Birkaç dakika öyle durdular . Kook tanımadığı bu adamı yaşlı gözlerle süzdü
Kırmızı saçlı adamsa kookun sadece yüzüne odaklandı
Kahverengi paltosunun cepleri kemikli ellerini gizliyordu yabancının
Yabancı ellerini kookun yüzüne götürdü ve akan damlaları sildi
Kooksa asla hareket etmedi
Yabancı konuşmaya başladığında muazzam sesi birkez daha yankılandı kookun kulaklarında
Tae : artık gitmeliyiz
Tae : onlar bizi bulmadan önce
Kook titrek sesiyle cevapladı yabancının cümlesini
Jk : kimler ?
Yabancı kookun sorusunu yanıtsız bıraktı ve uzun kemikli elleriyle bileğini kavradı
Yabancı kooku trene doğru yönlendirirken kook itiraz etmeden takip etti onu
Kabinlerden birine girdiklerinde yabancı tüm perdeleri kapattı
Sanki birinden saklanıyordu
Kook bunu sormamaya karar verdi
Kabinin dışından boğuk bir ses gelince yabancı kooka sessiz olmasını söyledi
X : polis . Lütfen kabinleri açar mısınız
Kook gözlerini kocaman açtı yabancı ise oldukça sakindi telefonunu açtı ve bir ses kaydı oynattı
Ses bir kadına aitti
Şöyle diyordu kadın
Y : ah bayım üstümüzü giyiniyoruk giyindikten sonra açabiliriz
X : sorun yok hanımefendi birini arıyorduk acaba yanınızda başka biri var mı
Y : evet arkadaşım var bir sorun mu var ?
X : yok . Lütfen yolculuğunuzun keyfini çıkarın
Yabancı kooka döndü
Tae : seni arıyorlar
Tae : korkma
Tae : yanında ben varkan kimse seni o yalanın içine geri sokamayacak