403.Ders Ankebût/Rûm Sûreleri 64-69/01-05

16 5 9
                                    

403. Ders :

21. Cüz, 29. ve 30. Sûreler, 403. Sayfa
Ankebût ve Rûm Sûreleri
64-69. ve 01-05 Âyet-i Kerîm'eler.

 بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ


64

وَمَا هَذِهِ الْحَيَاةُ الدُّنْيَا إِلَّا لَهْوٌ وَلَعِبٌ
"Şu dünya hayatı ancak bir eğlence ve oyundur."

Ayetteki "şu" ifadesi tahkîr içindir. Nasıl olmasın ki, şu dünya Allah katında (ahirete nisbetle) bir sivrisineğin kanadı kadar kıymete haiz değildir.[1>

İşte şu dünya hayatı, çocukların oynadığı, eğlendiği bir oyun ve eğlence gibidir. Oynamak için toplanırlar, bir müddet hoşça vakit geçirirler, sonra yorgun argın dağılırlar.

وَإِنَّ الدَّارَ الْآخِرَةَ لَهِيَ الْحَيَوَانُ
"Ahiret yurduna gelince, işte asıl hayat odur."Ahiret hayatı, gerçek hayattır, orada insanlara ölüm arız olmayacaktır.

Veya orası hadd-i zâtında hayattır.[2>

"Hayvan" kelimesi "hayat" kelimesiyle aynı kökten gelmekle beraber, ona nisbetle daha etkili bir ifadedir. Çünkü bu kelimede hayatın lâzımı olan hareket ve çalkantı manası vardır ve bunun için burada kullanımı tercih edilmiştir.

لَوْ كَانُوا يَعْلَمُونَ
"Keşke bilselerdi."

Şayet bunu bilselerdi, dünyayı ahirete tercih etmezlerdi. Çünkü dünyanın zatında hayat yoktur, şu anda var olan hayat da ârızî olup sür'atle zevâle doğru gitmektedir.












65

فَإِذَا رَكِبُوا فِي الْفُلْكِ دَعَوُا اللَّهَ مُخْلِصِينَ لَهُ الدِّينَ

"Gemiye bindikleri zaman, dini yalnız O'na has kılarak (ihlâsla) Allah'a yalvarırlar."

Onlar, üstte vasfedildiği şekilde Allaha şirk koşar bir hâlde iken gemiye bindiklerinde, Allahı anan mü'minler gibi dinî Allaha hâlis kılarak dua ederler, O'ndan başkasına yalvarmazlar. Çünkü, denizde karşılaşılan zorlukları ancak Allahın açacağını bilirler.

فَلَمَّا نَجَّاهُمْ إِلَى الْبَرِّ إِذَا هُمْ يُشْرِكُونَ
"Fakat onları salimen karaya çıkarınca, bir bakarsın ki, (Allah'a) ortak koşmaktadırlar."

Ama karaya çıktıklarında bir de bakarsınız tekrar şirke dönerler.














66

لِيَكْفُرُوا بِمَا آتَيْنَاهُمْ وَلِيَتَمَتَّعُوا
"Kendilerine verdiklerimize nankörlük etmek ve safâ sürmek için (böyle yaparlar.)"

Onlar bu hareketleriyle, kurtulma nimetine şirk ile mukabelede bulunmuş olurlar.

"Safâ sürmek için"Bu şirkleri ile, putlara ibadet ve onlara sevgi üzere bir araya gelmelerinden bazı faydalar elde etmeye çalışırlar.

Ayetteki lâm harfi emir de ifade edebilir. Bu durumda tehdîd manasını taşır.[3>

فَسَوْفَ يَعْلَمُونَ
"Ama sonra bilecekler."

Cezalandırıldıklarında, bunun akıbetini bilecekler!














67

✔️3- Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz 📚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin