12 Ağustos;
Güne sebepsiz mutlu uyanmıştım. Karşıma çıkacak felaketten habersiz. Nerden bilebilirdim hayatımı baştan aşağı değiştirip baş aşağı edeceğini gidip gelmeyeceğini, bitip gideceğini.
Dökülen yapraklar, kuruyan dallar gelen sonbahar tıpkı ben gibi.
Yeşeren yapraklar, canlanan dallar gelen ilkbahar tıpkı sen gibi.
Yokluğunun soğuğunu her yerimde iliklerime kadar hissediyorum. İçimde yangın var ama ısınamıyorum. Biliyorum, bıraktığın zaman ne olursa olsun ben seni tanıdığım gündeyim.
Karların üzerine yazılıydı sanki sevdam bir tipiyle kaybolan..
Çeşitli acılardan geçiyorum tarifsiz.
Yüreğime serpilen ateş, yıldızlara takılı kalmış gözlerim ben güneşsiz.
Karanlık uykulardan geçiyorum karanlık sokaklardan dar sokaklara kaybolan yıldızlar kanadı kırılmış kuşlar
Ve yalnızlar,
Göçebe hayatım sürüklenir peşinden kırılır kalbim kırılır ellerim
Ve kesilir bileklerim.
Kırarım lan bu kalbi, yakarım lan bu şehri söndürürüm lan güneşi
Tıpkı katil gibi.
Geceyi versem ellerine, ellerin değer mi kanlı bileklerime
Gözlerimi versem gözlerine dolar mı nefesin ciğerlerime
Güldüğün zaman dudakların değiştirirdi iklimlerimi,
Yeşerirdi bir orman,
Açardı bir çiçek,
Öterdi bir kuş,
Biterdi dinmeyen bir kış.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mecaz Adam
PoezjaArkadaşlar umarım beğenirsiniz. Ve beğenirseniz oylama yaparsanız çok sevinirim. Bu muydu benim Cezam ?