Kızlar birbirlerine baktılar. Hepsinin içinde bir korku vardı.
Yerim ilerideki ok işaretini gördü ve onu diğerlerini gösterdi. Kızlar ok işaretini takip etmeye başladı. Ok işaretini gördüler ve bir ok işaretini daha vardı, bir tane daha vardı. Her takip ettiklerinde yeni bir ok işaretini görüyorlardı. En sonunda bir odaya ulaştılar. Odanın içinde bir not vardı. Joohyun o notu yüksek sesle okudu.
"Buraya ulaştıysanız baya yorulmuş olmalısınız. Bu evde 5 kişi olduğunu sanıyordunuz demi? Aslında bir kişi daha var. Bunu sonradan fark ettiniz biliyorum. Eğer burdan çıkmak istiyorsanız benim dediklerimi yapmak zorundasınız. İlk göreviniz evin içindeki 4 kurdeleyi bulmak. Bulduğunuz kurdeleleri bu odaya bırakıp, gideceksiniz. Bu sizin ilk göreviniz eğer bunu yaparsanız burdan çıkmaya daha da yaklaşacaksınız. İyi şanslar kızlar -Gölge"
Kızlar birbirlerine baktılar ve hemen kurdeleleri aramaya başladılar.
Yerim ve Seungwan üst kata çıkmışlardı. Sooyoung ve Seulgi birlikte aşağıdaki kata inmişlerdi. Joohyun tek başınaydı.
Aşağıdaki kat oldukça ürperticiydi. Seulgi ileride bir fener gördü ve onu aldı. Feneri açık birlikte kurdeleyi arıyorlardı.
Joohyun oldukça gerilmişti tek başınaydı ve sesler geliyordu. Joohyun kendini rahatlamak için o güzel sesiyle bir kaç bir şey mırıldanıyordu.
"Yaz büyüsü
Beni parlayan okyanusa geri getiriyor
Uçuyorum
Git! Git! Uçağa!
Aydınlatma gibi uçuyor
Seni dalgalara atarım ve çığlık atarsın
İyeiye iyeyiyeiyeyiye
Hadi güçlendirelim!
Bu gece siyahı ateşleyeceğim.."
