İYİ OKUMALAR♥️
(M.Medya/MAHİR)Arabama bindiğimde Mahirin bankta kucağındaki kızla yiyiştiğini gördüm. Arabanın tekerlerinden ses çıkartarak okuldan çıkış yaptım. Sinirlenmiştim. Eve doğru ilerlerken başka yola saptım. Bu işi bitirmeliydim. Çok vakit kaybetmiştim...
***
Mahir'den,
Depoya girdiğimde arabalar çizilmişti. Birinin aynaları kırılmıştı. Diğerinin koltuk derileri sökülmüştü. Diğerinin kapıları kırılmıştı. Her arabada hasar vardı. En son arabaya geçtiğimde üzerinde bir zarf vardı. Açtığımda ;
" Arabalarına zarar vermek zevkliydi. Ama bu kadar bana yetmiyor işte.
Ölmeni istemem. Yanmak istemiyorsan depodan çık.
AG. ;) " yazıyordu.Azra. Azdaydı bunu yapan. Bunu ona ödetecektim. En değer verdiğini alıcaktım ondan. Pişman olacaktı bu yaptığına. Pişman olacaktı.
Depodan uzaklaştığımda arkamdan patlama sesi geldi. Arkamı döndüğümde depo yanıyordu. Sinirlendim ve bağırdım.Azra'dan,
Sahilde abime ve Çağlaya yaptığımı anlattığımda şoka girdiler. Bunu beklemiyorlardı. Mahir kesin sinirinden kuduruyordu. Bu daha iyi günleriydi. O benim 18 yılımı almıştı. Ama ben onun herşeyini, geleceğini alacaktım.Gülüp eğlenirken abimin telefonu çaldı. Bizde bu sıradan Çağla ile dondurma almaya gittik. Ben dondurmaları aldım Çağla da parayı veriyordu. Çağlaya dondurmasını vereceğim sırada siyah bir araba geldi. İçinden siyah takım elbiseli iki tane adam indi. Bize yaklaştılar ve apar topar Çağlayı arabaya bindirdiler. Arkalarından bağırdım ama uzaklaşmışlardı. Olduğum yerde kaldım. Gözümden bir damla yaş aktı, koşarak abimin yanına gittim.
"Çağlayı kaçırdılar!!! "
"Nasıl kaçırdılar? Kim kaçırdı? Neden kaçırdılar? Nasıl oldu?"
"Bilmiyorum. Dondurmaları aldık geliyorduk. Siyah bir arabadan İki tane adam indi. Çağlayı aldılar ve gittiler. "
"Ne demek bilmiyorum Azra kim kaçırabilir Çağlayı?" diyerek bağırdı.
"Bilmiyorum bilmiyorum bilmiyorum lanet olsun bilmiyorum" dedim. Telefonuma mesaj gelmesiyle hızlıca cebimden çıkartıp şifremi girdim. Bilinmeyen numaraydı."Yaptıklarına pişman olacaksın Azra Güçlü"
yazıyordu. Abim telefonumu elimden aldı ve mesajı okudu. Abim "kim bunu yap-" derken ikimizde birbirimizi baktık.Mahirdi. Bunu yapan Mahirdi.
Buğrayı elimden aldı. Çağlayı da almasına izin veremem. Bunu yapamaz. Abim kendi adamlarını aradı ve "Çağlayı kaçırdılar. Bakmadığınız yer kalmayacak. Onu bulmadan beni aramayın. Bundan babamın haberi olmayacak. " dedi ve telefonu kapattı. Babam Mahire yaptıklarım için Çağlanın kaçırıldığını öğrenirse çok kızardı. Bu yüzden abim babamın haberi olmasın demişti.
Arabaya bindik ve bizde Çağlayı aramaya başladık. Telefondan Çağlayı aradığımda kapalıydı. 2 saattir arıyorduk. Abim arabayı kenara çekti ve babamı aradı ve bizimle beraber 2 günlüğüne yazlık eve gideceğini söyledi. Çağlayı bulamadan eve gitseydik Çağlanın nerede olduğunu sorarlardı.
Saate baktığımda gecenin dördüydü. Yazlık eve geldik. Abimle bahçede oturuyorduk.
"Benim yüzümden oldu." Dedim. Abim konuşmuyordu. Çünkü oda öyle düşünüyordu.
