"Jungkook hâlâ mı konuşmayacaksın?"
Jin yatakla nerdeyse bütün olmuş kardeşine konuşurken bir yandan da ofluyordu.
"Bak tamam kabul yanlış bir şey yaptım. Sana ne olursa olsun söylemem gerekirdi. Lütfen artık affet beni."
Jungkook Jin'in dediğini bir gram bile umursamamış ve yorganı üstünden atarak odadan çıkmıştı.
"Beyfendideki tribe bak sen! Ben bile Yoongiyle onu öğrendiğimde bu kadar trip atmadım. Tamam belki de atmış olabilirim ama ben büyüğüm sonuçta yani"
Kendi kendine konuşurken duyduğu sesle irkilmiş ve ayağını yatağın kenarına vurmuştu.
"Ah ayağım! Lanet bu da ne?"
Bir süre sonra cama hızlıca atılan taşlarla camdan dışarı bakmış ve gördüğü bedenle kaşlarını sinirle çatmıştı. Taehyung hiç durmadan amlamsız şarkılar mırıldanıyor ve camı taşlıyordu.
"Ben şimdi gösteririm sana camı taşlamayı!"
Sinirle ve acele ile üstüne bir şeyler geçirmiş ve dışarı çıkmıştı.
"Ahh sonunda geldin aşkım! Gelmen neden bu kadar uzun sürdü ki?"
"Ne diyorsun sen be? Gitsene villaya ne işin var hizmetçilerin evinin önünde?"
"Ah sen çok güzelsin ama"
"Taehyung bir dakika sen olamaz sarhoşsun kahretsin!"
"Evet senin aşkından sarhoşum ben! Nolurdu kokunu doyasıya içime çekseydim?"
Taehyung hızla Jin'e yaklaşmış ve onu müştemilata sokmuştu.
"Ne ne yapıyorsun sen!"
"Anlamıyor musun çok özlüyorum. Ben artık sıkıldım bu oyundan!"
"Ne diyorsun ne oyunu?"
Taehyung tek kelime bile etmemiş ve Jin'in üzerine gitmeye başlamıştı.
"Yapma Taehyung lütfen yalvarırım yapma sana olan aşkımı, tutkumu kullanma Taehyung. Lütfen izin ver de seni unutayım"
"Hayır! Beni asla unutmayacaksın Jin. Anladın mı asla"
Birbirine aç ve özlem dolu dudaklar hızla birleşmiş ve hırsla öpüşmeye başlamışlardı.
"Mmh seni istiyorum. Hemen burda benim ol Jin lütfen."
"Hayırmmh böyle bir şey olmayacakahm Taehyung unut bunu."
"Lütfen bir kez mmh olsun seni hissetmek istiyorum."
"Kes sesini!"
Jin üstündeki bedeni ittiğinde Taehyung yatağa düşmüş ve anında sızmıştı. Sızan bedenin yanına usulca yaklaşan Jin onu biraz sarstıktan sonra sızdığını anlamış ve gözyaşlarını silerek saçlarını okşamaya başlamıştı.
"Neden sevmedin beni ha? Neden benimle oynadın? En kötüsü de ben neden hâlâ sana aşığım."
Jin yavaşça Taehyung'u kollarından destekleyerek sessizce odasına çıkartmıştı.
♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢♢
"Nasıl yani şimdi dün gece sarhoş bir şekilde kapıya dayandı öyle mi?"
"Aynen öyle Jimin."
"Benim anlamadığım şey ise bu çocuk niye hâlâ seninle uğraşıyo?"