"Offff baba, ben niye geliyorum yaaaa"
"Kızım,bu bir iş yemeği.Seninde gelmen gerekiyo"
Evet.Duyduğunuz gibi babamla,saçma bir iş yemeğine gidiyoruz.Aslında benim değil,annemin gitmesi lazım.Ama malesef..... annem BENİM yüzümden,öldü.Bunu,ne kadar kabullenemesemde benim yüzümden öldü..... Fazla uzatmayıp;
"Tamam baba.Gelicem" dedim, ve üstümü değiştirmek için yukarı çıktım.Dolabımın içine bakıp,yemek için uygun kıyafet aradım.Elime,siyah mini bir elbise ve altına, burnu açık bir topuklu ayakkabı aldım.Üstümü giyindikten sonra saçlarımı,gevşek yukardan topuz yapıp bayaaa koyu bir,göz makyajı yaptım.Boynum boş gözükmesin diye, kolye taktım ve siyah çantamın içine,biraz para telefon vb. şeyler katıp parfüm sıkıp aşağı indim.Babam çoktan hazırlanmış,Büyük evimizin salonunda beni bekliyordu.Yanına gidince:
"Çok güzel olmuşsun kızım.Hazırsan çıkalım"
Başımı olumlu anlamda salladım ve kapıya yürüdüm
**************************************
"Of baba, nerde kaldı bunlar yaaaa"
"Sabret kızım,birazdan gelirler"
"Umarım!"
Evet.Restoranta gelebildik.Aslında güzel bir dekoru vardı.Çok büyük camları,beyaz mavi duvarları,krem rengi koltukları çok hoş duruyordu. Ama,benim rengim kesinlikle siyahtı..... Ben böyle düşünüp,dalmışken babamın sesiyle kendime geldim.
"Geldiler.Sakın onları tersleme tamam mı??"
"Tamam"
Ayağa kalkıp,babamın baktığı yöne baktım.Bir tane,kırklı yaşlarında bir adam ve yanında,benimle aynı yaşıt bir çocuk vardı.Çocuğa,bir saniyelik baktıktan sonra adama geri döndüm o sırada babam
"Emre Bey?"
"Akın Bey?"
"Evet,benim.Buyrun şöyle oturun.Ben garsonu çağıriyim"
Babam garsonu çağırdıktan sonra,siparişleri söyliyip beni gösterdi ve
"Bu,benim kızım Mısra"dedi.
Adının Akın olduğunu öğrendiğim adamda
"Memnun oldum,canım.Buda benim oğlum Kıvanç" dedi.
Ve benim için,dünya o an durdu.Sanki burda kimse yokmuş,ve ben burda mahzur kalmış gibiydim.Akın amca ve oğlu Kıvanç ne oldu der gibi bakınca, babam
"Mısra,isterse bi lavaboya git kızım" dedi.Ama tabikide başımı olumsuz anlamda sallayıp,yemeğime gömüldüm.Kıvanç,BENİM yüzümden ölen abimdi.O da annem gibi BENİM yüzümden ölmüştü.Ben böyle düşünürken,babam ve Akın Bey iş anlaşmaya başlamışlardı.Çok sıkıcı olduğu için,omuz silkip telefonumla oynamaya başladım.Yarım saat sonra,telefondan da sıkılınca telefonumu sert bi şekilde masaya koyup,camdan dışarı izlemeye başladım.Tabikide Kıvanç'ın beni izlediğini biliyordum.Ben yine,böyle düşünürken Akın Bey
"Derslerin nasıl,Mısracığım?"dedi.
"İyi"diyip kestirip attım.O sırada Kıvanç masadan bana doğru eğilip kulağıma
"Mısra Hanım,biraz huysuz galiba ha??"dedi.Omuz silkmekle yetindim.Tekrar cama döndüm ve bu cehennem azabının,sona ermesini bekledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-Benim Yüzümden-
General Fiction"KÜFÜR İÇERİR" Annesi küçük yaşta ölmüş,babası ile beraber kalan 17 yaşında, bir kızın hikayesi.Nekadar güzel olabilirki?? Hiç arkadaşı yok. O kendi ayakları,üzerine durmaya çalışan sadece bir kız. Kendisini yanlızlığa bırakmış,artık en sevdiği ren...