11. sınıfın yaz tatilindeydim lanet twitterda dünyalar güzeli bi melek görmüstüm, ankaradaydı. Bi yolunu bulup tanıştım sonra konuşmaya başladık, hani derler ya
'şıp sevdi'aynen öyle olmuştu tek sorun mesafelerdi. 2-3 gün içinde bana hiç tatmadığım mutlulukları tatmıştım, en sonunda
'biz şimdi neyiz?'diye sormuştu o anda hiç hissetmediğim bi duyguyu heyecanı hissetmiştim sanırım
'aşk'deniyodu buna. Cevap verdim
'iki çılgın sevgiliyiz galiba'diye, o gün geç saatlere kadar konuşmuştuk sanırım uyuyakalmıştık. Sabah uyandığımda uyku sersemiyken hemen telefonu alıp mesajları kontrol ettim, daha gözlerim tam açamıyordum, bi ton mesaj atmıştı defalarca okudum her seferinde biraz daha kendimi kaptırıyordum. Sonra mesaj attım konuşmaya başladık numarasını aldım aramaya kararlıydım. Akşam arıyacağımı söyledim 2-3 defa aramama rağmen kapatıyordu
'utancımdan açamıyorum'diyodu en sonunda açtı, sesini ilk duyduğum an resmen erimiştim midemdeki kelebekler içimde horon tepmeye başlamıştı, ne kadar sakinliğimi korumaya calışsamda elimde değildi ister istemez gülüyordum, yaklaşık 30 dakikadan fazla konuşmustuk o kadar güzel geçmisti ki o süre sanki rüya görürsün uyanırsın ve bi daha uyuyup aynı rüyayı görmek için çabalarsın ya aynı onun gibiydi keşke biraz daha duysaydım sesini diye düşünmeden duramıyordum sanırım
'aşık'olmuştum, sabah uyandığımızda mesajlaşmaya devam ediyorduk bana biraz soğuk davranmaya başlamıştı işte o zaman canım yanmıştı onun için gözümden akan ilk göz yaşı o zaman gelmişti, ertesi gün benzer uzun mesajları ben ona atmıştım uyandığında yine soğuktu ve
'ayrılalım olmuyo mesafeler var'demişti o anda içimdeki bütün horon tepen kelebekler sanki kanatlarını kesip ucurumdan kendini sonsuz bi boşluğa saldılar, o gün berbat geçmişti hiç bişey yapamaz olmuştum her saniye gözüm doluyordu ağlamamak için zor tutuyordum kendimi, o akşam halasının numarasından mesaj atmıştı
'yarasa boku'onun olduğunu anlamıştım ama emin değidim
'bütün gün aklımdaydın acaba seni üzdümmü diye düşünüp durdum sürekli galiba seni kırdım özür dilerim'dedi
'ben seni çok özledim sende benim aklımdan hiç çıkmadın'dedim sonunda yavaş yavaş konuşmaya başladık
'bize nazar deydi'dediğimde bişey diyemedi ağırdan ağırdan toparladık ve barıştık ama resmen
'ben uzun ilişkileri sevmem haberin olsun hiç ümitlenme'diyordu üzüntümü belli etmemeye çalışıyordum ama yine aynı tas aynı hamam, eskisi gibi olamasakta birbirimizi mutlu etmeye calışıyorduk.
Sayısız hayal kurmuştum onunla üzülmeyi sevinmeyi hayal kurmayı onunla öğrenmiştim resmen, karavanla seyahat hayal ederdik her akşam çok güzel bi rüyaya dalıyordum sanki sonra olanlar oldu.
