Wizard

Okul Gezisi

   Arkadaşlar ilk bölüme fazla vote gelmediğinden bölümler az gelecektir. Çoğalırsa üst üste hikaye bölümü atarım. İnşallah beğenirsiniz. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum. Medyada Zack var

Zack ve ben okula gitmeye hazırlanıyorduk.

Okulda galiba gezi olacaktı. Orası tam olarak söylenenlere göre Metropolitan Sanat Müzesi'ne gidecektik.

Zack bu geziye gelecek mi diye ona sormam gerek. Zack gülerek yanıma geldi ve:

"Tabiki de geleceğim." Sanırım içimden konuşmuyordum. 

 Metropolitan Sanat Müzesi nasıl olsa ikimizde oraya gitmek istiyoruz.

 Bu nedenle geliyorum yanımıza 100 dolar aldık kişi başına okula gittik tahminlerimiz doğruydu. Metropolitan Sanat Müzesi'ne gidiyoduk otobüsler gelmişti. Gittiğimizde servisler kalkmak üzereydi.

Metropolitan Sanat Müzesi'ne vardığımızda elime telefonumu alıp, dış taraftan müzeyi çektim. Müzeye giriş kısmı baya zordu. Upuzun bir sıra vardı. En sonunda içeriye girdiğimizde ilk tablonun fotoğrafını çektim. Zack ise tabloları incelemeden geçiyordu. Bir yandan telefonda çektiğim fotoğraflara bakarken bir yandan da yavaş yavaş ilerliyordum. Arada önümde birileri var mı diye bakıyordum ama karşımda olan Zack'i farkedemedim ve ona çarptım.

"Hey Zack! Dostum neden burada dikiliyorsun?" Ama o benim kolumdan tutup öndeki tabloya çevirdi.

"Fred şuna bi bak." Gözlerimide bedenimle çevirince karşımda gördüğüm tabloyla biraz şaşırdım. Çünkü bu bizim oturduğumuz evin karşısındaki evin bir portresiydi. Altında da, Lanet yazıyordu.  

Zack tekrardan bana bakıp konuştu.

"Fred bu g-gerçek mi?"

"Bilmiyorum Fred. Ama bu her ne haltsa iyice kızışıyor."

Gezi bitmişti ve eve gitmek için okul servislerine binmesekte olurdu. Müze evime biraz uzaktı ama Zack ile Kore lokantasına uğrayacağımıza dair planlar yapmıştık. Yolda ikimizde kulaklıklarımızı takmıştık ve bir nevi dünya umurumuzda değildi. Dünya'dan bağımsız bir şekilde lokantaya yürürken Zack'in devasa kulaklıklarından çıkan devasa sesle irkildim.

"Zack, kulaklıklarından çıkan sesi dinlediğin o Kore'li insanlar bile duyar. Nasıl bir lanet dinliyorsun?"

"Dostum, bunları yeni buldum. İsimleri EXO, dinlediğim şarkıdaki tipleri biraz garip ama gerçekten hoş bir melodileri var." Ben ise her zaman ki gibi 5SOS dinliyordum.

 Çin lokantasının içine girip siparişlerimizi verdik. Sonrada paketleri alıp eve gittik. Eve girerken Zack arkasına dönüp uzun bir şekilde o eve baktı.

 "Fred neden o evde kimin oturduğunu öğrenemiyoruz?"

"Bilmiyorum Zack. Ama bir gün gerçekten o evdeki sırlar çözülecek."

Kapıya dönüp anahtarı çevirecekken, Zack birden bağırmaya başladı.

"L-lanet ol-sun!!!!" Arkama tekrardan dönüp oraya baktım. O lanetli evin ışığı yanıyordu. Hızla içeri girip kapıyı kapattık. Bunu çok merak ediyorum ama evin yanına bile yaklaşamıyoruz.

Neyse bu aklımdaki şeyi unutmaya çalıştım ama unutulmuyordu. Zack yemekleri masaya koyup hazırlayıp yemeklerimizi  yemeğe başladık. 

Yemeklerimiz bittikten sonra sofrayı ben topladım. Zack ise ayaklarını uzatıp televizyon izlemeye başladı. Tam ona sövecekken, kapı çaldı.

      İnşallah hikayemi beğenirsiniz biliyorum biraz geç geldi bundan dolayı çok özür dilerim. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum.