Hepinize Tekrardan Merhaba!!!
Bu bölümü NehirYalman6 'ya ithaf ediyorum. Çünkü onun ısrarları ve sevgili dostum ZeynepAslan29 'ın yardımlarıyla tekrar yazmaya başladım. Teşekkürler...
Tekrardan söylüyorum bu hikaye daha önce kullandığım 34zeynep13rumeysa34 hesabındaki Diyarbakır'a Gelin hikayesinin devamı olacak.
... ( Hatırlatma )
Sonra ise aynı soruyu Egemen'e sordu. Egemen'in gözlerine bakıyordum. Ona son kez yalvarıyorudu gözlerim. Yapma,diyordu... Bırakma,diyordu... Ama nafile. Egemen yavaşça mikrofona yaklaştı ve " Evet! " dedi.
Hani demiştim ya bir keresinde:
< Ruhum öldü ama bedenim yaşıyor. Hayat hiçbir zaman bedenimin ölmesine izin vermeyecek. Hep acı çektirecek, bedenim ' öldür beni !' diye yalvaracak . Ama hayat bunu asla yapmayacak >
Ben orada ruhum öldü sanıyordum ama ölmüş orada gerçekten ölmüş ruhum. Hayat ise bedenime acı çektirmekte...
... ( Başlıyoruz! )
Yavaşça yerimden kalktım. Bade ve Arya'da benim ardımdan hemen ayağı kalktı. Son bir kez Egemen'e döndüm. Elimde kalem imza atmak üzereydi.
Son bir kez baktım yalvaran gözlerle. O anda beklemediğim birşey oldu ve Egemen hızla ayağa fırladı. Ve " Ben bu kızla evlenmek falan istemiyorum! " dedi. Hızla yanıma geldi ve elimi tuttu.
Hızla oradan çıkarken diğerleri arkamızdan geliyordu. Arabaya bindik ve ilerlemeye başladık. Ben ise sadece sevdiğim adama bakıyorum.
Egemen bana döndü ve " Seni bırakacağımı mı sandın? " Dedi. Gözlerinin içine baktım ve " Zaten bırakmıyor muydun? " Dedim.
Kafasını hayır anlamında salladı. Direksiyondaki Rüzgar " Abi arkamızdalar ne yapcağız? " Diye sordu. Egemen arkasını döndü ve kontrol etti. Ardından " Bas gaza kardeşim! " Dedi.
Rüzgar yanındaki Bade'ye dönerek " Sevgilim iyisin değil mi? " Diye sordu. Bade hiçbir şey söylemeden önüne bakıyorudu. Bu kadar hıza imkansız dayanamazdı.
Rüzgar'ın direksiyonu ani bir şekilde çevirmesi ile hepimiz yana yattık. Ardından birkaç dönüş daha yaptıktan sonra ani bir frenle durdu. Yanındaki sevgilisine döndü ve yüzünü avuçlarının arasına aldı.
Bade yavaşça kendine geldiğinde Rüzgar bu sefer arkasına döndü ve bize bakarak " Adamları atlattık. Şimdi ne yapacağız? " Diye sordu. Egemen biraz düşündükten sonra Kaan'a dönüp " Abi telefonunu versene bi! " Dedi. Kaan hızla telefonu çıkartıp verdikten sonra Egemen bir numara tuşladı ve telefonu kulağına götürdü.
" Alo amca benim Egemen ... Duymaman ne mümkün ... Tam tahmin ettiğin gibi ... Çok sağol iyiki varsın amcam ... Geliyoruz tamam ! "
Egemen telefonu Kaan'a uzattıktan sonra Rüzgar'a dönüp " Abi sen geç arkaya Bade ile birlikte direksiyona ben geçeyim. " Dedi. Rüzgar hafifçe başını tamam anlamında salladıktan sonra kapıyı açtı ve indi ardından Bade'nın de kapısını açıp indirdikten sonra biz indik ve öne geçtik.
Arkamı döndüğümde Bade Rüzgar'ın omzuna yaslanmış gözlerini kapatmıştı Arya ise çoktan uyumuştu. Kaan " Abi teledonları fırlatıyor muyuz? " Diye sorduğunda Egemen dikiz aynasına bakarak kafasını salladı. Kaan camı açıp kendisinin ve Arya'nın telefonunu attı ardından Rüzgar'a döndü. Rüzgar anlamış gibi kendi telefonunu verdi ve Bade'nin çantasından Bade'nın telefonunu çıkartıp onu da verdi.
Kaan tüm telefonları camdan attığında arkasına yaslandı. Kafamı sevdiğim adama çevirdiğimde tamamen yola odaklanmıştı. O sevmediğim çene kası onda ne de güzel duruyordu. Elimi yavaşça götürüp çene kasına değdirdim. Hızla bana döndüğünde tebessüm ettim.
Dudakları yavaşça yukarı kıvrıldı. Ardından tekrar önünde döndü. Bende kafamı koltuğa yasladım ve başımı cama çevirdim birkaç gün içinde ne kadar çok şey yaşadığımızı düşündüm.
