Bölüm 9

6 2 2
                                    


Mola vermek için eski sığınaklardan birinde durdum. Seiz'in uyuması için de rahat bir yer yaptım. Boyu benden azıcık kısaydı, ama davranışları çocuk gibiydi.. Acaba önceden nasıldı diye merak ediyordum. Seiz yanıma geldi ve bana baktı ''Acıktım..'' dedi masum bir yüz ifadesiyle. Gülümseyip getirdiğim yemeklerden birini ateş yakıp ısıtmaya başladım, sığınakta hiçbir şey bırakmamışlardı yemek pişirmek için ocak bile yoktu. 

Seiz'e yemek hazırladıktan sonra yemeği ona uzattım ve yemeye başladı. ''Uykun geldiğinde yatarsın, yatağını hazırladım.'' dedim. Seiz başıyla onayladı, hava almak için dışarı çıktım. Huzurlu bir yerdi, kum fırtınaları yoktu. Sadece kumdan oluşmuş dağların arasında batmakta olan bir güneş vardı. Güneşi uzun süre izledim, hava karardığında ise içeri girdim ve Seiz'e baktım. Uyuyordu, üstünü örttüm ve kendi yatağıma yattım. Shinium'u ve diğer herkesi düşündüm. Hala unutamıyordum, o gün hissettiğim acıyı hala hissediyordum. Koparılan koluma baktım, ayağa kalktım ve mekanik bir kol yapmak için yanımda olan malzemelere baktım. Masaya oturdum ve kolu yapmaya başladım, tek elle zordu tabii.. 

Sabah olmuştu mekanik kolun yarısını bile bitirememiştim. Seiz uyanıp yanıma geldi ve ''Yeni kol mu?'' diye sordu meraklı bir bakışla. Gülümsedim ve başımla onayladım. Seiz bana baktı, ''Seiz yeni şeyler hatırlamaya başlıyor..'' dedi. ''Neleri hatırladın peki?'' diye sordum. Seiz ise ''Laboratuvardaki adamın armasını hatırladım..'' dedi ama dediğinden pek bir şey anlamamıştım. ''Önemli bir şey olmasa hatırlamazdın.'' dedim ve Seiz'in başını okşadım gülümseyerek bana baktı. ''Hey, seni koruyacağımı biliyorsun değil mi?'' dedi bana bakarak, yanakları kızarmıştı. Güldüm ve ''Evet, beni koruyacağını biliyorum ve dediğine inanıyorum.'' dedim. Seiz ''Dalga geçme benimle.'' dedi ve somurttu. Seiz'in boynuzlarına dokundum. Vücudunu inceledim. BFN'ler ile birleşmiş gibiydi. Seiz ise ben böyle düşünürken bana bakıyordu. Esnedim ve mekanik kolumun yapımına geri döndüm. Bir kaç saat sonra Seiz'e baktığımda saçlarıyla oynuyordu. ''Rahatsız ediyorsa saçlarını kısaltabilirim.'' dedim, Seiz ise ''Rahatsız ediyor..'' dedi. Çantamdan makas çıkarıp Seiz'in önüne oturdum. Saçlarını rahat edeceği şekilde kısalttım. Seiz saçlarına dokundu ve bana gülümsedi, ''Teşekkür ederim..'' dedi.

''Önemli değil, bir şey istediğinde söyle.'' dedim ve mekanik kolu bir an önce tamamen bitirmeye odaklandım. Bitirdiğimde Seiz tekrar uyumuştu. Zaman hızlı geçiyordu, yaptığım kolu olmayan kolumun yerine taktım ve parmaklarımı hareket ettirmeyi denedim.  İyi çalışıyordu, 2 gündür uyumuyordum ve çok yorulmuştum. Yatağa yattığım anda uyudum. Kolumu hallettiğime göre şimdi yapmam gereken şey Seiz'i eğitip diğer şehire gitmekti. 


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 16, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Believe In MeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin