p s y c h o

233 18 126
                                    

bu bölümü litostbae yüzünden yazıyorum şu an bodrumunda esir tutuluyorum bu yazıyı görüyorsanız lütfen yardım çağırın

"Sapnap, George nerede?"

"Dışarı çıkmıştı."

"O dışarı çıkalı üç saat oldu ve dışarıda deli gibi yağmur yağıyor!"
"Peşinden gitmemiz lazımdı..."

Sapnap montunu aldı ve ayakkabılarını bağlarken söylendi.

"Ben de geliyorum."

Sapnap ona paltosunu ve şemsiyesini uzattı.

Tam evden çıkacaklarken Skeppy ve Tommy odaya geldi.

"Nereye gidiyorsunuz?"

Sapnap çoktan evden çıkmıştı, Bad çıkacakken Tommy onu durdurdu.

"bad?"

"George'u aramaya..."

"Biz de geliyoruz!"

Bad kafa salladı ve kapıdan çıkarken onlara seslendi.

"Burada kalmanız daha iyi olur."

Bad kapıyı kapatıp hızla Sapnap'e yetişmeye çalıştı.

"Peki nereye bakıyoruz?"

"George'un hep gittiği bir yer var. Oraya."

Sapnap hızla yürümeye devam etti. Bir kaç dakika sonra lunaparkın yanındaki bir yere gelmişlerdi.

Yağmur hâlâ şiddetle yağmaya devam ediyordu. Bad lunaparka da bakmayı önderdikten sonra oraya doğru ilerlediler.

Sapnap'in dikkatini çeken ilk şey bankların üstünde duran şemsiye olmuştu.

"Bu George'un şemsiyesi!"

"Emin misin? Bundan binlerce satılıyor."

Sapnap kafa salladı ve şemsiyeyi açıp içinde komik bir el yazısıyla yazılmış 'george is gay' yazısını gösterdi.

Bad iç çekti ve kafa salladı.

"Şemsiyesini bu havada bırakmaz herhalde?"

"Telefonundan aramaya ne dersin?"

Sapnap telefonunu çıkardı ve George'u aradı. Ama telefonu başka bir yerden çalıyordu. Sesin geldiği yere doğru gitmeye başladılar.

"Telefonu buraya düşmüş!"

"Ve ekranı--"

"Burada hiç iyi şeyler dönmüyor... Artık polisi aramanın vakti geldi"

Sapnap tekrar telefonunu çıkardı, tam numarayı yazmıştı ki bir anda Luke elinden telefonu aldı.

"Sapnap!"
"Ne yapıyorsun, her şeyi mahvedeceksin!"

Sapnap ve Bad merakla ona baktı.

"Benimle gelin."

"Hey Luke! Hiç bir yere gitmiyoruz!"
"Bize ne olduğunu söyle!"

Luke sakince 'shh' işareti yapıp önlerinden yürüdü.

"Dream'in yakalanmasını istemiyorsanız lütfen beni dinleyin, bu önemli"

Bad omuz silkti ve peşinden gitti.

Birlikte bir kafeye geçtiler. Dışarıda yağan yağmura bakıp iyice endişeleniyorlardı Bad ve Sapnap.

𝘴 𝘦 𝘳 𝘪 𝘢 𝘭 𝘬 𝘪 𝘭 𝘭 𝘦 𝘳 //dreamnotfound Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin