Her zaman bir kaçış yolu olan kaptan Sparrow ya bu sefer kaçamazsa? Bir düşünsenize neler olurdu? Efsanevi kaptan Jack Sparrow, Davy Jones'un vicdanına kalsa neler yaşanırdı? Davy Jones'un uzun yıllardır peşinde olduğu intikamının hikayesidir bu! Bu...
Bardan ayrılıp İnci'me doğru yürümeye başlamıştım ki askerlerin sesi duyuldu.
- Koşun! Korsan Jack Sparrow orda! Yakalayın!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kaptan Jack Sparrow diye geçirdim aklımdan. Bi kaptan olduğumu anlamaları baya uzun sürecekti anlaşılan.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kaçmak için ara sokağa girdim ama karşıma birden dikilen iki iri kıyım askerle olduğum yerde kalmak zorunda kaldım çünkü artık arkamdaki yolu da askerler kapatmıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Askerlerin beni götüreceği yere göre durumum değişirdi. Üst düzey bir yetkiliyle konuşma fırsatı elde edebilirsem, bu lehime olurdu. Eğer hapise atılıp öylece beklemek zorunda kalırsam, bu tabi ki de aleyhime olurdu. Ya asılarak ölürdüm yada Davy'nin verdiği süre biteceği için ölürdüm. Üst düzey bir yetkiliyle görüşemezsem eğer, eninde sonunda ölürdüm.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu kadar adamın arasından tek başıma tüymemde baya zordu, hatta imkansızdı. Kendimi kadere teslim etmek zorundaydım. Bakalım kader kimden yanaydı!
Elime kelepçeyi taktıktan sonra kollarıma girip beni hapishaneye doğru götürdüklerinde, kaderin de Davy'den yana olduğunu düşündüm. Hangi üst düzey yetkili gelirdi ki bu yere! Bu sefer kader oyununu oynamamış, oyuncuya yardım etmeyi tercih etmişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Beni hücreye kapattıktan sonra giden askerlerin ardından, bir çözüm bulmam gerektiğini daha iyi anlamıştım. Şu pire torbası köpek neredeydi?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bir süre etrafa göz gezdirerek köpeği aradıktan sonra o haylazın burada olmadığına karar verdim. Ben tam pes etmişken ağır ağır hücreme yaklaşan ayak sesleri duyuldu.
Eğer düşmanına, ona muhtaç olduğunu hissettirirsen kaybedersin! İşte bu yüzden hiç bir şey olmamış gibi olduğum yere yatıverdim. Ve şapkamı suratıma örtüp, uyumaya çalışıyormuş gibi bir görünüm sergiledim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hücremin kapısına dikilen kişi söze girdi.
- Jack Sparrow! Ah pardon "kaptan" Jack Sparrow olacaktı değil mi?
Bu ses fazlasıyla tanıdık geliyordu. Nerden tanıyordum ben bu adamı! "Umarım intikam isteyen eski bir dost daha değildir" diye geçirdim aklımdan.
- Kesinlikle! Peki siz kimsiniz bayım? - Hatırlamaman beni şaşırttı doğrusu. Neyse uzatmaya gerek yok. Ölmeden önce başını şişirmek istemem. Ben Eric Brown.
Yattığım yerde doğruldum ve şapkamı düzelttim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
- Eski dostum Brown, demek sensin!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
