56.CEZALAR

17 4 6
                                    

İYİ OKUMALAR♥️

Kendi odama geldiğimde Çağlanın ne yaptığını, bana seslenmesini umursamadan yatağa girdim.

Mahire yaptığım şeyin ağırlığını şimdi hissediyordum.

Hastalığımı önemsememem...

***

Saatine bakıp kaşlarını çatan babam tabağının yanındaki peçeteye uzandı ve dudaklarını sildi.

"Saat dokuz olmuş. Anca gideriz, hadi."

Apar topar yerinden kalktığında ailecek ayaklanmıştık.

Arabaya bineceğim sırada babamın "Mahir" diyerek seslenmesi hareketlerimi durdurmuştu.

Yine ne olacaktı acaba?

"Buyur Ferit amca?"

Arabasının kapısını açmaya yeltenirken gözü bende kulakları babamdaydı.

Babam hafif çatık kaşlarıyla bir bana bir de Mahire baktığında rahat tavır sergilemeye çalışıyordum.

"İşin yoksa bizimle gelmeni istiyorum."

Ne? Neden? Nereye? Nasıl?

"Y-yok yok da-"

"Tamam o zaman bizi takip et."

Babam Mahirin sözünü kestiğinde 'ne oluyor' bakışı atmıştı.

Babam Mahirin cevap vermesine müsaade etmeden arabaya bindiğinde vakit kaybetmeden yerimi aldım.

Neden Mahir bizimle geliyordu ve neden bunu babam istedi?

Kontrol öncesi beynimi yormak istemeyerek düşüncelerden sıyrıldım.

Arabanın durmasıyla kontrole beş dakika kaldığını fark ettim.

Arabadan indiğimde Mahirde arabasını kitleyip anlamayan bakışlarla bana döndü.

Herkes arabadan indiğinde babam elini öne uzatarak "e hadi." Dedi.

Cümbür cemaat kliniğe girdiğimizde doktor beyin bizi kapıda karşılayacağını sanmıyordum.

"Hoş geldiniz Ferit bey. Ben beyin cerrahı Faruk."

Doktor kendini tanıtarak elini uzattığında babam da tebessüm ederek elini sıktı.

"Memnun oldum."

"Sen de Azranın meşhur kardeşi Çağla olmalısın?"

Doktor herkesle konuşup tanıştığında Çağlaya dönmüştü.

Onaylayarak doktorun elini sıktı.

Mahire döndüğümde hala anlamayan bakışlarla etrafı inceliyordu.

"Siz kim oluyorsunuz?"

Doktorun Mahire yönelttiği soru ile dikkat onlardaydı.

Mahir soruyu üzerine alınmadığı gibi gözlerinide üzerimden alamıyordu.

Bendis ve Eresbos Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin