve dahada hızlanmaya başladım. Haritaya bakarken birden duvara çarpmış gibi oldum. Ama çarptığım bir duvar değildi.





Elimdeki telefon elimden kayıp yere düştü. Telefonumda kapanmıştı artık. Tam bir zifiri karanlıkta ayın altında tanımadığım birinin kalp atışlarını dinliyordum .







Başımı yukarı doğru kaldırdığımda uzun boylu ,kaslı ayın sayesinde gördüğüm ela gözleri vardı. Hava zifiri karanlık olduğu için yüzünü tam göremediğim biri ela gözleri beni benden alırken. Korkudan ölmek üzereydim.





Aklıma eczanedeki adamın dedikleri gelmişti. Ve hızla kendimi geri çekerken kolumu sertçe tutup beni duvara yasladığı an kalbim yerinden çıkacak gibiydi . Şimdi tanımadığım birinin kolları arasında kaçacak hiçbir yerim yoktu. Bir kuşun kafeste caresizce hapsedildigi gibiydim.Tam bir çığlık atacakken.





Bir eliyle ağzımı kapattı. Kolları arasında çırpınırken. Ela gÖzleriyle gözlerime bakarak konuşmaya başladı. "Sakin ol şimdi ağzını açacağim konuşacağız sakin çığlık atmaya kalkma" başimi evet der gibi saladım. Elini yavaş yavaş ağzımdan çekti.









Kolumu yavaş yavaş bıraktığı an onu itip kaçmaya çalıştım.  Daha iki adım atmadan beni tekrar tutmuştu. "Sana konuşacağız dedim " çırpınmaya başladim. "Bırak beni lütfen bırak "korkudan ölüyordum o. Tekrar konuşmaya başladı "Sana birşey yapmayacağım sadece dinle beni yoksa kötü olur " sert bakışlarıyla gözlerime bakarken.





"Tamam "dedim titreyen sesimle .yine duvara yaslanmış iki kolu yanlarımda kaçacak bir yerim yoktu. Benden baya uzun olduğu için  onun kalp atışının sesini duyuyordum. Başımı yüzüne doğru kaldırdım. Cesaretimi toplayarak "ne söyleyeceksin "dedim. Birbirimizin nefesini içimize çekiyorduk.












Ela gözleri ile sert sert bakarak konuşma ya başla dı. "Bu sokaktan gitmeiyeceksin başka  sok-"dereken sözünü kestim."neden "dedim titreyen sesimle ."sana bu sokaktan gitmiyeceksin dedim ve gitmeyeceksin " kaşları çatılmış yüzüme bakarak.





Hiçbir duygu ifadesi olamayan bomboş bakan gözleri ile gözlerime bakarak.
"Sana gitmeyeceksin dedim şimdi nereye gidiyor san git."


Başını sokağa doğru çevirince boynundaki dairenin içinde üçgen ve üçgenin için de  yazan bir kelime gözüme çarptı. Karanlıkta ne yazdığını okuyamamistim .Başını tekrar bana çevirince o an nutkum tutulmuştu .








O ela gÖzleriyle beni süzerken hiçbirşey demeden onu köşeye itip . Yerden telefonumu aldım ve hızlı adımlarla girdiğim sokaktan çıktım. Arkama bakmadan koşmaya başladım nereye gittiğimi bilmiyordum bir kaç sokak geçince durdum telefonumu açmayı denedim telefonunum açılıyordu. Orda ne olduğunu düşünüp duruyordum .




Sonra annemin cüzdanını ve aldığım ılacı orda unutugumu fark ettim.
Şimdi ne yapacaktım gidip almam gerekiyordu.





Tam arkamı döndüğüm an onu gördüm karşımda bu oydu . Küçük bir çığlık atacaken yine ağzımı kapatmıştı. Elini geri çektiğinde "bunları orda unutmuşsun ufaklık " ona sinirli bir bakış atiktan sonra elindeki poşeti ve cüzdanı aldım "ufaklık sensin "deyip hızla uzaklaştım ordan .



Evin sokağına girmiştim. Gelirken bu çocukta kimdi neden o sokağa girmemi istememişti. Diye düşüncelere kapılmıştım.




Anemin cüzdanında çıkartığım anahtar ile kapıyı açıp içeri girdim. Salaona doğru yürürken duvardaki aynada yansımamı gördüm. Ne hale gelmiştim böyle üstüm başım dağılmış.








Yüzüm bembeyaz olmuş. Durağıma sürdüğüm kırmızı ruj dağılmış. Üzerindeki keskin kokusu adeta üzerime sinmişti Bu koku başımı dondürüyordü sanıki .Annemin karşısına böyle çikamazdim . Üstümü düzeltiketen sonra aynanın altındaki masanın üzerinde duran peçeteden bir tane alıp dudağımı temizledikten








.Sonra annemin  yanına doğru ilerledim . Annem uyumuştu mutfaktan gidip bir bardak su getirdikten sonra aneme kaldırmak için yavaşça dokundum "anne uyan ilacını getirdim " annem uyku mayhoşluğuyla tam uyanmadan ilacını verdim sonra uyuması için kolundan tutup yatak odasına götürüp bırakmıştım.


Yatak odama girdiğimde neler yaşadığımın şokunu hala atlatamamistim .saat geç olduğu için uykum baya bastirmisti kendimi yatağıma adeta zar zor atmıştım.

Bu hikayede benimle misiniz?







Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 22, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Tehlikeli Aşk Oyunu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin