Herkese tekrardan merhabalarrrr<<<
Biliyorum uzun zamandır bölüm paylaşmamıştım.Ama gerçekten şu sıralar çok yoğun bir dönem geçirdim. Yeni okuluma bakmaya gittim okul eşyaları aldım yurt eşyaları falan filan derken bölüm yazamadım. Özür dilerim bunun için. Neyse biz şimdi yeni bölümümüze odaklanalım.
İyi okumalar can okurlar!!!
"Ben bir çıkmaz yola girdim,bir çukura düştüm,elimi tutan kimse yok,olmayacak da..."
-"Sonunda susabildiniz hiç susmayacaksınız sandım."
-"Aynen gerçekten bende."
-"Şuan bunu mu tartışacağız yoksa konuyu mu konuşacağız acaba?" dedi Ateş.
-"Aynen bencede.Şuan bu konuyu tartışmamızın bize hiçbir faydası yok."
-"Neyse şimdi bir fikri olan var mı yarın ne yapacağımızla alakalı?"dedi bulut.
-"Aslında benim bir fikrim var." dedi Ateş.
-"Neymiş o fikir?"
-"Bakın biliyorsunuz ki okuldakiler okul bittikten sonra bazıları eve gidiyor kursu olmayanlar. Bazıları da yemekhanede yemek yiyiyorlar. İşte bize bir fırsat onlar yemekhaneye gittiklerinde bizde kütüphaneye gireceğiz."
-"Mantıklı ama bir sorunumuz var.Bizim kütüphaneye girebilmemiz için kütüphane anahtarına ihtiyacımız var.Onu nasıl halledeceğiz?"dedi bulut.
-"Yemekhane saatlerinde müdür de yemekhaneye iniyor. Müdür yemekhaneye indiğinde 2 kişi müdürün odasına girecek ve anahtarları alacak tabii birde okulun dış kapısının anahtarını."
-"Okulun dış kapı anahtarını ne yapacağız?"dedi yağmur.
-"Akşamları da buraya geleceğiz"
-"Akşamları da buraya geleceğiz"dedi bulut ve ateş aynı anda.
-"Akşamları nasıl geleceğiz buraya?"
-"Hadi geldik diyelim yarında bitmeyecek bir iş bu. Diğer günler nasıl geleceğiz buraya?"
-"Aldığımız anahtarın aynısından çıkaracağız tabi ki ve müdür fark etmeden geri odasına bırakacağız."dedi yağmur.
-"Aynen öyle."
-"Tamam planımızı da yaptığımıza göre artık evlere dağılabiliriz. Öyle değil mi?"
-"Evet bugünlük yeter." dedik ve ben yola çıktım.Ateş de arkamdan geliyordu.
-"Niye beni takip ediyorsun?"
-"Takip mi? Evlerimiz aynı yönde olduğu için olabilir mi sence? İlk tanıştığımızda da aynı soruyu sormuştun."
-"Sen hep böyle soğuk musun?"
-"Benim eve gitmem lazım işim var da." niye böyle bir cevap verdi şimdi bu? Ne dedim ki ben?
Eve ulaştığımda kapıda bir kağıt olduğunu gördüm. Hemen alıp içeriye geçtim ve kağıdı okumaya başladım. "Eğer ailenin gerçek yüzünü görmek istiyorsan bir test yapmalısın bence ha ne dersin?"
Ne diyordu bu notlar? Ne ifade etmeye çalışıyordu? Umuyorum ki tahmin ettiğim şey başıma gelmez. Hemen gidip annemin tarağını aldım ve birkaç tane saç teli aldım. Kendi saçımdan da bir tel aldım ve test yapmaya gittim.
-"Merhaba ben test yapacaktım da..."diye söze girdim.
-"Tabii yarına kadar çıkmış olur yarın gelip alabilirsiniz."
-"Bugün içerisinde hallolmaz mı?"
-"Maalesef üzgünüm."
-"Peki tamam teşekkür ederim iyi günler."
-"Rica ederim iyi günler."
Eve girdim kendime bir kahve yaptım ve balkona geçtim. Şu sıralar başıma gelenleri bir bir düşündüm.Sonra karşı binadan bir gölge gördüm bakışımı o tarafa çevirdim ve Ateşi gördüm. O da kahvesini almış ve balkonuna geçmişti. Yüzüne bakarak içimden:
"Niye Ateş Yakar? Niye bu kadar soğuksun? Başından neler geçti de bu hale geldin?"
Sonra kalkıp odama geçtim.Bu olanlara daha fazla dayanamıyordum gerçekten dayanamıyordum.Bir yandan ailemin benim gerçek ailem olup olmaması,bir yandan Ateşin niye bu kadar soğuk bir robot bir duvar olması ve öte yandan bu kütüphane. Bütün olaylar üst üste gelmeli mi ha? Bu yalancı dünya bu kadar acımasız olmak zorunda mı? Sessizliğe ihtiyacım vardı tıpkı bulutun yaptığı gibi...Belki iç sesimi dinlemem gerekiyordu,kendi iç sessizliğimi...Size hiç böyle bir an oldu mu? Hayatınızdaki her şey bir yalan,her şey bir oyun oldu mu? Bana oldu...Ben bir çıkmaz yola girdim,bir çukura düştüm,elimi tutan kimse yok,olmayacak da... Ve ben buradan,bu çukurdan nasıl çıkacağımı bilmiyorum...İnanın bilmiyorum,bilemeyeceğim de...Size hiç böyle oldu mu? Bana oldu...Anlıyor musunuz şimdi beni? Belki içinizden birilerine daha böyle olmuştur ha?
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
Hepinize tekrar selamm!
Oy ve yorum yapmayı unutmayın...
Sevgiyle kalın...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonsuzluğun Başlangıcı
Misteri / ThrillerBir üniversite kütüphanesinden ne zarar gelebilir ki?