DARK MOON[KTH]

1

Yine peşimdeydi

O lanet olası sikik peşimi hiçbir zaman bırakmadı!

Zaten ay karanlık...hiç iyi şeyler olmayacak!

Binaların karanlık ara sokaklarında ondan kaçıyorum.

Jake...

Sonra birden bankta birini görüyorum.

Kırmızı saçlı ve arkası dönük.

Hızlı adımlarla yanına gidiyorum.

Belki bana yardım eder düşüncesiyle...

Yanına vardığımda kafasını yavaşça bana doğru çeviriyor.

"Ş-şey birşey isteyebilir miyim lütfen?"

Kafasını olumlu anlamda aşağı yukarı sallıyor.

İster istemez sağ yanağımdan yaş akıyor.

"Takip ediyor...Birisi beni takip ediyor.Tecavüz etmeye çalışıyor"

Diyince sol yanağımdan da bir yaş akıyor.

Bunu duyduğunda sinirlenmiş olacak ki hemen ayağa kalkıyor kırmızı kafalı çocuk.

"Nerede o?" diye soruyor sinirli sesi ile beni de korkutark.

"Birazdan gelir.Bana yardım edin lütfen"

"Tabiki edicem.Sen sadece otur ve bekle" diyor kalın sesi ile.

Parmaklarım ile gözyaşlarımı sildikten sonra,ona doğru bakıyorum ve daha sonra gözüm buraya doğru gelen o sapığa kayıyor.

Kırmızı kafalı çocuk da onu görüyor. Ve anlık bana bakıyor.

Gözlerimi kapatıp açarak,beni takip edenin o olduğunu belli ediyorum.

O da gözlerini aynı benim gibi kapatıp açıyor ve kafasını sallıyor.

O sapık geliyor yanımıza.
Ve o iğrenç sesi ile konuşuyor.

"Hanımefendi yanıma gelebilir misiniz?"

Tekrar kırmızı kafalı çocuğa bakıyorum. Ve o da bana bakıp "korkma" der gibi bakıyor.

O sapığa cevap olarak konuşmadan,kafamı iki yana sallıyorum.

"Ama size söylemek istediğim önemli şeyler var"  diye 2. kez konuşuyor.

"Neymiş o önemli şeyler?"  diye söze atılıyor kırmızı kafalı çocuk.

"Affedersiniz,bu bizim aramızda. Özele girmezseniz sevinirim" diye cevap veriyor sapık.

"Özelini merka etmiyorum.Ama arkadaşım ile vakit geçiriyorum gördüğünüz gibi."
"Şimdi lütfen gidebilir misiniz?"

Diye tekrar konuşuyor kırmızı kafalı çocuk.

"Üzgünüm ama maalesef gidemem.Söyleyeceğim şeyler fazla önemli"  diyor sapık.

Kırmızı kafalı çocuğa baktığımda sinir küpüne dönmüş gibiydi.

"Mesela?? Ne söyleyeceğin hakkında tahmin yürütmemi ister misin?"
"Hatta direk söyleyeyim.Ona zarar vermeyi mi?Onun hayatını mahvetmeni mi? Hangisi?"  Diye resmen tıslayarak konuştu kırmızı kafalı çocuk.

"Bunların hiçbiri sizi alakadar etmez"
Diye yine bir iğrenç cümle kurdu sapık.

"Eder! Bana bak orospu! Kadınlar cinsel obje değil! Onları sırf zevk için altınıza aldığınızda bir bok yapmış olmuyorsunuz. Siz sadece o altınızdaki şeyi düşünenlerdensiniz." Diye haykıran  kırmızı kafalı çocuğa büyük bir hayranlık ile baktım.

Daha sonra da sapığa bir-daha fazlasını- yumruk atarak  bayılttı.

"B-ben çok teşekkür ederim. Siz olmadaydınız..." ağlamaya başladım. Eğer bu çocuk olmasaydı neler olacağını tahmin bile etmek istemszdim.

"Şşşt tamam.Geçti artık." diye  omzuma elini koydu.

Gözyaşlarımı sildim.

"Seni evine bırakmamı ister misin?"

Diye sordu kırmızı kafalı çocuk.

"Kalıcak bir evim yok ki"

"Nasıl yani?" diye şaşkınlıkla sordu kırmızı kafalı çocuk.

"Basbayağı yok.Aslında var ama gidemem"

"Neden?" diye tekrar sordu kırmızı kafalı çocuk.

"Daha sonra anlatsam.Bunu anlatmaya gücüm yok"

"Nasıl istersen" diyerek üstelemedi

"Teşekkür ederim" dedim kısık bir sesle.

"Rica ederim.Görevim"

"Nasıl?" diye sordum.

"Sonuçta her insan bunu yapmalı."
Diye cevap verdi kırmızı kafalı çocuk.

"Çok doğru söylüyorsun" diye konuştum.

"Peki sen nerede kalıcaksın?" diye meraklı gözleri ile sordu kırmızı kafalı çocuk.

"Bilmiyorum" diye kısa bir cevap verdim.

"Ama beni uyandıktan sonra bulursa bu sefer kurtaranım olmayacak"

Diye devam ettim sözüme...

"Buldum" diye birden söze atıldı kırmızı kafalı çocuk.

"Ne buldun?" dedim

"Bende kal" diye kısa bir cevap verdi.

Gözlerimi olabildiğince açıp kırmızı kafalı çocuğa baktım.

"Bu olmaz" dedim.

"Neden" diye sordu.

"Kimseye yük olmak istemem.Teşekkürler ama başımın çaresine bakabilirim" dedim ve kırmızı kafalı çocuğa arkamı dönerek yürümeye başladım.

Birden kolumdan tutup çekti ve arabasına bindirdi beni.

Daha olayın şokunu atlatamamışken arabayı çalıştırdı bile.

Tam konuşacağım sırada

"İtiraz etmeyi aklından bile geçirme.Bende kal dediğimde kal.Ve üsteleme.Sana zarar falan vermeyeceğim. Benden korkma"  diye tek nefeste söylediği cümlesinden sonra nefesini dışarıya verdi.

"Sadece kimsenin bana acımasını istemiyorum.Acınacak birisi değilim"

Bunu dememle  arabayı durdurdu.

"Sana acıdığımı söylediğimi veya öyle bişey hissettiğimi hatırlamıyorum bile." dedi ve arbayı tekrar sürmeye başladı...
___________________________

Selaaammm

Yeni bir hikâye ile karşınızdayımmm.

Umarım beğenirsiniz.

Oy vermeyi unutmayın lütfen...