AŞKIN BÖYLESİ ( BTS ver. 2 )

BÖLÜM 12

AŞKIN BÖYLESİ

''Herkes sırasına geçsin hadi çocuklar zil çaldı ve siz hala ayaktasınız''

''havada uçsak daha mı hoşunuza giderdi hocam'' sırama geçerken öğretmenime laf sokmayı ihmal etmemiştim. Esneyerek sırama geçerken bugünden nefret ediyordum Karnımı kaşıyarak sırama oturdum ve bana baygın bakışlarla bakan hocama baktım.

Cidden bu hocalar bizden ne istiyordu hiç anlamış değildim ve anlayacak gibi de durmuyordum. Kendimi bilen bir insandım ne yapabilirdim ki.

''geçin yerinize sizi ergen topluluğu kitaplarınızın 147.sayfasını açın..'' pazartesi günü sabah sabah tarih dersi...mükemmeldi. Cidden mükemmel Esneyerek hocama karşılık verdim ve çantamdan kitabı çıkartıp masanın üstüne fırlattım.

Nedense güzel zamanımızı böyle bir tımarhanede geçirerek bok gibi hissetmeme neden olan aileme ve öğretmenlerime minnettardım.(!) onlar olmasa beni kim böyle bok gibi hissettirebilirdi değil mi?

Kitaptaki istenilen sayfayı açıp önüme koydum Kel ve göbekli tarih hocamız sınıfta dolaşma merasimine başladığına göre yine şansız birisini kaldırıp soru soracaktı. Gözlerimi kaçırıp sınıfta dolaştırdım. Herkes benim gibiydi ve bu nedense beni daha da tedirgin ediyordu.

Yutkunup bakışlarımı hocama çevirdiğimde bana baktığını gördüm. Ciddiyetle bana bakan gözlerden nedense hoşlanmamıştım. İçimden bir küfür ederek hocaya baktım.

''Kim Taehyung...''

Ben böyle şansın içine...

''buyrun benim'' dedim ve sınıftan gelen sessiz kıkırdama seslerini görmezden gelerek masasına yaslanmış ve kollarını önünde birleştirmiş hocama baktım.

''açtığın kitap sayfasındaki resme bak ve oradaki kişilerin ne yaptığını söyle'' Bakışlarımı önümde açık duran sayfaya çevirdim.

''şimdi burada adamlar bir arada geniş bir yerde oturuyorlar. Birden fazla adam var ve hepsi bir sohbet havası içinde bir şeyi tartışıyor olmalılar Tabi ortadaki büyük tepsi içindeki yemekler ve padişah gibi birisinin yanında bulunan kase altınlara bakılacak olursa... cevap 'Altın günü' olabilir mi?''

''hahahahahahahahah'' sınıftan sesli bir kahkaha sesi yükseldiğinde dudaklarımı ısırdım. Şuna ne kadar gülmek istesem de tarih öğretmenimizin sinirli bakışları beni susturmaya yetiyordu. Ama yarım yamalak da olsa gülümsedim.

''emin misin?''

''yani sanırım öyle bir şey olmalı'' dedim yarım yamalak cidden bu adamın sağ solu belli olmazdı bir de beni tutup sınıfta bırakırsa hem annemden yiyeceğim dayağı düşünemiyorum ( baban çok yedi ona sor :D) hem de Jungkook ile evlilik zamanım uzardı. En iyisi bu keltoroşun huyuna gitmek olacaktı.

''bana öyle geldi ama tabi siz benden daha bilgili olduğunuz için her şeyin iyisini siz bilirsiniz hocam'' dedim. Anında kızgın yüzü bilmişlik gülümsemesiyle dolup taşarken bıyık altından gülümsedim.

Kabul edelim ki biz öğrencilerin sınıf geçmesinde bir numaralı etken kesinlikle notlar değildi. O notları veren kişilere ne kadar çok yalakalık yaparsak o kadar sınıf atlama şansımız yükseliyordu. Bu tüm öğrencilerde bir numaralı kanundu.

''ilk defa doğru bir şey söyledin Taehyung''

''ya Tabi ne demezsiniz'' içimdeki gülümsemeyle hocaya bakmayı kesip. Boş boş kitap a bakmaya devam ettim. Tarihi ne kadar ilginç bulsam da şu tarihleri akılda tutmak çok zordu. ben kendi doğum tarihimi bile bilmezken benden savaşların tarihini bilmemi istiyorlardı.