Bölüm 5|Gökyüzü

671 47 21
                                    

+18

Bir kaç gün önce yaşananlar ikisi içinde bir duygu karmaşası olmasına rağmen içine çekildikleri duygu bu zamana kadar yaşadıkları en yoğunuydu. Sonrasında gelen boşluk hissi ise tarif edilemezdi. O günden sonra elinden geldiğince Zhan'dan kaçmış, konuşmamak ve görmemek için elinden geleni yapmıştı. Ama peşinden ayrılmayan Zhan işleri çok zorlaştırmıştı.

Dövüşten sonra evine gitmekle uğraşmadan, bu yıkık binada kendi zevkine göre düzenleyip döşediği odaya gidip birazda olsa uyumak istemişti.

Başını yastığa koyar koymaz gözlerini kapatmış o anları düşünmüştü. Nasıl öptüğünü? Nasıl kokladığını?

Yibo şimdiye kadar hayal etmekten etkilenen biri değildi ama şimdi gözünün önüne gelen görüntüler, açık pencereden gelen rüzgarla belli belirsiz burnuna dolan kokusu sertleşmesine neden olmuştu. Alt tarafında hissettiği acı ona haz verirken kendiyle oynama fikri ise tamamen berbattı.

Elleri istemsizce aşağıya kaysa da kendini durdurmak için çok çabalamıştı. Zihnini boşaltmak, belkide onun o çırılçıplakken karşısında zevkten inlediği görüntüsünü gözlerinin önünden yok etmek için daha da çok uğraşmıştı.

Dışarıdan gelen temiz ve hafif serin hava zihnini kendine getirirken, kapının dışından gelen ses huzurunun bozulmasına yetiyordu.

''Çekilsene çocuk önümden. Bir daha söylemeyeceğim.''

Dışarıdan gelen seslerin kesilmesini beklerken dışarıdaki gökyüzüne bakmak bir nebzede olsa rahatlatsada kapının birden açılmasıyla ağzından saçılan küfürler havada yayılıyordu.

''Siktir. Yavaş olsana orospu çocuğu ne yaptığını sanıyorsun sen.''

Sinirlendiği her halinden belli olan Yibo dayanamamış,pencerenin önünden hızlı adımlarla kapının önünde duran adama doğru yürümüştü. Karşı konulamaz görüntüsüyle önünde duran adama dayanmak Wang Yibo için tamamen imkansızdı. Kokusu burnuna dolarken iyice yaklaşmıştı ona doğru.

Sadece bir nefes kadar yaklaştığı adamın omuzunun üstünden uzattığı eliyle kapıyı tutmuş, kapatmak için adım attıkça Zhan'la beraber geriye gitmişti. Kapının sert bir şekilde kapanmasından sonra sırtının da tamamen geriye dayanmasıyla Yibo ve kapı arasında şıkışıp kalmıştı.

Aldığı nefesler kesik kesik olsada verdiği nefesler uzun ve sıcaktı. Boynunda hissettiği sıcaklık şimdi onu daha da acı içinde bırakıyordu. Üstüne giydiği kot pantolon tamamen dar,kasıklarını aşırı derecede sıkıyordu ve şimdide sertleşen penisi tamamen içinde sıkışmış kurtulmayı bekliyordu. Şimdi oyun sırası Zhan'daydı. O gün ona ne isterse yapmasına izin vermişti. Pişman olmamıştı tabiki, o bu zamana kadar aldığı en güzel zevkti. Wang Yibo zevklerin en güzeliydi. Yüzündeki arsız ifadesiyle gülücüklerini önündeki adama sunuyordu Zhan.

''Wang Yibo çok acımasızsın.''

Yibo penisinde hissettiği elle gözlerini sonuna kadar açmış,boynunu geriye doğru atarak derin bir nefes vermişti.

''Ahh.. Siktir Xiao Zhan...''

Alttaki el tutuşunu sıkılaştırdıkça Yibo için kendini tutmak neredeyse imkansız hale geliyordu.

''Yapma Zhan...Mmm.. Sikeyim yapma.''

Yüzündeki gülümseme ortaya çıkardığı beniyle adeta herkesi güzelliğiyle ezip geçecek kadar harikaydı. Yibo'nun ilk defa farkettiği beni daha önce görmediği için lanetler okurken, şimdi o beni öpmemek için kendini tutmak zorunda kalıyordu.

KAFES《YİZHAN》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin