Seni tanımıyorum

10.9K 417 13
                                    

   Kafamın içinde aynı cümle dönüp duruyordu saatlerce, "Bir gecelik ilişkinin kimseyi sevgili yapmıyacağını bilmeleri lazım."

   Ne bekliyordum ki? Ben bunu nasıl yaptım, daha birkaç gündür tanıdığım adama nasıl teslim oldum? Kalbimin kırılacağını bile bile hem de.

   Cam kapı tıkladığında bir an sıçradım. Elimde çevirdiğim kalemi yere düşürdüm. Kalem kapıya kadar yuvalarındı, almak için adım atacakken ayağıyla durdurup, eğilip eline alıp gülümsedi.

   Pars'ı görünce elimi ayağımı nereye koyacağımı şaşırdım, daha düne kadar gelince sadece sinir oluyordum. Şimdi. Evet Kainat şimdi ne değişti? Hiçbir şey, o yüzden şimdi kendine gel.

  "Kusura bakmayın dalmışım, saati kaçırdım. Siz geçin odanıza ben hemen kahve ve gazetelerinizi hazırlayıp, getiriyorum." Dedim bir çırpıda.

    Tek kaşını kaldırıp, gülümsemesin bozmadan bana doğru yürüdü. Sakin ol, sakın geri adım atma. Kalemi masanın üstüne bırakıp bana daha da yaklaştı.

    "Eğer dalmana sebep bensem, problem yok." Deyip yanağıma küçük bir öpücük kondurunca, istemsizce gözlerimi kapattım.

   Tekrar yüzüme baktığı zaman, bir an tebessüm etmek istedim. Niye bunu yapıyor ki zaten? Ben onun hiçbir şeyi değilim. Kendisi söyledi bunu.

   "Sen iyi misin?" Dedi ben hiç tepki vermeyince.

    Hayır değilim, kendimi aptal gibi hissediyorum. "Evet, dedim ya, dalmışım. Sen geç odana ben birazdan geliyorum."

   "Peki, ama acele et. Özlerim seni." Dedi. Bu şekilde konuşarak işimi hiç kolaylaştırmadığı kesin.

    Hızlıca kahvesini hazırlayıp, notlarımı ve gazetesini alıp odasına ilerledim. Her gün yaptığını yapacaksın, sakin ol. Kapıyı tıklatıp "Gel" deyince içeri girdim. Oturmamıştı.

    Elimdekileri masaya bırakırken gözleri üstümdeydi. Dün gece ki bakışları geldi aklıma. Başımı fark ettirmeden iki yana salladım.

   Günlük Programını okumaya başladım. Yarısında elimden not defterini alıp, masanın üstüne attı. Masasına yaslanıp, beni belimden tutup kendine çekti. Bir an sadece, bir an yine dün gece ki gibi savunmasız hissettim kendimi. Ela gözlerine bakıp, kollarının arasına girince savunmasız kalmayan bir kadın var mıydı? Yoksa tek aptal ben miydim acaba?

   Kendimi toparlayıp kollarından kurtulup bir adım geri atınca şaşırıp yüzüme baktı. Bunu beklemediği kesindi.

   "Kainat ne oluyor?" Dedi sesi biraz gerilmişti.

   "Bir şey olmuyor, lütfen bana daha fazla yaklaşma. Ben bunun doğru olduğunu düşünmüyorum." Dedim, sesimin kararlı çıkması için kendimi zorlayarak.

   Surat ifadesi daha da şaşırmış ve sertleşmişti. İstediği tepki bu değil miydi? Sorun çıkarmamam.

   "Bir dakika, ben doğru mu anladım? Niye doğru değilmiş?"

    "Çünkü bizim aramızda bir şey yok." Dedim. Gözlerini kısıp yaslandığı masadan doğruldu. O konuşmaya başlamadan devam ettim. "Dün ne oldu bilmiyorum, ama olan şey doğru değildi."

   Bir adım yaklaştı ama dokunmadı. "Dün gece olan şeyi çok iyi biliyorum. Ve yaptığımız en doğru şeydi, hem niye aramızda bir şey olmasın." Dedi sorgulayarak.

   "Çünkü bir gecelik ilişki kimseyi sevgili yapmaz." Dedim. Bu gün söylediğini yüzüne vurmak gibi bir niyetim yoktu, kelimeler bir anda döküldü dudaklarımdan.

ELMA ŞEKERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin