6.Bölüm

40 28 19
                                    

Ve o çan sesi daha hiddetli bir şekilde kulak tırmalıyordu. Ve gittikçe şiddetli bir hal alıyordu. Halk resmen ayaklanmıştı.

Zara şaşkınlık ve hayret içerisindeydi. Elindeki kağıdı katlayıp elbisesinde bulunan cebin içine sıkıştırdı. Yırtılmamasını umut ediyordu.

Kraliçe elene halka sesleniyordu. "Zemheri diyarının halkına sesleniyorum! Düşmana karşı siper alın!" Diye dile getirdi aklındakileri. Kraliçe elene.

Zara'nın annesi hemen onun yanına ışınlandı. Ve zara'ya "Kızım! Gece saat iki oldu hemen aynadan geçip dünyaya git aynanın giriş kapıları kapanmak üzere çabuk ol! Seninle telepatik yoldan iletişim kurmamı bekle her şeyi anlatacağım sana"

Zara ise kafa sallamakla yetindi. Ve aynaya koştu. İçerisinden girdi. Dünyaya saniyesinde  varmıştı ve garip hissediyordu ayna buz kristalleri ile çerçevelendi.

Etrafı buz tuttu fakat sonradan o buzlar eridi ve zemheri parçacıkları şeklinde buharlaştı.

Zara ise bir iç çekip
"Ah. Ah.  Zemheri aşkına ben şimdi ne yapacağım." Dedi.

Ayna zara'ya fısıldayarak "hey!" Dedi. Ve Zara kafasını aynaya çevirince ayna devamını getirdi.
"Abin geliyor dikkat et!"

Zara ise "neden?" Diye sordu. Ayna ise "Üzerindeki kiyafetler dünya hayatına göre çok nostaljik duruyor istersen değiştir." Dedi.

Zara ise onayalayan mırıltı çıkararak yeni ögrenmiş olduğu sihir gücleriyle aynadan kıyafet seçti ve aynada ona istediği kıyafeti verdi.
Abisi kapısını çaldı zara ise "gir!" Dedi.

Abisi girdi ve "Ne haber hiç ortalarda yoksun bakıyorum." Zara ise "Ne yapayım be abi işte dersler felan biliyorsun ki bu yıl daha zor."

Abisi ise sorgulayarak"evet evet bilmez miyim?" Diye dedi.
Olcay bunu dedikten sonra anneleri Sara yanlarına geldi.

Ve "Çocuklar yemek hazır." Dedi. Olcay ise "üff anne çok güzel tüttü yemek!" Deyip. Aşağı koştu sara otuz iki diş gülümseyip göz kırptı. Ve o da aşağı adımladı.

Zara da Sara'nın arkasından ilerlemişti. Aşağı vardıklarında ise yemek yediler ve herkes kendi odasına çekildi. Zara annesinden yani Kraliçe Elene'den mesaj gelmesini bekliyordu.

On beş dakika sonra cızırtı sesleri duymaya başladı. Sadece  bir cızırtı sesiydi. Zara bu sesin içerisindeki gizli mesajları alabiliyordu fakat başka bir insan tarafından bu ses duyulduğunda sadece kulak tırmalayan bir cızırtı sesiydi.

Zaraya gelen mesaj aynı şu şekildeydi:

" Canım kızım  Zemheri diyarını Troll ordusu tarafından istilaya uğradı onların hedefinde sen varsın Senin yarı insan yarı da Zemheri meleği olman yani bir Nevi melez olman aynı zamanda Üstün duyulara sahip olmandan dolayı çok önemli bir özellik barındırdığın anlamına geliyor fakat o özelliğini şimdi söyleyemeyeceğim.Bunun için üzgünüm ama Kural gereği böyle olması gerekir seni güvende tutmak için elimden gelen her şeyi yapacağım"

~Sevgili Annen Kraliçe elene~

Bu mesaj beklenen mesajdı zara  melez olduğunu bilmiyordu artık alışmıştı kendini şaşkınlık veya hayretler içerisinde hissetmiyordu.

Tek yapması gereken merakla beklemekte kendisini de yeni farklı şeyler keşfetmek hoşuna gidiyordu fakat bir yandan İçi ürperiyordu aklına bir anda Doktor kılıklı adam geldi.

Yine telaşlanmıştı ve düşük olan morali dahada düşmüştü.

Onun bu evde yaşadığını biliyordu.
O zaman doktora gitmeside tesadüf değildi. Her şeyi kavramaya başlamıştım.

Artık daha iyi anlayabiliyordum. Ama siz şu an anlamıyorsunuz ne anlatmak istediğimi ileride anlayacaksınız. Artık daha fazla düşünmemeliyim.
Uyumalıyım attığım her adımı bile hayal ediyorum resmen. Ve bunun fazlası zarardı.

Dişlerimi fırçaladım ve kafamı yastığıma koydum. Ama telefon çaldı arayan Güneydi. Telefonu açtım öksürüyordu.

"Zara! Zara! Yardımına ihtiyacım var katil bir doktor senin ismini verip duruyor gelmezsen beni öldüreceğini söylüyor. Sakın gelme sana zarar ver-"

ve öksürdü ne yapmalıyım! Off! Şu an gerçekten çok paniğim ağlamak üzereyim. Canımdan bir parça her şeyimi esir almıştı o pis yaratık.

Ah! güney nasıl yakaladı seni o alçak.

Aynadan geçmem gerekiyordu. Annemle telepatik yoldan kurdum. Ama başaramadım ve bir ileri bir geri adım atıyordum. Tırnaklarımı kemirmekten haşat etmiştim.

Önümü döndüm ve bir adım attım ki yerde iki çift ayakkabı ve elinde mızrak şövalye kılıklı iki adam ne oluyordu?! Şaka mı bunlar. Biri bana şaka desin.

İçlerinden biri konuştu "Evet küçük ucube sonunu getirmeden bizimle gel!" Ne diyordu bunlar?!! Ne saçmalıyorlardı!? Ve gözlerim karardı...

Evet okuriçeler! Sizce nasıl bir bölümdü? İleri ki bölüm(lerde) neler olur sizce tahminlerinizi alayım😁😁🌸🏜

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 05, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ÜSTÜN DUYULARIN İNSANIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin