19

4.2K 358 686
                                    

Jisung'un Anlatımından;

Dün gece herkesin salonda uyuyakalması sonucu Chan hyungun üzerimize örttüğü örtüleri bir kenara bırakarak belime sarılmış uyuyan sevgilimin dudaklarını öptüm. Bir şeyler mırıldanıp yeniden uykusuna dönmüştü. Belimdeki kollar yüzünden zor da olsa yerimden kalkarak salona kısa bir bakış attım. Changbin, Felix'i kollarıyla sarmış Felix ise kafasını onun boynuna gömmüştü.

Fotoğraflarını çektikten sonra diğer
Koltukta uyuyan ikiliye döndüm. Komik ama tatlı görünüyorlardı. Jeongin oturur vaziyette Hyunjin'e arkasını dönmüş ve Hyunjin'de aynı şekilde bir bacağına üzerine atmıştı. Onların da birkaç fotoğrafını çekerek salondan çıktım.

Koridorda gezerken Min Seo noona ile karşılaşmıştım. Onu daha önceden tanıyorduk, çok iyi biriydi. Bir tek yeni tanıyan Felix'di.

"Günaydın Sungie."

"Günaydın noona."

22 yaşındaki Min Seo ne uzun ne kısaydı. Ama Hyunjin ve Chan hyungun yanında çok kısa görünüyordu. Changbin hyungun yanında ise fazla uzun.

Kendi kendime gülerek odadan çıkan Chan hyungun üzerine atladım. Birkaç adım geri giderken bacaklarımdan tutmuştu beni.

"Sen şimdi baba mı oldun? Ağlayacağım sanırım, lütfen dokunmayın." Chan hyungun omzunda garip sesler çıkarırken vücudum başka eller tarafından sarılmıştı. Aniden geriye çekilmemle yere düşeceğimi sanarken yumuşak bir ses duymuştum.

"Başkasının kucağına atlayan sincabı sonunda yakaladım."

Kucağında salona görürdükten sonra beni koltuğa fırlatmıştı. Patates çuvalı gibi koltuğa yapıştıktan sonra üzerime gelen Minho'yu engellemeye çalıştım. Ama gıdıkladığında gülmekten hiçbir şey yapamadım. Biraz durduktan sonra aniden dudaklarımı öpmüştü. Şaşkınlıkla gözlerimi kırpıştırırken bir kere daha öptü.

"Çocuğumun önünde böyle şeyler yapmayın, kötü örnek oluyorsunuz." Minho, Min Seo noonaya alayla baktıktan sonra sırıtmıştı.

"O çocuğun oraya nasıl girdiği hakkında çok iyi tespitlerim var. Bebek doğsun hepsini anlatacağım."

Min Seo noona ile Minho hepimizden daha önce tanışıyorlardı. Eskiden komşuydular ama sonra noona oradan taşınmıştı.

"Lee Minho, kafanı kıracağım."

Noona ile Minho kovalamaca oynarken onları izleyerek gülüyordum. Chan hyung, noonayı belinden yakalayarak tuttuktan sonra ona koşmaması gerektiği hakkında bir şeyler söylemişti.

"Ne oluyor kardeşim? Bir uyutmadınız."

Hyunjin'e tekme attıktan sonra ayağa kalkarak hala uyuyan çifte yaklaştım sinsice. İçimden üçe kadar saydıktan sonra üstlerine atlamıştım. Felix çığlık atarak beni üzerinden iterken ben de çığlık atmıştım. Changbin hyung korkudan sıçrayarak uyanırken ben çoktan yere yuvarlanmıştım. Bir şeye çarparak durduğumda ne olduğuna baktım.

"Ne yapıyorsun Han Jisung?"

"Kaldır beni Minho."

Kaldırmak yerine ayağıyla üzerime basmış ve dengede durmaya çalışmıştı. Nefesim götümden çıkarken dayanamamış ve üzerimden inmişti.

"Seo Felix neden kulağımın dibinde çığlık attığını sorabilir miyim? "

Onların konuşmasını dinlemeyerek Minho'nun omzuna vurdum. Acıyla kolunu tutarken gözlerimi kıstım. "Changbin, Felix'e 'Seo' diyor, sen neden bana 'Lee' demiyorsun?"

Hate or Love? | ChangLix ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin