İhanet-Part 1

19K 1.2K 598
                                    

14.11.2020

***

Normalde karakter resimlerini koymayı sevmiyorum çünkü hayalimdeki karakterler bir birinden o kadar bağımsız ki resim koymuyorum. :D

İşte böyle olunca bari aklımda olan Doğan karakterinin resmini koyayım dedim. Joseph Morgan'ı çok severim ve başından beri Doğan'ın abisi olarak onu düşünmüştüm. Hatta itiraf edeyim bu kurguyu başında bxg olarak düşünmüştüm ve o zamandan abi karakteri bu şekildeydi.

Neyse çok uzattım sizi bölümle baş başa bırakıyorum. Doğan'ın karizmasına bakıp iç çekebilirsiniz arkadaşlar. :D Keyifli okumalar vote ve bol yorum bırakmayı unutmayın:)


Başımın çatlayacak şekilde ağrımasıyla bilincim yerine geliyordu. Göz kapaklarımı kaldıramayacak kadar yorgun hissediyordum kendimi. Yanımdan gelen ağlama sesleriyle açtım gözlerimi. Sol tarafıma dönmemle Deniz'i gördüm. Kafasını elleri arasına almış içini çekerek ağlıyordu.

''Abla.'' Anında bana dönüp yüzümü avuçladı.

''Doruk iyisin değil mi?'' Yerimden doğrulup ona baktım.

''Abim...  Abim geldi mi?'' Ağlayarak kafasını iki yana salladı.

''Doğru mu yani... Suçlu mu?'' Bir şey demeden suratıma baktı.

''O... O nerde?'' Cihangir'den bahsettiğimi anlamıştı.

''Eşyalarını alıp gitti şerefsiz!'' Normalde olsa ona şerefsiz demesine izin vermezdim ama olaylardan sonra fazlasını bile hak ediyordu.

''Bize ne olacak abla'' dedim. Gözlerimden yaşlar akmaya başlamıştı bile... Oturduğu yerden kalkıp yatağıma oturdu. Beni kendine çekip sarıldı. Beraber ağlamaya başladık. Birbirimizden başka kimsemiz yoktu artık...


*****


Yazardan

Cihangir emniyete gelmiş Emir'in masasında oturmuştu. Emir hâlâ tırı denetleyen polislere ulaşmaya çalışıyordu.

''Anasını satayım neden kimseden haber yok!'' dedi Emir sinirle.

''Uyuşturucu olduğuna emin misin Emir?'' Emir suratına bakıp tekrar telefona döndü. Hışımla yerinden kalkıp yanına gitti.

''Emir! Bir şey desene... Adamı boşuna içeri almadınız değil mi?''

''Haber gelecek...''

''Emir!'' İçeri gelen amirle ayağa kalktı Emir.

''Amirim.''

''Emir nasıl böyle bir şey yaparsın?''

''Ne yapmışım amirim...''

''Herhangi bir kanıt yokken nasıl o adamı alırsın evinden!'' dedi bağırarak.

''Amirim uyuşturucu için toplantı yaptılar. Tırla mal gönderiyorlar. Daha ne kanıt-''

''Sus! Bir de konuşuyor. Tır diyor bir de bana! Ulan haber geldi mi tırı denetleyeceklerden.''

''Hayır ama... Yani ulaşamıyoruz.''

''Ben ulaştım. Ne dediler biliyor musun?'' Merakla amirlerine baktılar.

''İçinden tekstil malzemeleri çıktı. 1 Gram uyuşturucu yok!'' Şokla birbirine baktı ikili. Amir Cihangir'e dönüp:

''Ya sen Cihangir... Bilgi veren sensin. Sen nasıl böyle emin olmadan bu kadar büyük bir hata yaparsın!'' Cihangir sessiz kalmıştı. Demek uyuşturucu taşımıyordu o tır. Peki o tekstil malzemeleri ne alakaydı?

KORUMA | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin