Diğer Dünya-Hırsız Var!! (Bölüm 16)

17 1 0
                                    

Önceki Bölümden Kesit:

Bir dakika, yoksa o slime, ölmemiş miydi? Ama kendi elleri ile öldürmüştü. Gerçi hiç tecrübe puanı gelmemişti. Ya da herhangi bir bildirim. Onu sadece parçalamış olabilir miydi. Slimelar parçalandıktan sonra birleşebiliyorlar mıydı? "Lanet olsun!" dedi Samir. "Şimdi başıma başka bir dert daha açıldı..."

-------------------------

Aslında tek yapması gereken basit bir yaratık bulup -bu sefer gerçekten- öldürmekti. Zaten bir ormandaydı ki böyle bir oyunda böyle bir ormana yaratık konmaması imkansızdı. Bir kısmı kopmuş dağa paralel bir şekilde ilerlemeye başladı. Herhangi bir yaratık arıyordu. Ne kadar tecrübe puanı verdiğinin önemi yoktu. Sadece bir yaratık... Ama ormandaki bütün yaratıklar bunu hissetmiş gibi ortadan kaybolmuştu. Tatlı görünmek dışında hiçbir işe yaramayan tavşanlar bile yok olmuştu. Çaresizce aramaya devam etti...



"Peki bundan emin misin?" dedi kurul başkanı. "Evet!" dedi Magister. "Gözlerimle gördüm. Oyuna girmesinden sadece birkaç saat sonra iki dev orman bossunu öldürmeyi başardı. Onu kontrol etmek için geldiğimde ikisinin de ölüsünü gördüm." "Peki herhangi bir saldırı kullanıp kullanmadığını kontrol ettiniz mi?" dedi kurul başkanının hemen yanında duran onunla benzer rütbeye sahip bir kadın. Magister'in yanında bulunun asistan görünüşlü, gözlüklü kadın başını "Evet" manasında salladı. Ardından "Sadece Delici Lazer ve Lazer Yağmuru özelliklerini kullanmış. Ayrıca her ikisi de bir level." Birkaç saniyelik bir sessizlik oluştu. Bu sessizliği bozan, konuşmayı başlatan kişiyle aynı kişiydi, kurul başkanı. "Onu yakından izlemeni istiyorum. Mümkünse her saniye. İlk gününde böyle bir şey yapması mümkün değil. Yalan söylediğinden şüpheleniyorum, onun öldürdüğünü ispatlayan kanıtlar olsa da... Anladın mı Magister?" "Evet, efendim."...



Gittiği yönde hiç hayvan bulamayınca geri dönüp diğer tarafa doğru gitmeye karar verdi Samir. Bu kadar ilerlemesine rağmen hiç hayvan çıkmaması sinirini bozmuştu. Geri dönerken de işe yaramaz özelliklerini kullanıp duruyordu. Bu şekilde havaya ateş ederek becerilerinin seviyesini arttıramayacağını biliyordu ama canı sıkılmıştı ve yürümek dışında yapabileceği başka bir şey yoktu. Yürüdü, yürüdü, yürüdü...

İki dev yaratığın öldüğü yere geri geldiğinde bir sorun olduğunu fark etti. Taşların üzerinde iki dev yaratığın ölüleri yerine mor bir zırh giymiş mor saçlı bir kız vardı. İlk başta neler olduğunu anlayamadı ve kızın yanına gitmek için ilk adımını attı. Ardından neler olduğunu anladı:Kız onun öldürdüğü -aslında öldürmediği- yaratıkları çalmıştı. Yürümek için attığı ilk adım, ikinci adımla birlikte hızlandı. Koşarken yeni bedenine daha da fazla alıştığını fark edip sevindi.

Kızın yanına gelir gelmez "Dur! Ne yapıyorsun? Onlar benim hakkım!" diye bağırdı. Kızsa göz ucuyla Samir'i süzdü. Ardından sırıtarak "Önce gelen önce alır." dedi ve envanterini düzenleme işine geri döndü. Samir yavaşça kızın yanına yaklaştı. Ardından elini sıktı ve kıza iyi bir yumruk attı. Ya da atmaya çalıştı. Fakat yumruğu kızın içinden geçti ve kendisini bir anda yerde buldu. "Hahaha... Hiç güleceğim yoktu. Gerçekten de komik bir eziksin. Daha oyuna yeni gelmişsin ve bana vurmaya çalıştın. Hahahaha..." Kızın bu sözleri altında kalmaktansa tırın altında kalmayı yeğleyen Samir yerden kalktığı gibi kıza ikinci bir yumruk geçirdi. Bu da boşaydı. En azından bu sefer dengesini toplamış yere düşmemişti. "Hala deniyor musun? Hahah, eğer benimle bu kadar çok dövüşmek istiyorsan meydan okumanı zevkle kabul ediyorum." dedi kız. Samir bir saniye duraksadıktan sonra "Eğer kazanırsam yaratıkları bana geri verir misin?" dedi. Kız kahkahalarla "Gerçekten de kazanabileceğine inanıyorsun demek seni böcek." dedi. "Öyle olsun, eğer yenilirsem sana yaratıkları geri vereceğim. Hayır, sana her şeyimi vereceğim. Hahah, çok eğlenceli olacak, kazanmak için çırpınmanı izlemek."...

Diğer DünyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin