Babam,Hayatım ve Aklım

187 22 0
                                    

Adı ; Luke Wayne (Holly)

Yaşı ve Doğum Yeri ; 28.08.1981 Nashville.

Hastaneye yatış günü; 15.03.2013

Yatış Sebebi ; Frontotemporal Demans

Bunları gözlerimle endişe içinde okurken kapının tıklatılmasıyla irkiliyorum. Elimdekini hızlıca saçma sapan katlayarak cebime tıkıştırırken 

+"Holly.Ben Kate hemşire.Ziyaretçin var aşağıya inmen gerek" derken panikle sesimin titrediğini fark etsemde 

-"Hemen geliyorum" gibi kısa ve net bir cevapla uzaklaştırmak istesemde 

+"Sen iyi misin? Bir problem yok değil mi?" sözcükleri arasında kapıyı açıyorum.

-"İyiyim. Gidebiliriz".

Yol boyu Kate hemşirenin yüzüne bakmıyor yere başımı eğik bir şekilde olanları anlamaya çalışıyordum. O sırada Kate hemşire içeriye girmeden ;

+"Holly. Gelen kızların değil" dediği anda kafamı kaldırıp gözlerine bakarak ,

"Kim?" dediğimde kapıyı aralıyordu.

Ora sırada en arka masada tek başına oturan adamı eliyle gösteriyordu.

"Haydi git. Seni bekliyor. Ama bana sakin olacağına söz ver " dedikten sonra kafamı hafifçe kabullenmiş gibi sallayıp endişeli adımlarla ilerlerken cebime elimi sokuyor hışırdayan kağıt sesiyle yaklaşıyordum.

Arkası dönük bu adama yaklaştığımda en son görmek istediğim Babamın geldiğini şaşkınlıkla algılıyordum. Fazlaca yaşlanmıştı. Saçlarının üstü kelleşmiş yanlarda kalanlar da beyazlaşmıştı. İyice bakarken gözümün kırık gibi duran ayağına takılması içimi hüzünlendiriyordu. Gözlerim haffiçe doluyor ama içimdeki bu nedensiz kin yine ciddi olmama sebep oluyordu. Elimi omzuna koyarak 

"Hoşgeldin." dedikten sonra o ayağa kalkmaya çalışsa da karşı sandalyesine oturdum. Ellerimi masanın üzerinde birbirine kenetleyerek yüzüne bakmıyordum.

"Bak Holly." dedi. Hafifçe sinir bir gülüş atarak 

"Sanırım Luke demek istedin." dedim.

Yüzüme o koca mavi gözlerini büyülterek bakıyor kaçırdığı anda ;

"Bak ben sana bugün herşeyi anlatmaya gelmiştim. Oysa Dr.Arvin benden önce davranmış " derken elimi masaya vurmamla irkiliyordu.

"Sus baba.Buraya gelme sebebim umarım sen değilsindir. Herneyse. Şimdi bana soracağım her soruya cevap vermeni istiyorum. Bana yapabileceğin en büyük iyilik budur." dedikten sonra çareszce kafasını sallayan babama bakarken yutkunuyor dudaklarımı ısırıyordum.

"Elbette." dedikten sonra endişeyle yüzüme bakarken hangi sorudan başlayacağıma emin olmamakla birlikte aklıma gelen ilk soruyu soruyordum.

"Kızlarım seninle mi kalıyor? Neredesiniz? Onları niçin getirmedin?"

"Bak Luke. Kızların evet benimle. Eşin öldükten sonra yanıma aldım. İyi geçiniyoruz. Ayağımı farkettin mi bilmiyorum , o yüzden bana yardımcı oluyorlar . Buraya 20 km uzaklıkta küçük bir kasabada küçük bir evde yaşıyoruz . Senin ilk doğduğun ev. Onlar şuan okulda. Emily gelmek istedi fakat benim gelmemin daha doğru olacağını düşündüğünü söyledi."

Bunları dinlerken gözlerimi masada gezdiriyordum.Babamın ellerine bakıyor anlatırken ellerini fazla kullanıyordu.Üstleri fazla buruşmuş yer yer nasır tutmuş ellerinin bazı yerleride yaralıydı.

Kafamı tüm ciddiyetle kaldırıp ;

"Annem .. annem nerede ve en önemlisi baba Maria kim? Harry bana Maria diye birini anlattı. Sen biliyormusun?"

Annemi sorduğumda yüzüme dikilen gözleri Maria dediğimde iyice büyüyordu. Hafif dolan gözleriyle 

"Bunu sana anlatırım fakat şuan zamanı değil." dediğinde sinirden vücudumun titrediğini hissederken sesim yükseliyordu.

"Niçin baba.Neden! " diye yankılanan sesimin ardından elimde olmadan sandalyeyi itliyor masaya vuruyordum. Sakinleşmem için odama götürülürken babamın arkamdan hıçkıran seslerini işitsemde kendimi tutmakta zorlanıyordum. 

Geçmişim hakkında herşeyi öğrenmek isterken birşeylerin benden saklanması canımı acıtıyordu.Sonuç olarak biraz daha konunun uzaması aklımı tamamıyla yitirmeme sebep olacaktı.

-------------------------------

Bölüm Müziği ;

Zakkum - Hipokondriyak

 NOT: Bölümle ilgili görüşlerinizi ve oylarınızı bekliyorum.Eleştirilerinizi dikkate alacağım.Sevgiyle ve mutlulukla kalın.

Bulaşık Teli - HastaneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin