~HİÇBİR ZAMAN PES ETME~

85 4 0
                                    

   Bu p*ç in burada ne işi vardı ki? Herşeyin altından çıkmak zorunda mıydı? Ama hayır, bu sefer benim dediğim olacak. O kaybedecek ben kazanacağım. Haa bu arada size Aras'ın kim olduğunu söylemedim değil mi? Aras, benim baş düşmanım. Annesi veya babası gibi olsaydı anlaşabilirdik. Annesiyle babasını çok severim onlar da beni severler. Aras beni kıskandığı için küçüklüğünden beri beni sevmez. Evet maalesef biz aile dostuyuz. Ne dostluk ama(!)
  Bir keresinde Aras bana annesiyle babasına bu kadar yakın olmamamı söylemişti ve bende bunu yapmayı istemediğimden hayır demiştim. Sonucunda da beni tehdit etti, en sevdiğim şeyi almak yani benim aşkımı.. Tabi ben durmadım bu tehditten sonra ve sevgilisine gidip birkaç şey söyledim. Anlarsınız ya, araları bozulsun diye. Zaten sevgilisi de saftı ve hemen bana inandı. Ayrıldılar, ah ne üzücü. Neyse işte ben size yaşadıklarımızdan bazılarını anlattım. Belki diğerlerini de ilerleyen zamanlarda anlatırım.

****
  Aras'ı görünce hemen yanına gittim ve
"Vay ş*r*fs*z, ne işin var lan burada?!!" dedim. Ama dediğim şey hoşuna gitmiş gibi bir gülüş sergiledi, p*çimsi gülüş. En nefret ettiğin kişi, düşmanın sana p*çimsi bir gülüş veriyo sen yerinde dur durabiliyorsan. Bir de susup hiçbir şey dememesi cabası. Zaten Aras'ı gördüğüm zaman benim sinirlerim tavan yapıyor, şimdi nasıl frenleyeceğim kendimi diye düşünürken dayanamadım ve sol gözüne yumruk attım. Fazla sert vurmadım çünkü bu gidişle benden daha çok dayak yiyecek.
  Attığım yumruğa halen gülerken ben daha da sinirlendim. Neyseki gideceği sırada konuştu ve
" İntikamımı alacağım Ömer, bu çok zevkli olacak." dedi ve yine gülüş. Aras gittikten sonra yanımda olduğunu unuttuğum, sevgilim İpek geldi. Suratı sapsarı olmuş, ah aşkım. Tabi meraklandı sonuçta. Bakışlarından herşey okunuyordu. Merak ve öfke. Bana öfkelendi çünjü önceden ona anlatmam gerekirdi ama ben anlatmamıştım, gerek duymadım. Aras'ın onun da düşmanı olmasını istemiyordum ama maalesef benim sevgilim olduğu için artık onun da düşmanıydı.

  İpek'ten
Bana anlatmaması beni sinirlendirmişti ama fazla tepki göstermemeye çalıştım çünkü zaten anlatacaktı, konuşturacaktım onu. Anlamlı bakışlarımı gönderdikten sonra
" Neyse aşkım, ben eve gideyim. Belki ikna edebilirim annemi." dedim ve direk yolda yürümeye başladım. Hiçbir şey demesini beklemeden uzaklaştım. Çok önemli birşey olsaydı herhalde bana söylerdi ama değil mi? Neyse şimdi onu boşvereyim. Annemi nasıl ikna edebileceğim onu düşüneyim ben en iyisi.

****

"Anne hadi ama nolucak ki sanki? "dedim bir ümitle. Ama o gene
"Hayır İpek." dedi offf nasıl ikna edebilirimm.
Buldum,
"Peki anneciğim, Selenlerde kalsam olmaz mı? Hem annesi de davet etmişti beni. Bak... söz veriyorum tatilde edebiyata da çalışırım. Düzeltirim notumu. Lütfen izin verr." dedim son çare olarak. Annem edebiyatımı düzeltmek koşulu olduğu için kabul etti. Geriye sadece bavulumu hazırlamak kaldıı. Oley bee. Ama bu kadar sevindiğimi Ömer'e belli etmeyeceğim. Sonra şımarır neyse ben şimdi bi duş alayım da rahatlayayım. Annemi ikna ederken baya terledim sonuçta..

Arkadaşlar, okuyan herkese teşekkürler. Ve de lütfen sormayın bu hikayede yazan hiçbir şey gerçek değil. Uyduruyorum. Haa şey bi de ben bu kitabımı sırf can sıııntısına yazıyorum. Bilin istedim. Neyse bb ben kaçtım..

SEVGİLİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin