Nisa Selin Elidemir
Kapı açılmaya zorlanınca emirden ayrılıp koltukta duran tişörtü üzerime geçirdim yine. Emir de kapıyı açınca birkaç yarışmacı girdi.
Eray:Oğlum kapıyı niye kilitliyon.
Selin:Emir.Gidelim artık biz.
Yanıma gelip ellerimi tuttu.
Emir:İyisin di mi?
Selin:İyiyiim.Senin de aklın bende kalmasın. Odaklan tamam mı.
Emir burukça gülümseyerek başını salladı. Ben de gidip sarılınca o da yavaşca sarıldı. Benden ayrılıp Lale ve Barışla da sarılınca stüdyodan çıktık.Arabaya binince barış bana döndü.
Barış: Canım, önce hastaneye gidelim, darp raporu çıkartıralım.
Selin: Tamam. Gidelim.
Barış destek vermek için elimi sıkınca ben de gülümseyek karşılık verdiğimde arabayı hataneye sürdü.
Hastaneye geldiğimizde arabadan inip acile gittik. Doktor yanımıza gelince erkek olması tedirgin olmama sebep olmuştu. Ben sedyeye oturunca doktor da arkama geçmişti.
Doktor:Üstünüzü çıkarın lütfen.
Barış gerildiğimi anlamış olacak ki doktora döndü.
Barış:Kadın doktor var mıydı.
Doktor:Şuan boşta yok maalesef.
Barış başıyla onaylayıp bana baktı. Yanıma gelip tişörtü çıkarmama yardım etti.
Hastaneden çıkmış doktorun yazdığı kremi almak için eczaneye gitmişti barış. Biz de laleyle arabada bekliyorduk.Çok geçmeden barış da gelince eve doğru sürmeye başladı arabayı. Ben de başımı cama yaslayıp gözlerimi kapattım.
Barış Murat Yağcı
Eve geldiğimizde selinin uyuduğunu farkettim evin anahtarını laleye verip kapıyı açmasını söyledim ben de selini sırtına çok değmemeye çalışarak kucağıma aldım.Arabanın kapısını kapatınca arkadan nurgül teyzenin seslendiğini duydum yanında Sude de vardı.
Nurgül Teyze: Barış, noldu oğlum.
Barış: Uzun hikaye nurgül Teyze.
Nurgül Teyze:Yapabileceğimiz bişey varsa çekinmeyin tamam mı.
Gülümseyerek başımı sallayınca eve geçtik.Selini odasına çıkarıpmyatağa bırakınca ben de aşağı inip laleyle yemek hazırladık.
Yemekler hazır olunca selini uyandırmak için yukarı gidecekken telefonumun çalmasıyla salona gidip telefonumu aldım Emir arıyordu.
Barış:Efendim.
Emir:Barış..ben selinin durumunu soracaktım nasıl.
Barış:Uyuyor. Kaldırmaya gidiyordum ben de yemek için.
Emir:Anladım.İyi değil mi.
Barış:İyi,iyi.Aklın kalmasın burda.Yarışmaya odaklan sen.
Emir: Teşekkürler barış...herşey için.
Barış:Saçmalama ya.Ne teşekkürü.
Emir:Yinede sağol.Şimdi kapatmam lazım.
Barış:Tamam. Seline telefonunu açtırırım ben arasın mı.
Emir:Yok ben ararım.O arayınca çekimde olabilirim.
Barış:Tamam o zaman. Görüşürüz.
Emir:Görüşürüz.
Telefonu kapatıp selinin yanına çıktığımda bacaklarına kendine çekmiş uyuyordu.Yanına oturup saçlarını sevdim bir süre. Kıpırdanarak gözlerini araladığında beni görüp gülümsedi hafifçe.
Barış:Hadi güzelim yemek ye biraz.
Selin beni başıyla onaylayınca elinden tutup kalkmasına yardımcı oldum. Banyoya götürüp elini yüzünü yıkayıp aşağı indik ve masaya oturduk.
