Herkese merhaba! Umarım iyisinizdir! Hünkar ve Ali Rahmet'i özledik. Soz konusu onlar olduğundan hep bir duygusallık üzerimde. Herkes biraz kapalı kutu ve ilk kilidini kim açacak göreceğiz ilerde, az kaldı. Heyecanlıyım.😁✨
⚡️BÖLÜM SONUNDAKİ SORUYA YANITLARINIZI BEKLİYORUM⚡️
Beğenmenizi dileyerek yorum ve oylarınızı eksik etmeyin diyorum. Gerçekten çok güzel motivasyon oluyor. Sonraki bölümde bir flashback olacak. Çokça sevgiyle...🤍
BÖLÜM ŞARKISI(🖤):
BİLLİE EİLİSH- EVERYTHİNG I WANTED🌗GÖZLERİN...ONLARA BAKTIĞIMDA , KALBİMİN İÇİNDEKİ GÜNEŞİN IŞIĞI ÇOK YAKIYOR RUHUMU
Ali Rahmet'in yönlendirmesiyle, içinde
bulundukları hal, hasret duygusunun yüreklerine doğru serpiştirdiği sihrin asil dalgalanışını hissettiriyordu. Hani derler ya 'İçim kıpır kıpır!' işte tamda bu.
'Ah Kalbim...'✨Kadına ne kadar aç olduğunun farkına varınca kendisinden korkmaya başladı. Bedeni hiç tahmin etmediği reaksiyonlar veriyor, sınırlarıyla hararetli bir tartışmaya girmişti. Kendini durduramıyor, nefesinin bir an için kesildiğini seziyor, fakat Hünkar'ın durmadığını görünce, onun nefesinde tekrar can buluyordu.
Gitmesinden, tekrar ondan uzaklaşmasından korkuyordu içten içe adam. Beraber olmak için tüm gerçeklerden vazgeçebilirmiş gibi geliyordu. Yalanlarla yaşayabilir ama artık Hünkar'sız yapamayacakmış gibi... Geri çekilip olabildiğince sakin bir nefes alış-verişi yaptığında, Hünkar'ın yerinden kıpırdamadığını ve hala zümrüt gözlerinin kapalı olduğunu görünce, gülümseyerek alnından öptü.
Başını iki yanından elleriyle hapsedip sordu:"Gözlerime bakmayacak mısın?"
Hünkar istemsizce fısıldadı: "Hayal olmandan, baktığımda karşımda durmamandan korkuyorum."
Ali Rahmet'in gülüşü soldu, onunda kaybetmekten korktuğunu bilmek hiç sevindirmedi:
"Ama gerçek! Ben artık hep buradayım, hep varım, sen varsın...biz hep beraber olacağız."
Birden açtı gözlerini kadın. İtiraz edecekti ama ona tutkuyla bakan çift kahverengi göze tek kelime edemedi. Sarılmayı tercih etti. Sıkı sıkı sarılmayı, çünkü göz teması kurarak bunu söyleyemezdi:
"Biz hep beraber olmayacağız, olamayacağız!"
Ali Rahmet'in kızacağını düşünüyordu ama o yorgun bir sesle karşılık verdi:
"Yapma, Hünkar!"
Kadın onu sarmalamaktan vazgeçip bir adım geriye gitti ve sanki onsuz dengesini bulmakta zorlanmıştı. Fark edilmediğini düşünüyordu ama anlaşılan durum öyle değildi. Adam hemen ona yaklaşıp söze girecekti ki, Hünkar müsaade etmedi:
"Bakma öyle! İyiyim! Birden geri adımlayınca oldu işte...neyse." Manzaraya çevirdi başını. Ona bakmak istemiyordu. Kanına karışan bir ilaç gibi uyuşuyordu git gide mantığı.
"Bu yaptığımız doğru değil, sende biliyorsun Ali Rahmet."
"Doğru olan ne o zaman?" diye isyan edercesinde sordu adam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİĞER YARIM 「DY」
Storie d'amore"Sarıl, sımsıkı sarıl bana Hünkar! Öyle bir sarıl ki kokun sinsin üstüme. Sinsin de gelmeyeceğini bildiğim halde umut olsun bana sen kokan ben." 💫 "Ben... sen diye diye kendimi kaybetmişim Ali Rahmet! Ben seni gecenin en karanlık saatinde gözlerim...