"Sadece dikkat etmedik" dedi. Saatine baktı ve "hadi yatalım" dedi. Eve girdiğimizde abim heryeri kilitledi. Odasına gireceği sırada "beraber yatalım mı?" Dedim.
Hafif bir gülümsemeyle "gel" dedi. Üzerimi değiştirmeden yattım. Abime sımsıkı sarıldım. O da bana sarıldı.Sabah kalktığımda saat yedi buçuktu. Abimi dürttüm ve "abi hadi uyan. Çağlayı aramaya gidelim" dedim. Aşağı ayılabilmek için kahve yapmaya indim. Kahveleri bardaklara dökerken abimin merdivenlerden indiğini duydum. Mutfağa geldi ve masaya oturdu. Kahvesini önüne koyarken "bulacağız Çağlayı" dedim.
Hava yağmurluydu. Ayakkabımı giydim. Ceketimi aldım ve çıktık. Arabada giderken evlerin önünde ki arabalara da bakıyordum. Mahirin arabası olabilir düşüncesiyle.
Yola çıkalı üç saat olmuştu. Çağlayı kaçırmakla kötü etmişti. Buna pişman olacaktı. Mahirin belasını ben verecektim.
Abim arabaya benzin almaya indiğinde bende şansı mı denemek istedim. Benzin istasyonundaki çalışanlara Çağlanın resmini gösterip görüp görmediklerini sordum. Ama kimse görmemişti. Ne bekliyordum ki kaçıran adamlar benzin alırken biz bu kızı kaçırıyoruz soran olursa haberiniz olsun mu diyecekti. Kafam iyi yanmıştı.
Arabaya tekrar bindiğimde telefonuma tekrar bilinmeyen numaradan mesaj geldi. Mesaj da;
"Bulabilmek için bu kadar çaba sarf etmen beni şaşırttı." Yazıyordu. Benim neler yaptığımı biliyordu yani.Abim arabaya bindiğinde gelen mesajı gösterdim. "Tamam" dedi ve arabayı çalıştırdı. Yarım saatlik yolun sonunda büyük bir depoya geldik. Depoda yaklaşık 20 araba ve 30-40 tane adam vardı.
"İkişer ikişer arabalara bineceksiniz. Benim arabamda dahil Hepinizde ayrı ayrı yerlere gidecekseniz. Hiçbir yere uğramayacaksınız. En az 4 saat sonra depoya döneceksiniz. Bu sırada gözünüz kulağınız Çağla da olacak." Dedi.
Abim bizi takip etmesinler diye uğraşıyordu. Bir anda hep beraber depodan çıktık. Mahir hangi arabanın peşine takip edilmesi için adam görevlendirecekti ki. İşi zordu. Abim olmasaydı ben bunları halledemezdim. Tekrar yola çıktık. Saate baktığımda saat beşti. Bakmadığımız yer kalmamıştı. Benzin almak için tekrar istasyona geldiğimizde abim etrafa baktı. İstasyonda ve yolda duran araba yoktu. Takip edilmediğimizden emin olduğunda araban indi. İnerkende "sen kal arabada" dedi.
Adama parayı verdi ve hızlıca arabaya bindi.Hala Çağlayı bulamamıştık. Saat gecenin biri olmuştu. Tekrar depoya geldiğimizde abim birini aradı ve buraya gelmelerini emretti. Adamları olmalıydı.
Adamlar geldiğinde "Azra sen arabaya geç" dedi. Adamlarıyla 10 dakikalık konuşmasından sonra. Arabaya bindi. "Neler olmuş" dediğimde kafasını iki yana salladı. "Yok hiçbir yerde yok" dedi.Bu gece depoda kalacaktık. Adamların birazı tekrar aramaya çıkmışlardı. Bir odaya geçtim ve odadaki tekli koltuğa oturdum. Ayakkabılarımı çıkardım ve dizimi kendime çektim. Kafamı gömdüm ve gözlerimi kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bendis ve Eresbos
Novela JuvenilBENDİS VE ERESBOS ( AY VE KARANLIK ) Azra küçüklük arkadaşının katili olan Mahiri ilk gördüğünde işlerin buraya geleceğini düşünmemişti ondan etkilenmişti ama intikam almalıydı... İntikam almakla başlayan savaş bitmek bilmiyordu. AZRA & MAHİR NOT: S...