İYİ OKUMALAR♥️
Çağla vakit kaybetmeden kollarını bedenime sardı. Bende karşılık verdiğimde bedenimi uykuya teslim ettim.
***
Hazır olduğumda telefonumu çantamın içine atıp aşağı inmek üzere odamdan çıktım.
Ailem masaya yerleşirken enerjik gözükmek için "günaydın." Dedim son heceyi uzatarak.
Ailemdende aynı kelimeyi duyduğumda çantamı konsolun üzerine koyup yerimi aldım.
Daha fazla iş ağırlıklı konuşulan kahvaltı sonunda herkes arabalarına yerleşti.
Kısa süre de holdinge gelmemizle yanıma arabasını park eden Mahiri umursamazca davranıp arabadan indim.
Ben ona bakmamaya çalıştıkça o da gözlerini benden ayırmamak için çabalıyordu.
Kartlar değişmişti.
Kendime hakim olacaktım.
Bi konuşmasında yumuşayıp herşeyin üzerine sünger çekmemeliydim. Ama pişman da değildim.
Dengesiz davranmam ona yabancı gelmemiştir muhtemelen.
Holdinge girmemle yine herkesin odak noktası olmuştuk.
Üzerimdeki su yeşili saten elbise dikkat çekecek derecede güzeldi. Saçlarımı dalgalandırmış hafif turuncu tonlarda makyaj yapmıştım. Elimdeki çanta ve ayaklarımdaki topuklular beyaz renkle kombini tamamlıyordu.
Asansörde tam karşımda olması ona bakmadığım halde ne giydiğini gösteriyordu.
Tesadüf olduğuna inanmalıydım üzerindeki su yeşili gömleğe. Altındaki açık gri renk kumaş pantolon, kombini tamamlayan beyaz kemeri ve ayakkabısı beni benden alıyordu.
Gömleğinin ilk üç düğmesinin açıklığını saymıyorum bile.
Hızlı hareketlerim karşılığında kendimi odamda bulduğumda Leyla vakit kaybetmeden yanıma geldi ve yapılacakları özet geçti.
Sıradan bir gün olsundu.
Öğle arası da çalışarak geçtiğinde şiddetini artıran baş ağrısına iyi gelmesi için ayaklanıp odadan çıktım. Adımlarımı terasa yönlendirirken Mahirin odasına doğru kaçmak bir bakış atmıştım.
Odasında değildi.
E normal. Öğle arası. Kim bilir hangi kızla karnını doyuruyordur.
Dirseklerimi korkuluklara yaslayarak ellerimi birbirine kenetledim.
Aldığım derin nefeslerin ağrının şiddetini azaltmasını umuyordum.
Yanımdaki hareketlilikle burnuma dolan keskin koku harekete geçmemi sağladı.
Tam yanından geçecektim ki kolumu sıkıca kavrayıp bakışlarını manzaradan ayırmadan konuştu.
"Beni dinlemelisin?" Gözlerimle kolumu tuttuğu eline baktığımda anlamış olmalı ki tutuşunu gevşetti.
"İstemiyorum." Dedim kolumu kendime çekerek.
Tekrar kolumu yakaladığında
"Dinleyeceksin!" Dedi. Kendine hakim olma çabası vardı. Hakim olmasındı.
"Her ne söyleyeceksen merak etmiyorum." Dedim kelimelerin üzerine basarak.
Tekrar gitmek için hareketlendiğimde bu sefer daha hızlı davranarak beni kendine çekip sırtımı yüksek korkuluklara dayadı. İki kolunu yanlarıma sabitleyerek gözlerini dikti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bendis ve Eresbos
Teen FictionBENDİS VE ERESBOS ( AY VE KARANLIK ) Azra küçüklük arkadaşının katili olan Mahiri ilk gördüğünde işlerin buraya geleceğini düşünmemişti ondan etkilenmişti ama intikam almalıydı... İntikam almakla başlayan savaş bitmek bilmiyordu. AZRA & MAHİR NOT: S...