"Kral Minho en başından beri krallığı babasının ondan istediği gibi yöneteceğini biliyordu.Emindi çünkü babası yarım asır boyunca bu denli büyük bir imparatorluğun ebedi sahibi olmuştu.Halk kralın ölümünden sonra bile dualarında Tanrı'nın cennetinde mutlu olmasını diliyordu.
Halk çömez kralın babasına daha çok güveniyordu.Minho bunları biliyor ancak halka karşı çıkmak için gizliden gizliye büyük planlar yapıyordu. Minho halkı kazanmak, bir gün ruhunu teslim ettiğinde babası gibi halkın belleğinde onur ve sonsuz minnet duyulan asil bir kral olarak kalmak istiyordu.Minho istediği her şeyi başarırdı.Böyle yetiştirilmişti ve hala Birtle onu böyle yetiştirmeye devam ediyordu.
Kraldı,güçlüydü,asildi,merhametliydi,kudretliydi ve yakında her gün kendini adadığı bu ilkeler onun diktatörlük yolundaki ilk meşaleyi kıvılcımlandıracaktı.
Minho'nun zaafları olamazdı,olmamalıydı.Bu karşı konulamaz istekler tacının önüne geçerse krallığın gazabı üstüne olurdu.
Kara kediler ciğerden gelen bir hırıltıyla etraflarında dönüyor,kıvrılıp ateşten gözlerini altın tokmaklı kapıya dikiyordu.
Şeytanın kolları o kapıyı yakarken Minho en sadıkları tarafından büyük bir hiçliğe sürüklenecek ve lanetli küçük kral olarak anılacaktı.
Ancak olacaklar tek hareketle durdurulabilir.
Kıyamet topu doğru ve istikrarlı bir kibrit ateşiyle şeytanları kaynağından vurabilir.
Kral Minho her şeyi değiştirebilir."
Sabahın ilk ışıklarıyla saray halkı yavaş yavaş ayaklanmaya başlamıştı.Hizmetliler bir oraya bir buraya koşarak kahvaltı masasını kurmaya çalışıyor.Beyaz,altın dantelli saten örtüler masaya serilmek için bekliyordu.
Serilmek için çırpılan örtülerden gelen lavanta kokuları salondaki gül esansları ile birleşip pencerelerden dışarıya çıkıyordu.
Hazırlananlara bugün ayrı bir özen gösteriliyordu.
Çünkü Kral Minho Han Jisung'un bu "nezaket kuralları ve doğru eşya kullanımı" takıntılarına daha fazla kafa yormak istemiyordu.Bu yüzden horozlarla beraber uyanan Birtle'dan bile önce kalkmış tüm saray hizmetlilerini toplamış ve saray aşçısından en iyilerini çıkarması için ekstra isteklerde bulunmuştu.
Bir yandan salonun uzunlamasına duran masası doldurulurken diğer yandan tüm saray sabahtan bahar temizliğine hazırlanıyordu.
Kral tüm siyasi ve askeri işlerini bırakmış daha fazla 'kusurlu' lafını duymamak için bunlarla uğraşıyordu.
Yaptıkları Jisung için değil şahsına söylenen "yanlışsınızları"kabullenmek istemeyişindendi.
Zaten Jisung dememiş miydi sabah yeniden bu alıştırmaların yapılacağını?
Minho sadece erkenden alıştırmalara hazırlanıyordu.Ayrıca her şeyi bildiğini sanan burnu havada olan bu çocuğa kendisinin her konuda olduğu gibi bu konularda da iyi olduğunu kanıtlamak istiyordu.
Han Jisung daha ilk günden sağ kol zırvalığı adı altında sinirini en üst seviyelere çıkarmıştı ancak Minho bir yandan onun bu tavırlarını beğenmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Little King/Minsung
Fanfiction"Kara ve denizlerin hakimi,tahtın tek sahibi,ihtişamın mükemmelliyetin ve her bakımdan yeterliliğin simgesi,adaletin uzun vadeli koruyucusu,halkın sığınağı,eminiz ki komutanlığında nice başarıların kazanılacağı,Tanrı'nın kainattaki gölgesi ve Krallı...