Kurtar Beni

Bölüm 15

FEZA

Demir elimden tutup götürmesiyle Feride Hanım'ın bize aldığı eve doğru yol almaya başladık. Feride Hanım gerçekten çok zevkliydi ve eminim bizim için aldığı evde gayet güzel bir evdi. Demir telefonuna gelen konumla eve doğru yola çıkmıştı. Ağaçlı yola girdiğimiz de çok güzel bir alan daki evin önünde durduk. Evin önündeki direk biraz da olsa evi aydınlatıyordu. Beyaz renkliydi ve hep çok beğendim Amerikan evlere benziyordu. Eve gelen patika yolun kenarlarında çiçekler ekiliydi ve her yer yemyeşildi. Ben hayretle evi izleyerek evin kapısına kadar gelmiş elimin içindeki anahtar ile kapıyı açıp tam ayağımı içeriye atacağım zaman yine havalandığımı hissetmiştim.

Demir: E kendi evimizde yapmasak olmazdı

Gülümseyerek Demir'e baktım. O çok güzel bir adamdı. Gülerek ellerimi boynuna sardım. O da aynı neşe ile içeriye girip beni salonda yere indirdi. Ev tamamen dolu değildi sadece ihtiyaç duyulacak kadar eşya vardı. Ama bu hali bile gerçekten çok ferah ve güzeldi. Feride Hanım istediğim gibi döşemem için boş bırakmıştı anlaşılan. Salon çok geniş ve bahçeye bakan tarafı tamamen camdı. Bu salonu daha da ferah hale getirmişti. Ben salonun içinde dönüp hayranlıkla etrafa bakarken arkadan gelip Demir kollarını belime sarmıştı.

Demir: Beğenmedin galiba güzelim
Feza: Deli misin Demir bayıldım
Demir: O her halinden anlaşılıyor zaten, o zaman bekle de bunu kutlayalım

Demir benden uzaklaşıp dışarı çıkmıştı. Bende hala etrafa hayran hayran bakıyordum. O ara telefonu mu çıkarıp Feride Hanıma bir mesaj yazdım.

Feza 💬 Feride Hanım eve bayıldım tekrar çok teşekkür ederim sizi çok seviyorum

Arkadan gelen ufak patlama sesi ile irkildim ve direkt arkamı döndüm. Demir gülümseyerek yaramaz çocuklar gibi bana bakıyordu.

Demir: Yani kocan çok zeki olduğu için çıkarken bir şampanya ve iki kadeh alıp çıktı

Kadehleri doldurup birini bana uzattı yanağına makas atıp gülerek bende kendimi beyaz koltuklar attım. Demir'de çok geçmeden kendini benim yanıma attı. Güzel bir geceydi. Gülüyor eğleniyor birbirimize bir şeyler anlatıyorduk. Bir anda durgunlaştım. Nasıl da gülüyordum içimden gelerek. Demir'e döndüm. Tüm içtenliği ile bana bakıyordu. İçinden gelerek. Oysa ne kadar zaman olmuştu sevilmeyelim. Demir elini dizime koyup okşamaya başladı.

Demir: Ne oldu bulutlandın yine

İşte sanki bende bunu bekliyordum. Bir anda gözyaşlarım akmaya başladı. Demir ise ne olduğunu bile anlamamış şaşkınca bana bakıyordu.

Demir: Güzelim bilmeden yanlış bir şey mi söyledim

Gözyaşları içinde Demir'in yanağını okşadım. Öyle güzel bir kalbi vardı ki. Sevmemek elde değildi onu. Demir yanağını okşadığım elimi aldı ve tam ortasından koklar gibi öptü. Derin nefesler aldım ve verdim. Elimdeki kadehi sehpaya bıraktım. Ardından Demir'in de boş bakan gözleri altında elindeki kadehi alıp aynı şekilde onu sehpaya koydum. Demir pür dikkat beni izliyor gözlerini bile kırpmıyordu. Demir'in gözlerine baktıktan sonra istemsiz akan göz yaşlarım ile onun dizlerine yattım.

Feza: Annem doğuma girdiğinde ben gözlerimi açmışım annem kapatmış, babamda zoraki bir yaşa kadar bakmış bana zaten aklım ermiyor sevdi mi dövdü mü bilmiyorum bile tek hatırladığım hiç istemediği beni ayak bağı gördü hep en son da silkeledi attı beni Feride Hanım Melek gibi çıkıp korumaya aldı beni çocuktum anlamadım ama büyüdüğüm de her gece şükürler ettim Feride Hanım karşıma çıktığı için. Kimsenin beni seveceğine inanmadım sevmesini de istemedim aynı kanı taşıdığım babam sevmemişken beni yabancı biri beni gerçekten sevebilir gibi gelmemişti