Aradan saatler geçmişti, öğle arasına girmemize birkaç dakika kalmıştı ama ben hala sabahki sinirimi üstümden atamıyordum. Nadiren bir şeylere bu kadar çok sinirlenirdim ben. Ancak o gerizekalı çocuğun böyle yapması beni aşırı sinirlendirmişti. Tahmin edilemeyecek kadar içimde ona dayak atma isteği vardı. Zaten Jeno tutmasaydı onun oradan ölüsünü alırlardı ancak.
Zil çalınca, bir şeyler yiyip kendime gelmeyi umarak hızlıca eşyalarımı topladım ve yemekhaneye gittim. Öğle arasında genellikle herkes dışarda yemeğini yerdi. Ben ve bazı kişiler ise yemekhanede yemek yerdik. O bazı kişilerden birkaçı ise Jeno ve arkadaşlarıydı.
Yemeğimi alıp masalardan birine tek başıma oturdum. Kısa bir süre sonra ise Jeno ve arkadaşları girmişti içeri. Aslında düşününce sanırım Jeno'ya bir teşekkür borçluydum. Eğer ki o bugün beni tutmasaydı yine bir kaos olacaktı ve babamın yurt dışındayken bu olanları duyup çıldırmasını istemezdim. Evet, bunu yapacaktım. Jeno'ya teşekkür edecektim.
Son lokmamı da ağzıma atıp ayağa kalktım ve üstümü düzeltip Jenoların oturdukları masaya gittim. Hepsinin gözleri hemen bana dönmüştü. Jeno biraz şaşkınca bakıyordu. Yani nasıl deseeemm? Bir değişik bakıyordu işte. Bakışlarında sanki ufak bir heyecan seziyordum. Bunu boşvererek boğazımı temizledim ve "Teşekkür ederim Jeno." dedim. O bana soran gözlerle bakarken "Bugün beni tutmasaydın yine bir kaos ortamı oluşabilirdi. Tekrardan teşekkürler, afiyet olsun." diye devam ettim ve bir şey demelerine izin vermeden hızlıca sınıfıma gidip sırama oturdum.
Bu onlarla yaptığım ilk konuşmaydı ve devamını istememe de engel olamamıştım aslında. Onlar bana çok çekici geliyorlardı. Yani fazlasıyla. Özellikle de Jeno. Çok farklı bir havası vardı eminim ki çok iyi bir arkadaş olurdu ondan. Karakterini az çok biliyordum çünkü. Haechan ve Renjun tanrıya bunun için şükretmelilerdi. Belki bir gün... Bir gün bende onlarla arkadaş olabilirsem bunun için şükredeceğim. Özellikle Jeno ile yakın bir ilişkimiz olursa. Ancak bu imkansız gibi görünüyordu. Çünkü babam duyarsa kötü şeyler olabilirdi.
Babam Jeno'yu sevmiyordu ve ben kesinlikle ama kesinlikle nedenini bilmiyordum. Liseye ilk başladığımda onunla aynı okulda olduğumu öğrendiği zaman bana "Lee Jeno'dan ve yakınlarından uzak dur. Yoksa sen üzülürsün. Üzülürsen de senin için iyi olmaz. Derslerini etkileyebilecek her şeyden uzak dur." demişti.
Jeno ile alakalı bir şeyler vardı. Beni kötü yönde etkileyebilecek. Ancak babamdan bunu öğrenmek imkansızdı. Açıkçası sormaya da çekiniyordum. Bana kızmasını istemiyordum. Çünkü kaostan nefret ettiğim kadar insanların bana kızmasından da nefret ederdim. Ben, kaos yaratabilecek her şeyden nefret ederdim. Ama kaos benim peşimi asla bırakmazdı...
°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
Bu bölümler neden kısa oluyor lan¿?!¡Daima NCT ile kalın¡!
💚💚💚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
strawberry lip balm | nomin.
Fiksi Penggemar"Seni okşamak ve yatağa yatırmak hoşuma gidiyor. Seni öpmek, seninle vakit geçirmek, sırlarını tutmak, her anınla ilgilenmek istiyorum." "Her hareketin bir zaafım ve ben sana bakmaktan çok hoşlanıyorum sevgilim. Sana sarılmak, seni beklemek, sana ta...