Elimdeki poşetleri Gizem'in odasında ki halının üstüne bırakıp kendimi çalışma masasının sandalyesine bıraktım. Ciddi anlamda bıraktım ama sanırım biraz uzaktan bırakmışım çünkü kalçam yerle buluştuğunda acı ile inledim. Gizem halime gülerken Nazlı üstünü değiştirmek için girdiği odadan yeni çıkmıştı. Beni yerde görünce o da gülmeye başladı.
"Ya benim burda kıymetlim kırılmış siz gülüyorsunuz." Ayağa kalkıp kalçamı ovuşturdum. Bende kendi halime gülmek istesem de kalçamın ağrısı buna engel oluyordu.
"O kadar güldünüz kesin sizin de başınıza gelicek." Ben sızlanırken onlar beni çoktan unutup hazırlamaya başlamışlardı. Bende kendi halimde oturmuş masanın yanındaki kitaplığı inceliyordum. Sonra kızların nerdeyse hazır olduğunu görünce bende kalkıp siyah elbisemi giyip ayakkabıları ayağıma geçirdim.
Çok da uzun olmayan saçlarımı suyla hafif ıslatıp taradım ve öyle bıraktım. Gizem'in yanına gittim ve başında beklemeye başladım. Far sürüyordu ve sanırım rahatsız olmuştu."Bebeğim niye kafamda dikiliyorsun acaba?" Hafifçe gülümsedim. "Dikkatini çekmeye çalışıyordum ve başardım. Bana bir kaç malzeme versene şu kenarda köşede oturup makyaj yapayım." Elime tutuşturduğu kirpik kıvırıcı, rimel ve hafif pembe tonlarında ki ruju alıp Nazlı'nın yanına yatağa oturdum. "Kız aç ordan bir mezdeke böyle partiye hazırlanma mı olurmuş? " Nazlı dediklerimin ardından yüzündeki gülümseme ile telefonunu açtı. "Sen iste yeter ki kuzu. Açayım hemen." Kirpiklerimi kıvırdım ve ardından rimeli sürdüm. Gizem ellerini oynatmaya başlamıştı. Nazlı ise yatağın üstünde oturduğu yerden dans etmeye çalışıyordu. Bu halleri komik gelmişti. Gülümserken ruju da sürüp makyajımı bitirdim. Malzemeleri Gizem'e geri vermek için yerimden kalkmıştım ki Gizem de ayağa kalktı.
"Ben de ne zaman biri ayağa kalkacak da karşılıklı oynayacağız diyordum. " Elimdeki malzemeleri hızla alıp masanın üstüne bıraktı.
"Ama... Gizem-" İşaret parmağını dudağıma bastırdı.
"Şşşş şarkıyı sen açtırdın Nazlı'ya, sende istiyorsun biliyorum ben. " dedi. Dedikleri beni gülümsetirken birden kapı açıldı. Gizem'in annesi Fatma abla gelmişti.
"Kızlar içeceklerin hepsine alkol koymak istemedim sizin için sorun olmaz değil mi?" Hepimiz sorun olmadığını söyleyince hangi bardaklarda olduğunu ve olmadığını anlattı bize. Kısa bir süre duraksayıp konuyu değiştirdi.
"Ah ben de aşağıdaki işler bitse de kızların yanına gitsem. Şöyle güzelce oynasak diyordum. Siz yeni oturdunuz galiba. Neyse bir dahakine inşallah. " Nazlı Fatma ablaya hitaben konuştu.
"Yok be abla. Yerimizden bile kalakmadık hazırlanalım diye."
Gülüştükten sonra mezdeke şarkısını başa sardık ve Nazlı'yı da kolundan tutup kaldırdım. "Sende oynayacaksın yok öyle oturmak. " Gülümseyip beni geri çevirmedi.
Hepimiz ayrı ayrı oynuyorduk Nazlı başlarda beni kırmamak için oynadığı belli olsa da sonlara doğru şarkı onu da etkisi altına almıştı. Kendini baya kaptırmıştı. Fatma abla da Nazlı'ya eşlik ediyordu. Ben ve Gizem ise kendi çapımızda oynuyorduk. Yorulup kendimi yatağın kenarına bıraktığım da sanki herkes bu anı bekliyorumuş gibi oturdu. Fatma abla ise aşağı inmesi gerektiğini söyledi ve gitti.
"Of be çok yorulduk. Akşam için enerjimiz kalmadı. "
Nazlı'nın söylediklerine hak verdim. "Evet ya. Oturalım biraz kendimize gelelim." dedim. Biraz oturup sınıfın dedikodusunu yaparken Fatma abla içeri girdi."Kızlar arkadaşlarınız geldi. "
Nazlı ve Gizem önden çıktılar ben de aralarından gittim. "Bence şu esmer uzun boylu çocukla arkadaşları geldi." Merdivenlerden inerken Nazlı ortaya ufak bir fikir atmıştı. Çocuk gözümün önünde canlanınca ağzımın içinde cıklayıp konuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopat Lise Aşkı
ChickLitBahçeden içeri girerken arkamdan gelen ayak sesleri ile arkamı döndüm. Gökhan ve Meriç arkamdan geliyordu . Bahçe kapısından içeri girdiğimde gördüğüm manzara karşısında şok oldum. Berke Kağan ve Emir bir çocuğu acımasızca dövüyorlardı. Çocuğun yüzü...