Hermione Granger döneminin en zeki cadısıydı, bunu bilmeyen kimse yoktu. Harry ve Ron, okula devam etmeme kararı alırken dönen tek kişi Hermione Granger'dı. Bu da daha yirmi üç yaşında ona Sihir Bakanı olma fırsatı getirmişti. Yani döneminin en zeki cadısı olmakla beraber şu an en genç sihir bakanı da kendisi olmuştu ve tabi ki bunu kutlamaya karar verdi.
Harry, Ron, Ginny, Luna, Neville, George, Percy, Bill, Charlie, Fleur, Hannah hatta Justin bile bu kutlamaya davet edilmişti.
"Yani bence Dumbledore'un dediği gibi, bu kadar iyi niyetli olmak budalalık olacaktır Hermione" dedi Ron, onun eski Slytherin öğrencilerini de çağırma isteğine.
"Ama savaş bitti sonuçta değil mi? Hak edenler zaten Azkaban'da, yani zaten geleceklerini sanmıyorum ama en azından aradaki buzları eritmek istediğimizi belli edebiliriz" dedi Hermione. Savaşta çok kişi ölmüştü ve her giden, yaşayanlardan bir şeyler alıp gitmişti. Hermione sadece artık huzur ve barış istiyordu.
"Hem Malfoy-" Harry, Hermione'nin lafını kesti.
"Hermione, bu senin partin. İstediğin herkesi çağır bence. Dediğin gibi gelmeyecekler zaten ama bir kere sihir bakanı seçiliyorsun değil mi?" Harry, Malfoy ailesi konusunu hala inatla konuşmak istemiyordu.
"O zaman onları da listeye yazıyorum. Böylece onlara da davetiye gidecek" dedi kız heyecanla. Ron ise bunu kesinlikle onaylamıyordu.
"Malfoy'dan falan mı hoşlanıyorsun?" demeden edemedi. Harry gözlerini devirirken Hermione ona elinde ki parşömenle vurdu.
"Tabi ki hayır Ronald!" dediğinde Ron kaşlarını kaldırdı.
"Ama onlardan birinden kesinlikle hoşlanıyorsun?" deyip oturduğu koltuğa yaslandığı zaman Hermione'nin bir şey dememesi, yeterli bir cevap olmuştu.
"Parti bu akşamdı değil mi?" dedi Harry ayağa kalkarak.
"Evet, çok heyecanlıyım" dedi Hermione ellerini birbirine çarparak.
"Gidip Andromeda'yla konuşayım. Ardından partiye katılırım" dedi Harry gülümseyerek ve onay beklemeden cisimlendi.
Evin tam içinde belirdiği zaman onu ilk fark eden Teddy olmuştu.
"Harry!" diye bağırıp ona doğru koşmuştu. Böylece Andromeda da bir misafiri olduğunu anlayıp mutfaktan çıkmıştı. Yaşlı kadın salona geldiğinde Teddy'nin heyecanla bir şeyler anlattığını gördü, Harry ise hiç şikayet etmeden sanki dünyanın en önemli olayı ona anlatılıyor gibi heyecanlı heyecanlı dinliyordu onu.
"Harry hoş geldin" diye böldü yaşlı kadın onları. İkisinin de odağı bir anda Andromeda olunca Teddy'nin saç rengi maviden kahverengiye döndü. Bunu henüz kontrol edemiyordu.
"Hoş bulduk" dedi Harry, Teddy'i kucağından indirerek. Teddy de omuzlarını silkti ve Harry gelmeden önce yapmaya başladığı resmine geri döndü. Böylece Andromeda, Harry'nin yanına oturmuştu.
"Seni partiye davet etmeye gelmiştim aslında" dedi Harry cübbesinin içinden Hermione'nin bastırdığı davetiyelerden birini çıkartarak.
"Ne partisi?" dedi yaşlı kadın davetiyeyi eline alarak.
"Hermione, sihir bakanı olmasını kutluyor" dedi Harry gülümseyerek. Kadın da gülümsedi, hala davetiyeyi inceliyordu.
"Benim gibi yaşlı biri için pek uygun-"
"Yapma ama Meda, hala oldukça gençsin" kadın, Harry'nin cümlesine kıkırdamıştı.
"Partiler geçti benden artık ama Hermione'ye teşekkürlerimi ilet lütfen" demekle yetindi Andromeda.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Because The Night | Drarry | One Shot
FanfictionSavaştan sonra her şey iyiye giderken, geçirilen bir gece nelere sebep olabilir?