Yazım hatalarım olduysa affola 🙄 Düşünceleriniz benim için önemli, lütfen kendinize saklamayın.. İyi okumalar!💕
Uyanmaya başladığında, başındaki inanılmaz ağrı ona tanıdık gelmişti.
Yine içmiş ve bir kadınla sızıp kalmıştı değil mi?
Annesine verdiği sözü tutmayıp, yine içtiği için kendine lanet okurken açtı gözlerini. Tanıdık soft renklere tebessüm ederek kapattı gözlerini tekrar.
Bu soft renkler, dünden kalmayken bile onu hatırlatmıştı çünkü..
Tekrar açtı gözlerini, başındaki ağrıyı unutmuş, yüzündeki aptal sırıtma ile etrafına bakıyordu.
"Kyungsoo.." dedi, çatallaşmış sesiyle. "..her şey seni hatırlatıyor, kafayı mı yemek üzereyim acaba?"
Hafif bir gülme sesi ile, kafasını o yöne çevirdi. Kyungsoo ile göz göze geldiğinde, bir süre gözüne ışık tutulmuş tavşan gibi kaldı. Kyungsoo ise, hemen gülüşünü silmiş, ciddi bir ifade ile yatağındaki adama bakıyordu.
Tanrım.. şuan ki hali o kadar komikti ki..
Şoktan açılmış gözlerine, dağılmış ve iç içe girmiş saçları değiyordu. Gömleği dün gecekinden daha da berbat halde idi; Pantolonundan çıkmış uçları buruşuktu ve yukarı doğru kayarak belini ortaya çıkarıyordu.
Kyungsoo daha fazla ciddi kalamayarak gülmeye devam etti.
Jongin, hayali ışıktan kurtulup gözlerini kırptı birkaç kez ve hemen yatakta doğruldu. Neden Kyungsoo'nun odasında idi? En son dün gece barda olduğunu hatırlıyordu.. peki ya sonrası?
Kurumuş boğazına rağmen yutkunmayı başardı ve "Kyungsoo.. ben"
Kyungsoo el işareti yaparak onu durdurdu. 'Dün geceyi hatırlamıyorsun değil mi?'
Jongin kafasını iki yana salladı. Ne aptallık yapıp gelmişti buraya? Hafifçe inleyerek başını elleri arasına aldı. Hatırlamaya çalışıyordu her şeyi.
En son içiyordu. Baekhyun ile konuştuğunu hatırlıyordu, ardından bir kadın gelmişti yanına.. Chanyeol, onuda hatırlıyordu. Başına giren ağrı ile hatırlamak çok zordu ama deniyordu işte. Bir anda her şey şimşek çakması gibi canlandı gözününde..
Tanrım! Hiçbiri gerçek olamaz değil mi?
---Dün gece---
Chanyeol, Kyungsoo'nun yardımı ile Jongin'i yatağa yatırdı. Annesi seslerden dolayı kalkmış ve Chanyeol hiç zorlanmadan ayak üstü bir kaç yalan söyleyip evden ayrılmıştı.
Kyungsoo en sonunda odaya döndüğünde, Jongin bütün yatağı kaplamış bir şekilde yatıyordu.
Kyungsoo üstündeki pikeyi düzeltmek için yaklaştığında, ne olduğunu anlayamadan kendini yatakta bulmuştu.
Öyle sıkı sarılıyordu ki zavallı çocuğa.. Kyungsoo hareketlenip kurtulmaya çalışsada, Jongin kollarını iyice sıkıyordu.
"Seni bırakmayacağım Kim Kyungsoo!"
Kyungsoo duyduğu şey ile çırpınmayı kesmişti.
Kim.. Kyungsoo..?
Yüzünü sarhoş adama doğru çevirdiğinde, gözleri kapalı fakat ağzı hafif aralık bir durumdaydı.
"Bırakmayacağım.."
Kolları yetmezmiş gibi, bir bacağınıda diğerinin üstüne attı Jongin. İyice sıkıştırmış ve yaklaştırmıştı kendine özlediği bedeni.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Thirty-Nine Steps // KaiSoo
RomanceKelimelere ihtiyaç duyulmayan bir dünya. Sessizliğin içinde umut dolu bir ses. "Evlen benimle Soo!"