Öncelikle özür dilerim sizden. Her ne olursa olsun bundan sonra 2 günde bir hatta her gün yeni bölüm yayınlayacağım. Umarım eskisi gibi okunma sayısı vote ve yorum olur. Bu bölümü elimden geldiğince uzun yazmaya çalışacağım. Oldukça heyecanlı olacak. Bu bölümü 3 kişinin ağızından okuyacaksınız..
İyi Okumalar!
---
Jordan Castiel
Sinirli sinirli oturuyordum. Onu.. Onu sadece bir piçe kaptırmıştım. Hayatımda sadece iki kızı sevmiştim ve ikisini de elimden kaybetmiştim. İlk Savvie, şimdide Julianna. Bundan sonra hiç bir kızın peşinden hiç bir şekilde koşmayacaktım.
Kafamı bu düşüncelerle yorarken birinin karşıma gelip durması ile dikkatimi ona verdim.
"Ne var?"
"Bay Castiel, Julianna ve Charlie kaza yapmışlar efendim. Arabaları... Arabaları takla atmış. Uçurumdan..."
Koltukta dikildim. Ne? Kaza mı? O lanet piç kurusu! Dediklerine inanamayıp adama kilitli kaldım.
"Neredeler şu an."
"En yakın hastaneye götürüldüler efendim."
Kalkıp yanlarına gitmek için hazırlandığımda bir daha hiç bir kıza bağlanmayacağım aklıma gelmişti.
"Durumları nasıl."
Sinirden hiç bir şekilde hiç bir şey hissetmiyordum. Küfür dahi edemiyordum. Birini ölesiye dövmek istiyordum.
"Charlie iyi, emniyet kemerini takdığı için pek birşey olmamış kendisine, ciddi birşeyi yok. Fakat Julianna.. Emniyet kemerini takmadığı için durumu ciddi ve yoğum bakımda. Ölme ihtimali yüksekm-"
O konuşurken elime aldığım içki bardağını sıkarak kırdığımda sözü kesildi. Ölme ihtimali yüksek de ne demek! O orospu çocuğu yüzünden Julianna bu haldeydi! Ona o kadar sinirliydim ki öldürmek değil, işkence yapmak istiyordum. Yapardım da. Fakat artık hiç bir şekilde hiç bir kıza bağlanmayıp, sevmeyip peşinden koşmayacağım aklıma gelmişti. Hiçbir şey yapmayacaktım. Yapamazdım. Fakat onu görmeliydim.
***
Hastaneye geç saatte. ziyaret saatlerinin bittiği zaman içeri daldım ve Julianna'nın odasına girdim. Beni durdurmak amacı ile gelen bir doktoru zaten bir güzel benzetmiştim. Kanlı elimi bile silmeden onun odasına girmiştim.. Elimi yanağına götürdüm ve okşadım.. Onu son okşayışımdı. Son görüşüm.. Eğilip yanağından öptüm.
