TEK BÖLÜM

133 2 1
                                    

Can sokakta futbol oynayan biriydi. 7 yaşından beri oynuyordu. Şimdi 11 yaşındaydı. Okuluna bile top sürerek geliyordu.

Artık kendi yaşıtlarını bile ezip geçiyordu. O kadar güzel oynuyordu ki her hareketini ezberlemişti. Arkadaşlarına daha büyükler oynamayı teklif edeceğini söyledi. Oraya gittiğinde büyükler bunu gülerek karşılamıştı. Bu yüzden Can ordan ayrılırken topu iki bacağı arasına alıp üstünden geçirmişti. Büyükler bunu gördüğünde ona "dur" dediler ve onu takıma aldılar. Can artık orada büyüklerle birlikte oynayacaktı. Orada birde hepsine aynı anda beşlik çalımı atmıştı ve bu kararda artık verilmişti. Bu arada ailesinin bir para sorunu varmış. Babası çalışıyormuş ama düşük maaşla çalıştığı için paraları pek yoktu. Can'ın futbol oynayan arkadaşları seycilerin izleyebileceği bir saha kiralamışlar. Burda bir futbol takımı kurmayı düşünmüşler. Takımı kurduktan sonra artık seyirciler gelmeye başlamış. İlk maçlarında az seyirci vardı ama her maçta seyirci sayıları artıyordu. 09 Mayıs günü Can için çok önemli bir gündü. Çünkü maça siyah montlu biri gelmişti ama Can bu adamın kim olduğunu anlayamamıştı. Maçı yine o kazandırmıştı takıma. Can eve giderken o siyah montlu adam karşısına çıkmıştı. Kendisini gösterdiğinde Can bu adamın kim olduğunu ilk bakışta anlamıştı. Bu adam Can'ın tutuğu takımın yani Galatasaray'ın altyapı teknik direktörüydü. Can'a "evine birlikte gidelim mi?"diye sordu ev tam karşılarındaydı. Birlikte oraya gittiler. Can kapıyı tıklattı. Kapının karşısında Can'ın annesi vardı. Annesi o adamı eve buyurdu. Babası'da evdeydi. Galatasarayın altyapı teknik direktörü annesine yatılı bir futbol okulu olduğunu söyledi. Babası nerede okuyacağını sordu.

O adamda orada okul olduğu söyledi. Bu arada Can'da hepsini dinlemişti ama en sonunda yazdırılma konusunu daha sonra

konuşmak istediğini söyledi. Ama adamda onlara bir kağıt verir ve "Bu numarayı ararsanız benim numaramdır."dedi ve evden ayrıldı. Can"ın ailesi bu konuyu akşam tartıştılar. Can'da bunu dinledi. En sonunda karar vermişlerdi. Can'ı oraya yazdıracaklrdı. Can bunu duyunca seviçten havalara uçmuştu bile. Annesi ona söylediğinde kendisinin onları dinlediğini

söylememişti ve yine havalara uçmuştu. Soraki gün öğle saatlerinde adamı aradılar. Adam haftaya bir uçakla İstanbul'a bilet ayarlayabileceğini söyledi. Haftaya annesi ile Can uçağa biniceklerdi. Babası evdeydi. Uçağa binerken Can çok heyecanlıydı.

İstanbul'a indiklerinde Galatasaray'ın altyapı teknik direktörü olan adam onlar uçakdan indiklerinde karşılamıştı. Annesi bir soru daha sordu."Biz Can'a her ay harçlık veriyorduk."burada da alacakmı?"diye sordu. Adam"Evet "dedi. Annesine orada bir süre ev kiralaya bileceklerini söyledi ve adam Can'la birlikte oraya götürdü. Can bunda sonra orada oynayacaktı.

Annesi eve gidince adam Can'ı okulu ve sahaları gösterdi ve ilk antremanına başladı. Arkadaşları onun zayıf halka olduğunu

düşünüyorlardı ama yaptıkları hareketleri görünce herkesin ağzı açık kalmıştı. Herkes onun futbolundan kıskanıyordu.

Doğum gününde babası ve teyzeside İstanbul'a gelmişti. Doğum gününü Arkadaşları ile birlikte kiralık evde yapmışlardı.

Oraya gittiğinde hocası ona koridorun sonundaki yere gitmesini söyledi. Oradaki kapıda "B takımı" yazıyordu. Hocası onu sıcak karşılamıştı oraya gittiğinde herkes 17 yaşının üstündeydi. Birden gülmeye başladılar hocası "susun!"diye bağırdı ve antremana başladılar. Antremanda Can bütün rakip takımı geçti. Yanındaki takım arkadaşına pas verdi. Takım arkadaşı sol kanada geçip Can'a bir orta açtı. Top Can'ın kafasından daha alçağa  geldiği ve arkası dönük olduğu için bir rövaşata çekti.

Top tam doksana gitmişti. O arkadaşlarından biri Can'ın  başını okşadı. Maç 1-1 bitiyordu. Dakika  90' da defanstan gelen

topla  iki kişnin arasından topu kendi başının üstünden attı. O iki kişide önlerine bakmakla yetindi. Tam ceza sahasına girerken biraz uzakta faul yapıldı. Hakem faul verdikten sonra Can topun gerisine geçti. Duvar dört kişiydi. Can vurmak için hazırdı. Tek gereken  hakemin düdüğü gerekliydi. Düdük çalındı. Can topa yaklaştı. Topa öyle bir vurdu ki top resmen ağları delmişti ve maç 2-1 bitmişti. Okulda futboluyla en popiydi.Bir maçta Hamza Hamzaoğlu onu izliyordu. Onu A takımına almaya karar verdi. Oranın başkanı bu haberi verince Can sevinçten havalara uçmuştu. O gece bütün  olayları düşünmüştü. Sonraki gün Hamza Hamzaoğlu ile birlikte  A takımına gittiler. A takımında ilk maç Fenerbahçe'ydi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 16, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SOKAK ÇOCUĞUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin