0.5

143 24 21
                                    

Medya: Çınar

Güneş: Sildim.

Güneş: Fotoğraflarını, numarasını, ezbere bilmeme rağmen olur da unutursam diye korkuyla takvimde işaretlediğim doğum gününü... Hepsini sildim.

Çınar: Ciddi misin?

Güneş: Evet.

Çınar: Açıkçası beklemiyordum, en azından bu kadar hızlı olmasını beklemiyordum.

Güneş: Ben de öyle ama dün kendime biraz süre verdim düşünmek için.

Güneş: Ve sildim.

Çınar: Bir dakika, benim aklıma çok saçma bir şey geldi ama umarım yanlış düşünüyorumdur.

Güneş: Ha? Ne geldi ki?

Çınar: Sen ne diye düşünerek sildin bu fotoğrafları Güneş?

Güneş: Ne? Ne önemi var? Sonuçta sildim.

Çınar: Söyler misin? Silerken ne düşündüğün de çok önemli.

Güneş: Uzatmasak? Ben senin konularını sorgulamıyorum sen istemedikçe, sen de sorgulama.

Çınar: Arada fark var, ben senden Melek konusunda herhangi bir yardım istemedim ama sen bana tamamıyla ilişkin hakkında yardım almak için yazdın.

Çınar: Uzatma da söyle o yüzden.

Güneş: Çok inatçısın. (Görüldü.)

Güneş: Of tamam!

Güneş: Fotoğrafları silerken yeni bir sayfa açtığımı düşündüm. O tekrar bana gelince sıfırdan yeniden dolduracağımız bir sayfa gibi.

Çınar: O sana gelse hâla kabul edersin yani?

Güneş: Beni öldürdü ama mezarıma çiçek bıraksa affedecek gibiyim, diye boşuna demedim ki ben Çınar...

Çınar: Sana bunu o yaptı, nasıl affetmeyi düşünebilirsin?

Güneş: Ben de istemiyorum Allah kahretmesin ki affetmek istemiyorum ama bana gelse affederim, adım gibi biliyorum.

Güneş: Gururlu olmak istiyorum, asla affetmemek istiyorum, bana bir aydır çektirdiklerini ödemesini istemek istiyorum ama olmuyor aklımdan çıkmıyor.

Güneş: Sonra kıyamıyorum, bazen sadece aşk acısı çeken taraf benim diye sevindiğim oldu. Benim çektiğim bu acıyı onun da çektiğini düşünsene.

Güneş: Ölürdüm herhalde o böyle bir acı çekse.

Çınar: Peki bu kadar berbat bir acıyı sen onun tatmasını bile istemeyip kıyamazken onun sana çektirmesi?

Güneş: Bilmiyordur o böyle olduğumu, bu kadar acı çektiğimi, hâla sevdiğimi...

Güneş: Bilse yapmazdı, hiçbir insan başka bir insana bu kadar acıyı bilerek çektirmek istemez ki.

Çınar: Dünya keşke öyle bir yer olsa ama üzgünüm, aksine insanlar birbirlerine acı çektirme yolları arıyor.

Çınar: Ayrıca çok büyük bir acıymış gibi bakma, insanlar ailesini kaybediyor, kolunu bacağını kaybediyor, evladını kaybediyor. Ne bileyim bizim kalbimizden bir parça kaybetmemiz pek de acı değil bunların yanında.

Güneş: Doğru diyorsun biliyorum, gerçekten terk edilmek çok basit bir şey gibi duruyor gerçek hayatın yanında.

Güneş: Ama her insanın da derdi ayrı oluyor biliyorsun, canım yine de acıyor.

Apati | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin