⚓Aşkın Sen Hali⚓

146 8 6
                                    

MultiMedya : Nazlı ve Ateş (temsili)

Bölüm Şarkısı : Son Feci Bisiklet - Bu Kız

18.Bölüm : Aşkın Sen Hali

" Ben güzelliğini kaybetmiş bu dünyada
sana rastladım.."

Yazar'dan..


Arabaya bindiklerinden beri Nazlı ve Ateş'in yüzünde tarifsiz birer tebessüm vardı.

Nazlı her ne kadar gözlerini kaçırmaya çalışsa da, ara ara Ateş'e bakıyordu ve onun da kendisine baktığını fark ediyordu.

En sonunda bu durumda kaçmak için radyoya elini uzattı. Ve şansına en sevdiği şarkılardan biri denk gelmişti.

" Sevdan kuşlar misali gelip kalbime kondu..
Ömrüm kışlar gibiydi, sonsuz bir bahar oldu..
Esmer bir akşam vakti senle yeniden doğdum..
Benden çaldıkları, unut dedikleri kaybettiğim kaderi buldum..
Dünyanın yükünü yazsalar payıma..
Dost düşman bir olup çıksada yoluma..
Vazgeçemem senden yine de..
Ben aşkla yürürüm ateşe..
Yeter ki sen ellerimden tut.."

Şarkı intro kısmına girdiğinde Nazlı ve Ateş bir kez daha gözgöze gelmişlerdi.

Ateş Nazlı'nın ellerini, kendi elinin içine aldı ve koklayarak öptü avuç içini..
Nazlı'nın içi titremişti, Ateş'in bu küçük öpücüğüyle.

Sevda buydu, sevda pahalı hediyler değildi. Sevda, sevdiğine papatyalardan taç yapmaktı..
Sevda, birinin bedenine sahip olmak değildi. Sevda, sevdiğinin avuç içini öpmekti..
Sevda, sevdiğine şiir okumaktı..

Sessiz, karanlık ve uzun bir yol vardı önlerinde uzanan.

Kendi ömürlerine benzetti Nazlı o yolu. Farklıydı onlar.. Yaşıtlarına nazaran çok farklıydılar. Nelerle mücadele etmeleri gerekmişti.. Nelerin üstesinden gelmeye çalışıyorlardı.. Neler neler yaşamaşlardı ve kim bilir daha neler neler daha yaşayacaklardı..

" Eğer ben bu karanlık, ıssız, uzun yolsam, sen benim yolumu aydınlatan ay ışığısın Ateş.." dedi Nazlı buğulu bir sesle.

Ateş, kısa bir an gözlerini yoldan ayırıp sevdiği kadına baktı.

" Şiir gibisin Nazlı'm.. Mısra mısra öpesim geliyor.."

Nazlı, Ateş'e gülümseyip başını cama yasladığında uykusunun geldiğini anladı Ateş.

" Arka koltukta battaniye var. İstersen çıkar botlarını da. " dediğinde gülümsedi Nazlı bir kez daha. Sanki bu gece yalnızca gözleri konuşuyordu.. Bu gece kelimler onlara yetmiyordu.. Ve gözleri siz susun, biz konuyu biliyoruz diyorlardı..

Sabaha karşı altı buçuk civarında araba durmuştu. Ama Nazlı'nın o kadar uykusu vardı ki, yerinde kıpırdanmaktan öteye geçmedi. Tüm yaşananlardan bu yana ilk kez bu kadar huzurlu bir uykunun kollarındaydı. Şimdi gözlerini açıp, yeniden acıya boyanmak istemiyordu.

" Nazlı'm.. Uyan güzelim, geldik. " dedi Ateş, genç kızın saçlarını okşayarak.

" Ya Ateş, beş dakika daha.. " dedi Nazlı burun kıvırarak.

Dalgalan Karadeniz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin