Sıkıca bana sarıldı.
"Seni seviyorum Yeoli.Ve sonsuza kadar seninle olmak istiyorum.."
"Ben de seni seviyorum Soo..Beni bırakma n'olur..Beni bir daha arkadasın olarak sayma..Ben senin sevgilinim..."
Soo büyük gözlerle bakip gülümsedi.."Sana sakız gibi yapışıcam yeolim... seni asla bırakmicam.."
Kafasini boynuma koydu..Miniğim yorgunluktan hemen uyuya kaldı..Bende cennet kokusu yanımdayken hemen uyudum...
》》》Sabah《《《
(Yazar)
Güneş ışıkları bile bugün daha parlaktı... Bu onlara özel bi mucizeydi...Tanrı onları birleştirmek istiyordu...Onlar da be olursa olaun beraber olmak..
(Soo'nun bakış açısı)
Güneş odayı aydınlatmisti... Çok güzel bir havaydı...Perdenin kenarından kıvrılmış hir yaprak gibi süzülen güneş ışıkları yüzüme vuruyordu.. Yan tarafimi döndüm ve karşımda cennet kaçagı bir melek gördüm...İnsan bu kadar mükemmel nasıl olabilir ki diye geçirdim aklımdan...
Yavaşca yataktan kalkip banyoya gittim... Hızlıca duş alıp çıktım... Dolbı karıştırıp bir boxer aldım..Giyinip üzerime atlet aldim.. Ahh atlet biraz daha uzun olasa dizlerine gelecekti...Hic kafaya takmadan mutfağa gidip dolaba baktım...mmm krep yapabilirdim...
Malzemeleri çıkarıp yapmaya başladım...Yemek yapmakta becerikliydim..Ama sık sık yemek yapmazdım...
Krepler 5 dk. sonra tamamen hazırdı..Ama iki tanesini yakmıştım...Hiç kafaya takmadan yemek hazırlamaya devam ettim...
Yeoliem kahvaltıda patetesi çok severdi...Patates aradım ama bulamadım...Buzdolabında yapiskan olan kagittaki numarayı aradım... Yakınlardaki bir marketin numarasıydı bu...
"Alo....*** market mi?.....Ben iki kg. patates istiyorum ama acil getirir misiniz?..... *******adresine getirin...
(Yeolun bakış açısı)
Uyandığımda yanımda Soo'yu göremeyince şok oldum..Etrafima bakindim sonra kıyafetlerini görünce evde olduğunu anladım...Sessizce duşumu alıp eşofmanlarimi giyindim...Kapı sesiyle irkildim..
Kapiya doğru holde ilerledim...Soo kapiyi açmıştı bile... Kapıdaki görevli çocuk Soo'mun dizinin üzerine kadar açık bacaklarına bakiyordu..
Hemen kosup önüne gectim...Ne istedigini sordum...
"Ş-şey ben siparişinizi getirmiştim de..."
Elindeki poseti aldım... Parasını ödeyip kapiyi yüzüne kapattım...
"Soo sen ne yapıyorsun?"
"Neyi ne yapıyorum yeolie?"
"Ahh yarı cıplak halde kapı aćmak da neyin nesi??"
"Uhhh üzgünüm farkında diğildim..."
"Bacaklarını yiyicek gibi bakıyordu resmen"
Cümlem biter bitmez dudaklarıma yapıştı..Sonra birden ayrıldı dudaklarımdan..Gülümseyip mutfağa gitti ben de peşindn gittim...
"Krep yaptım bebeğim.. Senin için de patates kızartıyorum.. Aslında yemekten sonra yeriz diye pasta yapacaktım ama çok uzun sürer.."
Arkasından beline sarıldım..kokusunu içime çektim..teni harika kokuyordu..." Olsun ben seni de yerim tatlı yerine.."
Ellerini yıkayıp bana döndü..kafamı tuttu ve büyük bi öpücük verdi...Şok olmama rağmen karşılık verdim...Sonra yine dudaklarımı bırakıp gülümsedi..