Sessizce yemeklerimizi yedikten sonra selini içeri gönderip laleyle masayı topladık. Lale bulaşıkları hallediceğini söyleyip beni içeri gönderdi. Ben de yukarı çıkıp doktorun verdiği kremi alıp aşağı indim.
Barış:Gel de sürelim şunu güzelim.
Selin:Önce bir duşa girsem.
Barış:Tamam. Laleyi çağırıyım yardım etsin.
Selin:Yok ,kendim girerim.
Barış:Tamam.O zaman kapında bekliycem.
Selin gülümseyip başını sallayınca beraber onun odasına çıktık. O kıyafetlerini alıp banyoya girince ben de yatakta uzanmış telefonla oynuyordum.
Bir süre sonra banyonun kapısı açılınca başında havluyla Selin çıktı.
Barış:Olmaz o öyle güzelim.Gel ,kurutucaz.
Dudak büküp yeniden banyoya girince saçlarını kurutup aşağı indik.
Kremi alıp seline dödüğümde o da tişörtünü çıkarıp arkasını döünce kremi yavaş yavaş sürmeye başladım.
Bitirdikten sonra acıtmıyacak şekilde sırtındaki birkaç morluğu öpüp tişörtünü giydirdim. Bana dönünce başını göğsüme koyup gözlerini kapattı. Ne kadar belli etmemeye çalışsa da yaşadıkları kolay şeyler değildi. Saçını öpüp elimi beline koydum acıtmadan o da bana iyice sokuldu. Bir süre sonra lale gelip televizyonu açınca Selin başını göğsümden biraz kaldırarak televizyonu görüş açısına aldı.
İlk takım oyununu mavi takım kazandığında, Selin de lale de birden sıçrayıp alkışlamaya başladıklarında ben de onlara gülüyordum.
Saat onbire gelirken selinin telefonu çaldı. Emirdi sanırım.
Selin:Efendim canım.
......
Selin: İyiyim.Aklın kalmasın bende.
......
Selin:Yok.Hastaneye gidip drp raporu aldık zaten yarın da karakola gidicez.
......
Selin:Büyük ihtimalle uzaklaştırma kararı çıkacak bir tek.İçeri almazlar.
......
Selin:Tamam.Dikkat edicem sen de burayı bizi düşünme tamam mı oraya odaklan.
.......
Selin:Görüşürüz.
Telefonu kapatıp yeniden göğsüme sokuldu.
Barış:Noldu.
Selin: Emir iyi değil.İyiyim diyo ama...Bugün onu öyle görünce bir kötü oldum ya....
Barış:Bak, eskiden noldu bilmiyorum ama Emir de sen de çok güçlüsün Selin.
Gülümseyerek boynumdan öpütü.
Barış:Yatalım mı artık.
Selin:Yatalım.
Laleye baktığımda çoktan uyumuş olduğunu gördüm.
Barış:Sevgilim sen git ben de laleyi yatırıp geliyorum.
Selin başını sallayıp yukarı çıkınca ben de laleyi kucağıma alıp odasına götürdüm yatağa yatırıp üstünü örttüm ve saçlarından öpüp çıktım. Selinin yanına gittiğimde yatakta uzanmış beni bekliyordu.Yanına gidip yatınca kollarını belime sarıp boynuma sokuldu.Hiçbirşey demeden ben de canını acıtmamaya özen göstererek ona sarılınca kendimi huzurlu bir uykuya bıraktım.
Sellaaam
Nasılsınız...Valla nedenini bilmediğim şekilde ben çook iyiyim.
Umarım bölümü beğenirsiniz.Diğer kitaba bölüm gelir mi bilmiyorum yetiştirmeye çalışıcam.Hepinizi koccaman öpüyorum demek isterdim ama korona...Neyse çok boş yaptım gidiyorum ben byyy