Çok kısa bir zaman içinde bir adam sevmiş ve onun peşinden gitmiştim. Ve bunu sonucunda da bir sürü olay yaşamış olduğumu saymıyorum bile. Hayat sen nasıl birşeysin böyle...
...
Gözlerimi sevdiğim adamın sesi ile açtım. Rüzgar ve Kaan'a birşeyler anlatıyordu. " Ardından uygun bir zamanda İstanbul'a geri döneceğiz. Bu uygun zaman ya yarın gece ya da diğer günün gecesi. Burada daha fazla kalamayız! "
Yavaşça doğruldum. Arkamı döndüğümde Bade Rüzgar'a bakıyor. Arya ise aynı benim gibi ayılmaya çalışıyordu. Nerdeyse sabah olmak üzereydi. Egemen'e dönerek " Sevgilim nereye gidiyoruz? " Dedim.
Egemen ani bir frenle durunca Kaan " Abi yavaş ne oldu? " Dedi endişeyle. Egemen yavaşça bana döndü ve " Ne dedin sen? " Dedi şaşırmışçasına. Dediklerimi içimden tekrar ettim. Off... Sevgilim demiştim. Ama olsun sevgilim değil mi?
Egemen olayın şokunu atlatarak önüne döndü ve arabayı tekrar çalıştırdı ve sürmeye devam etti. " Ama ben sorumun cevabını alamadım? " Dedim masumca. Egemen " Al tabiki güzelim. Güvenli bir yer olan amcamın oteline gidiyorduk. Geldik bile... " Deyince cama dönüp şatafatlı otele baktım.
Normalde bu oteli İstanbul'da görsem daha az şaşırırdım ama Diyarbakır'da böyle bir otel garipti. Hızla arabadan indik ve otele girdik. İçi de dışı kadar lükstü otelin. Egemen'in " Amcam! " Demesiyle hepimiz Egemen'in baktığı yöne döndük.
Adam " Ooo paşam! Hoşgelmişsiniz! Ama çok belli ediyorsunuz düğünden kaçtığınızı be! " Dediğinde. Hızla üstüme baktım. Gerçekten de öyleydi. Şu an tek dileğim makyajımın akmamış ve saçımın dağılmamış olması.
Adam herkese selam verdikten sonra bana döndü ve bir süre baktı ardından gülümsedi . " Sen bizim keratanın sevdalandığı kız Yağmur olmalısın! " Dedi. Yavaşça kafamı evet anlamında salladım. Egemen yanıma yaklaşınca bende ona yaklaşmış ve ona daha çok sokulmuştum.
Evet utandım. Sormanıza gerek bile yok yani beni amcasına mı anlatmıştı gerçekten? Çok zeki anlatmasa nasıl tanıyacak adam seni.
Adam biraz daha bize baktıktan sonra arkasındaki adama bir işaret yaptı ardından bize dönüp " Hadi sizin için ayırdığım odaya geçin şimdilik kimse şüphelenmesin diye bir odada kalacaksınız! " Dedikten sonra yürümeye başladı. Bizde arkasından yürüdük.
Asansörün önüne gelince elindeki anahtarı Egemen'e verdi ve çıkacağımız katı söyleyip gitti. Asansöre bindiğimizde Bade'ye dönüp " Kuzum nasılsın? " Dedim. Bade " Ben iyiyim ya asıl sen nasılsın? Olayların tam ortasında olan sensin! " Dedi.
Tam cevap vereceğim sırada asansörün kapısı açıldı ve dışarı çıktık. Odamızın önüne gelince Egemen hızla kapıyı açtı ve içeri girdik. Odaya girince bizi ikili büyük bir yatak karşıladı. Sağ tarafta ve sol tarafta bir kapı vardı hızla sağ taraftaki kapıyı açtım. Orada da iki kişilik büyük bir yatak ve bir dolap vardı.
Hızla kapıyı kapattım. Ve yerde oturan Bade ve Rüzgar çiftinin yanına gittim. Niye yerde oturuyorlar demeyin Bade her zaman yerde oturmayı sevmiştir, Rüzgar'da ona ayak uydurmayı.
Oturduktan sonra Egemen'e baktığında bana garip garip baktığını gördüm. Sanki niye benim yanıma gelmedin der gibi bakıyordu. Ama böyle bir şey düşündüğünü sanmadığım için Arya'ya baktım. İnceleyen gözler ile odayı tarıyırdu.
Kaan " Eee ne yapıyoruz? " Dediğinde herkes ne yapacağımızdan bi haberdi. Rüzgar " Abi acilen İstanbul'a dönmemiz gerek bizim durumları biliyorsunuz! Bence dönelim amcanda biraz destek çıksın bize biraz koruma versin. Bizde de var onlarla bir süre idare edeceğiz yani olmazsa bir evden çıkmayız öyle böyle bir süre dayanacağız! " Dediğinde onları ne kadar zor bir duruma soktuğunu daha iyi anladım.
...
Bölüm Sonu!!!
Bu bölüm biraz,hatta biraz değil baya sıkıcıydı biliyorum ama diğer bölüm çok çok çok heyecanlı olacak!!! Beklemede kalın!!!
Oy Ve Yorumlarınızı Bekliyorum!!!