3.Bölüm

518 38 129
                                    

SEO HYUN'DAN

Yatağın üzerindeki siyah kıyafetlerime göz gezdirdim. İçlerinden pantolon, t-shirt ve hırka alıp, üzerimi giyindim. Siyah olan beremide takıp, sporlarımı giyindim. Çantamıda alıp, aşağı indiğimde annemler kahvaltıya oturmuştu. Beni gördüklerinde kaşları çatıldı. Yerime oturduğumda bana baktılar.

- Neden simsiyah giyindin kızım?

- Değişiklik istedim anne. Hem çok güzel bir renk. Hoşuma gitti.

- Okulda sorun çıkmaz değil mi?

- Çıkarsa gelir değişirim üzerimi baba. Endişelenme.

Gülümseyerek başını salladığında yemeğe başladım. Evdeki geri kalan bütün işlerim bitince evden çıkıp, arabaya bindim. Şoför sürmeye başladığında heyecandan terleyen ellerimi pantolonuma sildim. Derin nefes alıp, sakinleştim.

Okula geldiğimizde Bay Jeon'un arabadan indiğini gördüm. Arabadan sakince inip, okula yöneldim. Başımı hafifçe kaldırıp Bay Jeon'a baktım. Kaşları çatık bir şekilde bakıyordu. Baş selamı verip, koşarak okula girdim. Bu belki işe yarardı...

JUNGKOOK'TAN

Bu kadarı fazlaydı. Cidden aşırı fazlaydı. Onlara Eun'u anlattıktan sonra bunu yapabilecek kadar salaktı. Kıyafetle, huyla olacak iş değildi bu. Ama o öyle sanıyordu. Ben Eun'un dış görünüşüne değil, kalbine aşıktım. Ve bunu yapması komikti. Fazla komik...

Ve bu yaptığı bana Eun'u hatırlatıp, üzmekten başka bir şeye yaramıyordu. Beni sadece üzüyordu. Onu hatırlatıyordu. Ve uyanmayışını...

Sinirle odama girip, kapıyı çarptım. Kabanımı çıkarıp, askıya astığım sırada kapı çalmıştı.

- Gel.

Kapı açıldığında bakışlarımı askılıktan çektim. Gelmişti işte.

- Bay Jeon. Biliyorum saat çok erken ve okula yeni geldiniz. Ama soru sorabilir miyim?

Amacının soru olmadığını ikimizde gayet iyi biliyoruz Seo Hyun.

- Gel.

Soğuk tuttuğum sesime şaşkınca baktığında koltuğa oturdum.

- Soracak mısın Seo Hyun? Akşama kadar seni bekleyemem. İşlerim var.

Transtan çıkıp yanıma oturdu ve sayfayı açtı. Kalemi elime alıp, soruyu inceledikten sonra anlatmaya başladım.

- Bu kadar. Sadece temelini kavrasan yeter.

- Teşekkürler Bay Jeon.

Başımı salladığımda ayağa kalkıp, önümde eğildi. Kapıya yöneldiğinde içimde tutamamıştım.

- Seo Hyun.

Bana dönüp, umutlu yüzüyle gözlerime baktı.

- Efendim Bay Jeon.

Kaşlarımı çatıp kıyafetlerini işaret ettim.

- Okulun kurallarına aykırı bir şekilde bu kıyafetle gelmen bir suç ve benim bunu müdüre rapor etmem gerektiğini biliyorsun değil mi?

Umutlu yüzü üzgün bir hal aldığında tek kaşımı kaldırdım.

- Ö...özür dilerim Bay Jeon. Sadece...

- Bu seferlik bir şey demiyorum, siciline her hangi bir şey işlenmesin diye. Eğer bir daha böyle bir şey olursa acımam.

- Teşekkürler Bay Jeon.

My Teacher Bay Jeon2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin