"Neyi Savunuyorum Ki?"

353 35 54
                                    

Bir kaç gün boyunca Chat evime gelmemişti. Bunun olacağını tahmin etmeliydim, çünkü niye gelecekti ki? Tam anlamıyla batırmıştım. Çok kötü bir şey yapmıştım ve ikimizin de aklını karıştırmama sebep olmuştu. Ve daha kötüsü... Bende ona karşı bir şeyler hissetmeye başladığımı fark etmiştim. Böylelikle Adrien dönemi kapanmış, Chat dönemine iğrenç bir giriş yapmıştım.

Bugün Adrien, ben, Alya ve Nino dörtlü takılacaktık. Artık Adrien'a karşı o kadar hissizleşmiştim ki, bugün onunla hiçbir yere çıkasım yoktu. Evde kalmayı ve bütün gün oturup yaptığım şeyden utanmayı istiyordum. Ama Alya'ydı işte, illa da kendi istediğini bana yaptıracaktı.

Siyah yapışkan ve kısa bir büstiyer giydim. Boynumda siyah bir tasma kolye vardı. Altıma da açık mavi bol bir pantolon giydim. Makyajımı da normalden biraz daha koyu, fakat gotik olmayacak bir şekilde yaptım. Saçlarım zaten salıktı. Aynaya baktım, iyi görünüyordum. Keşke Chat bu halimi görebilseydi.

Telefonum çaldı. Alya arıyordu. Meşgule attım, çünkü “aşağıda seni bekliyoruz” araması olduğunun farkındaydım. Aşağıya doğru ilerledim fakat aklımda sadece Chat varken bugün nasıl eğleneceğimi hayal etmeye başladım. Nasıl olacaktı?

İkimizi bir beladan kurtarmak için yapmıştım fakat bu ikimize duygusal açıdan çok fazla zarar vermişti. Ben ne yaptığımın da farkında değildim. Nelere yol açacağını gram düşünmemişken, neden böyle bir şey yapmıştım? Aptallıktı.

Aşağıya indiğimde Adrien beni fark etti. Yüzünde anlam veremediğim bir tebessüm oluştu. Yutkundu ve elini boynuna attı. Bende ona gülümsedim hafifçe. Fakat sonra yüzümdeki gülümseme kayboldu. Gerçekten eğlenecek havamda değildim. Alya da beni fark etti.

"Kızım, çok güzel olmuşsun. Şu aralar tarzını değiştirdin ya, herkes senin peşinde." dediğinde hafif ve ukala bir şekilde gülümsedim. Aklımda Chat varken diğerleri umrumda değildi. Sadece onun beni güzel bulmasını istiyordum.

"Ahm, ne güzel... Fakat umrumda değil." dedim ve yüzümdeki gülüş yine bir kaç saniye sonra kayboldu. Bu sefer Alya güldü. Nino da yorum yaptı.

"Vay be, Marinette. Gerçekten gittikçe güzelleşiyorsun." dediğinde ona teşekkür edercesine kafamı sallayıp gülümsedim.

"Alya ve Nino haklı, Marinette. Gerçekten hep güzeldin fakat şu sıralar çok daha güzelsin. Bu güzelliğinin bir sebebi var mı?" dedi Adrien. Çok güzel bir noktaya basmıştı. Tabii ki vardı, sadece Chat içindi. Sadece ona güzel görünmek istiyordum.

"Bence moda bizi etkileyen şeyleri yansıtmak için çok güzel bir yöntem. Fakat çok fazla konuşmak istemiyorum. Teşekkürler Adrien." dediğimde o da bana gülümseyerek kafasını salladı. İçinde neler döndüğünü bilmek isterdim.

"Hadi çıkalım." dedi Alya ve önden Nino ile yürümeye başladılar. Biz de arkadan Adrien ile yürüyorduk. Çiftler gibiydik. Fakat aklımda Chat varken kimseyle çift olma fikri beni mutlu etmiyordu. Cidden maskeli bir kahramana mı aşık olmuştum?

"Güzel bir Cumartesi, öyle değil mi?" Adrien bunu dediğinde düşüncelerimden sıyrılıp saçma sapan aceleci bir ses tonuyla ona cevap verdim.

"Güz-güzel!" dediğimde Adrien'ın tek kaşı kalktı ve bana biraz şüpheci bir bakışla bakmaya başladı. Şöyle bakması beni kitap gibi okuduğuma işaretti.

"Emin misin?" dediğinde gülümseyerek kafamı salladım. Oturup ona Chat ile yaşadıklarımı anlatacak değildim. Kimseye anlatmış değildim daha doğrusu.

"Evet..." dedim ve bir kaç saniye sonra yüzümdeki gülümseme kayboldu. Adrien ise hafifçe gülüp yolda yürümeye devam etti.

Chat'in yokluğunu öyle bir hissediyordum ki şu an! Keşke yanımda olsaydı, keşke burada benim için beklediğini söyleseydi, keşke bana karşı hisleri olsaydı. Ama bunların hiçbiri doğru değildi. Belki de benden soğumuştu. Haklıydı da. Hiçbir şey hissetmediği biri onu öpmüştü.

Başka Biri (Marichat) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin