Stay-Taekook (Omegaverse) (Askıda)

-12: Jungkook i'm in love with you, just you-

Jungkook

"Jungkook! Bez bitmiş hayatım, sonuncuyu taktım." Taehyung'un sesi ile mutfağın kapısından salona doğru kafamı uzattım.

"Daha bu hafta aldık. Nasıl hemen bitiyor ki?"

"Canı sıkıldıkça sıçıyor Jeongguk." göz devirdi. "Çok sık tuvaletini yapıyor da ondan." Taehyung'un yüzü aniden değişince tek kaşımı kaldırdım. "Ya önemli bir hastalığı var da o yüzdense?"

"Saçmalama Taehyung." acaba haklı mıydı?

"Hastaneye gidelim." başımı sallayıp elimdekileri mutfağa bıraktım. Hızlı adımlarla araba ve ev anahtarını alıp kucağında Jungwoo ile gelen Taehyung'a kapıyı açtım. Ben de çıkıp kapıyı kapadım .

Taehyung'un endişeli bakışları beni de karamsarlığa boğuyordu. Cidden bir hastalığı mı vardı yoksa bu normal bir şey miydi? Çok korkuyordum. Benim küçük meleğimin ciddi bir hastalığı varsa ne yapardım ben? Tedirgin bir şekilde arka koltukta Jungwoo'yu izleyen Taehyung'a elimi uzattım. Elimi sımsıkı tuttu ve bir öpücük kondurup bıraktı. Her ne kadar korksam da onu sakinleştirmek için elimden geleni yapıyordum ama o da çok korkuyordu. Hastaneye varır varmaz çocuk doktorumuzun odasına doğru ilerlemeye başladık. Çocuk doktorumuz çok yakından tanıdığımız biri olduğu için eğer çok önemli olursa ve muayenesi yoksa gelebileceğimizi söylemişti. Asistanını da yolda arayıp geleceğimiz konusunda haber vermiştik. Chen bizi görür görmez tek kaşını kaldırdı ve sorgularcasına bakış attı.

"Hoşgeldiniz, çok korkmuş görünüyorsunuz." Jungwoo'nun pusetine baktı. "Sorun nedir?"

"Jungwoo bir haftada 60lı bezi bitirdi. Çok sık değiştirmek zorunda kalıyoruz ve doğal olarak korktuk." dediklerimle başını sallayıp ayağa kalktı ve Jungwoo'yu pusetinden çıkartıp sedyeye yatırdı. Birazcık inceleme yapıp bize döndü.

"Çok mama yiyor mu?" yani çok iştahlı bir bebek, doğal olarak yiyor. Başımla yani gibisinden onay verdim. "Birkaç test yaptırmanızı istiyorum, ciddi bir şey olabilir." Taehyung elimi endişeyle tutunca rahhatlaması için saçlarına öpücük kondurdum. Chen masasına gidip bilgisayarda bir şeyler ayarladı ve yazıcıdan çıkan kağıtları uzattı. "3 saat boyunca boşum. Testler 1 saate çıkar. Yaptırdıktan sonra beklemek için odama gelebilirsiniz."

"Sağol." kağıdı elinden aldım ve Jungwoo'yu hazırlamış ve pusetine geri koymuş olan Tae ile dışarıya çıktım.

****

"Eee?" kağıtları inceleyen Chen'e bakıyordum. O kadar odaklanmıştı ki, aniden kötü haber vermesinden çok korkuyordum.

"Her şey temiz." okuma gözlüklerini çıkardı. "Taehyung, acaba sen çok yaptığını sanıp değiştiriyo olabilir misin?" Taehyung başka yönlere bakmmaya başladı.

"Yani, annem pişik olmamasına dikkat etmemi söylemişti. Ben de eğer yaparsa hemen değiştiriyordum."

"Pişik konusunu aşırı ayrıntılı araştırdın değil mi? Olumsuz şeyler görünce de panik oldun." başını öne eğdi ve ardından başını öyle salladı. Gülüp kafasını kaldırdım ve alnına bir öpücük bıraktım.

"Kullandığınız bez markası sızdırma gibi olaylarda gayet iyi bir marka. Panik olmana gerek yok. Günde 3-4 kere değiştirmen yeterli olacaktır." Taehyung başını salladı.

Chen'e veda edip eve gitmek üzere hastaneden ayrıldık. Arabada uzun süre sessizce ilerledik. Taehyung çok durgun gözüküyordu. Boşa telaş çıkardığını düşünüyordu.

"Bebeğim." elini tuttum.

"Özür dilerim. Boşu boşuna seni telaşlandırdım." gözünden yaş süzülünce hemen arabayı kenara çekip durdurdum.