Y/N : Ah sorun değil. Merak etme. Ben de oldukça meşguldüm. (Seni beklemekten iş yapamadım ki)
Tae : Ne yapıyorsun? Nasıl gidiyor?
Y/N : Sanırım fena değil. Kafeye gideceğim her zaman ki gibi.
Tae : Anlıyorum. Biz de pratik yapıyorduk. Oldukça yorgunum.
Y/N : Uyusanaa!
Çıkan sesime inanamamıştım. Tae gülüyordu. Beni taklit ederek:
Tae : Uyuyacağııım! Ama gecee!
Y/N :Dalga geçme benimle ya...
Tae : Ama tatlıydı.
Utanmıştım. Ama çok hoşuma gitmişti. Tatlı..
Tae : Her neyse Y/N. Kapatmalıyım artık.
Y/N : Neden? Daha çok olmadı ki ama..
Tae : Bunu söylemeli miyim bilmiyorum.
Y/N : Neyi?
Arkasından gelen sesle nedenini anlamıştım.
Mari : Taehyung geç kalıyoruz.
Tae : Tamam canım bekle.
Canım? Ne canım? Yine mutluluğum saniyeler içinde sönmüştü.
Y/N : Kapatıyorum.
Diyerek suratına kapattım. Geri aramamıştı. Ya da mesaj atmamıştı. Sevdiği yanındaydı neden atsın ki..
Hazırlanmamı bitirip direk kafeye gittim. Deniz sinirden kıpkırmızı olmuştu. Bu hali beni istemeden olsa da güldürmüştü.
Y/N : Ne oluyor?
Deniz : Abin av olmuş, avcısının yanında. Ne demek ne olmuş görmüyor musun şu kızı yapıştı!
Y/N : Sen de yapış artık. Yapışmadığın için elden gidiyor abim.
Deniz : Tamam! Öyle yapacağım. Yapışacağım. İzle ve gör.
Bu cesaretine ağzım açık kalmıştı. Şaşkınlıkla onu izliyordum ki bir iki adım attıktan sonra geri döndü.
Deniz : Yapamayacakmışım.
Bu yaptığına kahkaha atmıştım. Abim birden bana doğru bakarak kaş göz işareti ile ne oluyor demek istemişti. Ben de onu elimle gel işareti yaparak yanıma çağırdım.
Berk : Seni bu kadar güldüren ne küçük hanım?
Y/N : Deniz senden hoşlanıyor. İki saattir de burada kudurdu o kız kim diye.
Hiç düşünmeden pat diye birden söyleyivermiştim. İkisi de şaşkınlıkla bana bakıyordu. Deniz çok yüksek ihtimal beni öldürecekti.
Berk : Ne ? Ne dedin?
Deniz'e bakarak:
Y/N : Ben şeey...
Deniz : Y/N canına mı susadın!!
Y/N : Ay ne var be! Bal gibi de seviyorsun işte. Neden saklıyorsun ki? Bence abim de seni seviyor!
İkisi aynı anda
Berk ve Deniz : Y/N!!
Y/N : Uyumunuzu sevsinler.
Berk : Bunu evde konuşacağız. Bu burada konuşulacak şey değil. Şimdi müsaadenizle geri gitmem gerekiyor.
Deniz'in yüzü düşmüştü. Abimin karşılık vermemesi onu kırmıştı.
Deniz : Y/N ben gitsem iyi olur. İyi hissetmiyorum.