Tae ile çuvalları taşımayı bitirmiştik.
Taenin alnından minik ter damlaları akıyordu...
Bitmiş durumdaydı t.tTae:ah~sonunda bitti.
Jiyu:evet o kadar da kötü değildi.
Tae:tabiki~bu iş bize ne derki leydi ha ha >. <
Jiyu:......
Tae:.....
Jiyu:sen toparlan ve temizlen ben hesoku bulmaya gidicem.
Tae:ama leydim bahçeyi bilmiyorsunuz.
Jiyu:altı üstü bir bahçe kaybolacak halim yok ya.
Tae:peki leydim.
Tae'nin yanından ayrıldıktan sonra bahçeyi turlamaya başladım.
Papatylar,menekşeler,küstüm çiçeği ve güller..
Burda neredeyse her çeşitden birer tane vardı.
Kırmızı güllerin olduuğu yere yaklaştıkça devamının beyaz olduğunu göriyordum...beyaz güller.
Hoseok buraya çok iyi bakmış.
Birak adım daha attığımda
Bi dakkika!
Serap falan görmüyorum demj ben 😱
One!!!!!Hobi ve yoongi~
ÖPÜŞÜYORLAR MI !
Beni görmemeleri için biraz geriledim.
Yani bu demek oluyorki evdeki herkes birer çift 😍
Ah tanrım bu çok eğlenceli olucak ^^Şoku atlattıktan sonra düşünmeye başladım.
Acaba sevgilimiydiler...Çünkü çok arzulu ve sert öpüşüyorlardı.
Böyle bir öpüşmeden sonra ikisinden birinin sakin kalması imkansız.
Acaba devamında neler olucak.
Bişeyler söyleyip onları eve mi göndermem !?Ama ya jimin-
Tam bir şeylerin ortasındaysa
Onun dediğimi yapabilecek kadar cesur olduğunu sanmıyorum..
Sadece biraz uğraştım onu gerçekten kovacak değildim.
Ama ya yapmışsa !
Onu aramalıyım.Biraz daha geri giderek papatyaların olduğu yere geri döndüm.
Ve jimini aradım.
Çalıyor....Jimin-alo!
Jiyu-alo!jimin !
Jimin-ah leydim buyrun.
Jiyu-jimin san dediğimi yaptın mı ?
Jimin-şey...
Jiyu-yapmadıysan bile artık önemli değil.
Jimin-ne!ah ne l-leydim bi-
Jiyu-jungkooku da al evden çık ve markete git sana mesajla almanız gerekenleri atacağım olabildiğince oyalanın eve geç gelin.
Jimin-ama leydim ne-
Jiyu-sadece dediğimi yap jimin.
Jimin-peki leydim.
Jiyu-5 dakikaya çıkmış olun.
Telefonu kapattım ve taenin yanına gittim.
Şimdi oyunculuğumu konusturmalıydım.
Baygın bakışlar atmaya başladım.
Olabildiğince halsiz görünmeliydim.Tae:leydim!iyi misiniz !?
Jiyu:sanmıyorum biraz-
Sendeliyormuş gibi yaptım ve tae beni kolumdan yakaladı.
Tae:size o çuvalları kaldırmamanızı söylemiştim kendinize fazla yüklendiniz.
Yaa ne demezsin.-.-
Jiyu:haklısın galiba...
Tae:ben gidip hobi hyunga söyliyeyim arabayı getirsinler.
Jiyu:ah Hayır birazdan geçer~
Sadece bana gereken ilacım...Tae:ilacınız mı !?
Kafamı sallayarak taeyi onyalamıştım.
Tae:siz ne zamandan beri ilaç kullanıyordunuz ki!?
Bize hiç söylemediniz.Jiyu:büyütülecek birşey değil de ondan.
Sadece vitamin gibi birşeyTae:oh anladım ama eve gidip ilaç içip dinlenseniz daha iyi olmaz mı ~
Jiyu:buranın havası bana iyi geliyor biraz daha bahçede kalmak istiyorum.
Sen gidip yoongi ve hoseoka söyle eve bana ilacımı getirsinler.
Hem yoongininde evde olmak isteyeceğinden eminim onu buraya ben sürükledim geri gelmesi gerekmez.Tae:oh anladım ama bende getirebilir-
Birden kolundan çekip taeye sarıldım.
Ellerimi beline doladım ve kafamı kafasına yasladım.Jiyu: Hayır ben seni yanımda istiyorum.
Tae gözlerini kocaman açarak beni ittirdi.
Tae:a-ah anl-anladım leydim.
Be-ben hemen haber vereyim.Tae yanından ayrıldığında birden kafama dank etti !
Ya taehyungda onları görürse !
Ya hala öpüşüyorlarsa!
Ama öğrense ne yapabikirki oda jimini öpmüştü yani bunu normal karşılar.(☆yoongi'nin ağzından☆)
Hoseokun beni öpmesiyle anlık bir şoka uğramıştım.Bu adam aklını mı kaçırdı ben erkeğim !
Dahası heran biri bizi basabilir.
Ama nedense onun yumuşak dudaklarına karşı koyamıyorum...
Sanki dudakları bana deydiği her bir saniye ruhumu emiyor ve bütünleşiyoruz gibi.
Dudakları nazik hareketlerle ama bir o kadar arzulu bir şekilde bana temas ederken saçlarımda olan eli kalçama inmişti.
O böyle yapınca bende gaza gelip suratındaki elimi beline indirdim ve onu kendime çekip yapıştırdım.
Bona bu denli yakın oluşum onu alevlendirmiş olucak ki saniyelik geri çekilip hırıltı gibi bir ses çıkardı ve bu sefer beni sert bir şekilde öpmeye başladı.
Alt dudağımı ısırıyor.Diliyle ağzımda keşfe çıkıyordu.
Elleriyle belimi ve kalçalarımı okşayıp beni kendine bastırıyordu.
Peki ben niye bu adamı reddemiyordum.
Neden onu itemiyordum...
Bende istiyorum..
Daha fazla ona dokunmak...
Surat ifadelerini ezmerlemek..
Her bir mimik ve hareketini bilmek..
Onun her zerresine dokunmak onu tadmak istiyorum...
Kırk yıl düşünsem asla hobinin bu kadar şehvet dolu ve sexi olabileceğini bu kadar cesur olabileceğini düşünmezdim...
Bu beni hem gülümsetti hemde sinir etti.
Eğer o dudaklarımdan biraz daha ayrılmazsa nefessizlikten öleceğimede eminim.
Onu hafifçe ittirdim geri çekilmesi için.Yoongi:imm~!
Ama transa geçmiş gibiydi asla durmuyordu.
Bende onu taklit etmeye başladım.
Bellerinde olan ellerimi yukarı doğru sırtını okşayarak çıkardım.
Boynundan saçlarına geçip ellerimi saçlarının arasına soktum.
Kavrayıp geriye doğru çektim ve alt dudağını sertçe ısırıp kendimden ayırdım.Yoongi:ah-hah... bi dahaki sefere nerde duracağını bil.
Hobi:ah~b-ben Üzgünüm.
Yoongi:nefes almazsam öpecek başka birini bulman gerekir.
Habi:y-yani sen o anlamada..
Yoongi:ne anlamda ?
Hobi:seni öptüğüm için kızdın sandım.
Yoongi:kızmadığımı söyledim mi aptal !
Böyle bi yerde beni nasıl öpersin !
Beni nasıl öpersin !Hafif hafif omzuna vurup haseoku azarlarken tae geldi.
Tae:hyung~
Hobi:aw-aw! Yeter..
Yoongi:yetmez!
Tae:HYUNG !
Yoongi:ne var şu an birini dövdüğümü görmüyor musun ?
Tae:hyung jiyu hastalandı.
Evde ilacı varmış onu almanızı istiyor.Hobi:eve gidelim dinlenmesi daha iyi-
Tae:Hayır~ o burda kalmakta ısrarcı.
Hobi:peki maden ben gidip getiririm.
Yoongi:benim burda işim ne bende geliyorum.
Zaten güllerde bitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
《● Bangtan♧maid●》
Teen FictionBANGTAN SHİP~ 18 yaşına yeni girmiş bir lise mezunu babasından kalan büyük bir ev ve içindeki hizmetlilerle yaşamaya başlar... Ancak hizmetliler... AŞÇI:KIM SEOKJIN MALLİ İŞLER VE ÖZEL SEKRETER: KİM NAMJOON ŞOFÖR:JEON JUNGKOOK BAHÇIVAN:JUNG HO...