Vampire Delta - Taekook |Omegaverse|

9 - ''How could you trust a killer?'' /Diary

Oy vermeden geçmeyin artık lütfen... Yazdığım bölümler az okunma almakla birlikte oy sayısı da düşük olunca gerçekten motivasyonum düşüyor ve hevesim kaçıyor, bu yüzden lütfen oy verin çünkü ben bu hikayeye bağlandım ve yazmaya devam etmek istiyorum...

Yazan'ınız Zey, iyi okumalar diler...♡

~~~~~~~~~~~~~~~

Korkak, küçük bir adımla evin içine adımladım. Taehyung ardımdan kapıyı kapattığında ona döndüm. Bedeni hâlâ kapının önünde, kapıya dönük şekilde duruyordu. Başını bana çevirip sinsi bir şekilde sırıtmaya başladığında gözlerim korkuyla büyüdü.

"Hmm, belki de yemek konusunda yalan söylemişimdir,"

~~~~~~~~~~~~~~

Çocukluğum boyunca deltalardan korkmam gerektiğini öğrenerek büyümüştüm. Hem babam hem de annem bana onların ne kadar cani kurtlar olduğunu anlatır, onlardan hayatım boyunca uzak durmam gerektiğini yoksa beni inciteceklerini söylerlerdi. Küçükken incitmekten kastlarının ne olduğunu anlamazdım pek. Çünkü mühürün bile ne olduğunu bilmez, aklım ermezken, aklım geçmişteki deltaların vitalara yaptığı kötülüklere nasıl ersindi ki?

Ancak çevremdeki herkes o kadar çok deltalardan bahsetmiş ve beni korkutmuştu ki, sonunda deltaların hayali sülietleri rüyalarıma girerek beni korkutmaya başlamıştı. İşte o zaman hakkında bana anlatılan yüzeysel şeyler dışında hiçbir şey bilmediğim deltaları araştırmaya karar vermiş ve geçmişte yaşamış olan deltaların hikayelerini araştırmaya başlamıştım. Ve o an, deltaların ne çeşit birer canavar olduklarınu öğrendiğim andı.

Yatağımda oturup bulduklarımı okurken, okuduklarıma verdiğim ilk tepki korkudan titremek olmuştu. Sonra bu titremeyi dehşet içinde kaldığım şiddetli bir ağlama takip etmişti. Sadece on yaşındaydım, dünyadaki kötülükleri bilmiyordum. Kötülükleri bırakın, çocuğun nasıl yapıldığını bile bilmiyordum ve tecavüzün ne olduğunu ilk defa okuduğum kitaplardaki deltalardan öğrenmiştim.

Yaşadığım psikolojik çöküntüyü o kadar net hatırlıyorum ki... Günlerce okuduklarım yüzünden kendime gelememiş, öğrendiğim cinsel bilgiler ve deltaların vitalara yaptıkları cinsel istismarlar sebebiyle tüm kurtlar buna ortak olmuşçasına herkesten iğrenmiş, herkesten kaçmış, günlerce ağlamıştım. Öğretmenimin okuldaki aniden değişen ruh hallerim sebebiyle ders boyunca endişeyle bana baktığını, teneffüste beni yanına çağırıp ne olduğunu sorduğunda ise asıl duygusal patlamamı ona yaşadığımı ve ailemin okula çağırıldığını hâlâ hatırlıyorum. Öğretmenim onlarla görüşmüş, durduk yere böyle olmamı normal bulmayarak ailemi psikoloğa yönlendirmişti. Öğrendiklerim yüzünden uzun süre psikoloğa gitmek zorunda kalmıştım, aslında anlatsam beni zorlamaya ve götürmeye devam etmezlerdi ama o kadar midem bulanıyordu ki aklıma geldikçe kusup duruyordum. Evde, okulda ruh gibi dolaşıp, bir çocuk değil de hayattan bıkmış acılar içinde olan yaşlı bir adam gibi davranıp; sürekli ağlayıp kusarken onları beni psikoloğa gitmek konusunda zorladıkları için suçlayamazdım.

Ne psikoloğa, ne öğretmenime ne de aileme derdimi anlattım. İçimdeki mide bulantısı bitene, korkularım biraz dinene kadar sabrettim ve kendi kendime toparladım. Bir gün bir deltayla karşılaşırsam diye kendimi en güçlü şekilde hazırlamaya çalıştım. Öyle yaptığımı, işe yarayacağını sanıyordum. Ama onunla ilk karşılaşmamızda, delta olduğunu anladığım o ilk anda sakladığımı ve üstesinden geldiğimi sandığım korku dolu anılarım bir anda geri gelmişti. Yüzüne bakarken o bana gülümsüyor ve beni bulduğu için mutlu görünüyordu ancak ben, içimdeki küçük Jungkook'un kitaptaki gördüklerine olan korkusunu, ondan uzaklaşmam için attığı çığlıkları ve yakarışları hatırlıyor ve dehşete düşüyordum. Okuduğum her şey bir anda tekrar beynime dolmuştu ve on yaşındaki Jungkook'un yaşadığı o dehşeti, o gün, onun kucağına düştüğümde tekrar tekrar yaşamıştım.