Doğum günü gelmişti '1 Temmuz' o siktiğimin gününü hala aklımdan çıkaramıyorum, beni engellemişti aradığımda başkası çıkıyordu telefona işte o zaman
'sıçtım'demiştim ama bu sefer ağlamıyordum, akşama kadar defalarca aradım belki 100-150 kez en sonunda açtı bi kaç bişey söyledi
'bana birisi mesaj attı ve beni tehtid etti ayrılmamızı söyledi'dedi hani aşkın gözü kördür derler ya böyle yalanlar söylemeye başladı bende inanıyordum başka seçenek yoktu çünkü kim olduğunu sormuştum defalarca ama söylemiyordu zorla özür dilemiştim bundan sonrası zaten
'bana artık siktiri çek sende kurtul bende kurtulayım'çabasındaydı, o zamanlar çok saftım kimseyi kıramıyordum
'ben kırılayım ama ne olursa olsun karşımda ki insan kırılmasın'diye düşünür dururdum kısacası 'aptal'dım hani anlayışlı erkek derler ya bildiğin öyleydim, eski sevgiliye 'orospu' demek adamlığıma yakışmaz ama benimle birlikteyken eski sevgilileriyle buluşup öpüşmeler erkeklerle barda sütyenli fotoğraf çekinmeler daha neler neler, bundan hayatında ne bok olup bittiğini anlatmasını istemiştim sürekli direndi en sonunda zorlada olsa anlattı
'hap uyuşturucu iğne günde paket paket sigaralar sütyenli fotoğraflar'bana bunları anlatırken biraz daha soğuyordum ister istemez biraz daha iğreniyodum bu kızdan çünkü ilk kez böyle bi durumla karşılaşmıştım ve bana o cümleyi kurdu
'bunlara rağmen benden sogumadın demi?'Beynimden vuruldum o anda ne demem gerekiyordu hiç bi fikrim yoktu,
'hayır tabiki de kar tanem demiştim'bunu demeye mecbur kalmıştım bi ara
'neden kar tanem diyosun çok sade bişey'
demişti
'dünya üzerine her bi kar tanesini bir melek indirir ve bir daha yer yüzüne inmez o melek, dünya üzerinde ki kar tanelerinin hiç biri birbirinin aynısı değil işte sende o meleklerden bi tanesinin indirdiği muazzam güzellikteki kar tanesisin sana çok aşığım'demiştim biraz da olsa sevgimi anlatabilmiştim, asıl konuya dönersek resmen bi 'orospu'ya aşık olmuştum bunu demekte gerçekten çok üzgünüm ama onu severken yemek yemekten su içmekten kesilmiştim onunla konuşmak için duşa bile giremez olmuştum kendimi kaptırmıştım çok seviyordum onun için dakikalarca ağlıyordum ailevi sorunları vardı ve ne olursa olsun bırakmıcağımdan emindim
'bırak beni kendi bok çukurumda boğulup gideyim'der dururdu onu sevdiğimi bi türlü anlayamamıştı ve en sonunda kavga ettik ve son bi kez konuşup ayrıldık evet üzgündüm
'çocukluk hayalim'olan kişiydi o çok sevmiştim çok inanmıştım kimseyi onu sevdiğim kadar sevmedim sevemedim ona aşik olduğum kadar olmadım olamadım ama pişmanlık varmı diye düşündüğümde kendi kendime 'bilmiyorum' diyorum hem çok sevmiştim hemde soğumuştum telefonda beraber ağladığımız dakikalar geliyor bazen aklıma 'geldi geçti' demekten baska bi seçenek kalmıyor elimde.
Ve sonra fark ettim ki mesafe aşkı denen boktan şey kendi bokluğunda çürüyor çok nadir kişiler mesafelere rağmen sevebilir mesafelere rağmen dokunabilir, mesafe olmasına rağmen sevdiğim kadar sevildiğimi hissettiğim tek insandı o, he bide bu arada 'sevdiğim kadar sevildiğimi hissetmek' isterdim hep işte bu 'çocukluk hayalim'di...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluk Hayalim
Short StoryBi çocukluk hayalim vardı, sevdiğim kadar sevildiğimi hissetmek. Çok severdim beni sevmeyen insanları bile onların mutluluğunu isterdim. Peki ya sevmek nedir? Gerçekten sevmek? Bi kaç sevgi sözündenmi ibaret? Veya koca bi kandırılmaca mı?Sevmek çok...