"Kolun babam yüzünden bu halde. Kendimi mahçup hissediyorum."

822 87 61
                                    

Hyunjin'den

Jisung'la akşama kadar gezmiş. Güzelce kafamı dağıtmıştım. Şuan çok mutluydum. Ama çokta yorulmuştum.

"Seungmin hyungu aramalıyım artık."

"Bunu yine yapalım Jinnie."

Güldüm. Kesinlikle yapmalıydık.

"Ayaklarım iyileştikten sonra sana söz Sung."

Güldü. Çocukluktan beri tek arkadaşımdı o. Biz okulda sessiz tiplerdik. Ama birbirimize yeterdik. Jisung aniden ciddileşti.

"O adama nasıl güveniyorsun?"

"Bilmiyorum. Ama bana zarar vermeye kalkışacak olsaydı bunu çoktan yapardı."

"Yine de dikkat et Jinnie."

Gülüp kafamı salladım. Rehbere girip Seungmin hyungu aradım.

"Hyunjin?"

"İşin bitti mi hyung?"

"Evet bitti. Seni almaya mı geleyim?"

"Evet lütfen."

"Tamam geliyorum."

Dedikten sonra kapattı.

"O gelene kadar gitmeyeceğim Jinnie."

Seungmin hyung içeri girdiğinde ona doğru gittim. Jisung arkama geçip beni ittirmeye başladı. Seungmin hyungun yanına gelince bıraktı.

"Evine bırakmamı ister misin Jisung?"

Jisung kafasını salladı.

"Hayır hyung. Evim çok yakın. Ama teşekkür ederim."

Seungmin hyung kafasını sallayıp beni arabaya doğru ittirdi. Jisung'a el salladım. O da bana el salladıktan sonra evine doğru gitti.

Seungmin hyung beni arabaya bindirdi. Onun evine doğru gitmeye başladık.

"Eğlendin mi?"

Gülümseyerek kafamı salladım.

"Arkadaşını çok mu seviyorsun?"

"O benim tek arkadaşım."

Kaşlarını çattı. Daha açıklayıcı konuştum.

"Nedenini bilmiyorum ama fazla arkadaşımız yok. Bizimle takılmazlar genelde. Neyse ki bu bizim işimize geliyor. Biz birbirimize yetiyoruz."

'Anladım' dermişçesine kafasını salladı.

"Eee neler yaptınız bu gün?"

Gülümsedim. Bu gün eğlenmiştim. Eve gidene kadar yaptıklarımızı anlattım. Beni ilgiyle dinliyordu. Ya da en azından dinliyormuş gibi yapıyordu.

Eve geldiğimizde arabayı evin önüne park etti. Arabadan inip sandalyeyi çıkardı. Beni de sandalyeye oturtup eve doğru ittirmeye başladı. Eve girdiğimizde telefonu çaldı.

"Efendim Felix?"

"..."

"Ne demek kavga ettiniz?"

"..."

"Has..."

Bana baktı.

"Yanıma gel Felix. Şuan oraya gelemem."

"..."

"Doğru araba kullanamıyorsun. Of..."

Telefonu azıcık uzaklaştırdı kulağından.

Pequeño Prisionero // Hyunmin ✓Tamamlandı✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin